4. Ceza Dairesi 2020/19053 E. , 2020/20532 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ceza Dairesi
KARAR
Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle, temyiz edenin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği, temyiz sebeplerine göre dosya görüşüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından CMK"nın 288 ve 294. maddeleri kapsamında sanığın belirttiği hukuka aykırılık nedenleri ile CMK’nın 289. maddesinde sayılan kesin hukuka aykırılık halleri de gözetilerek, yapılan değerlendirmede:
Sanığın temyiz isteminin, yeniden yapılan yargılama sırasında beyanlarının dikkate alınmadığı, olayla ilgisi bulunmayan kişilerin tanık olarak dinlenildiğine, kamera kayıtlarının incelenmesinde bu hususların görüleceğine, atılı suçu işlemediğine ve hükmün yeniden incelenmesine ilişkin olduğu belirlenerek, anılan sebeplere yönelik yapılan incelemede; dosya kapsamına göre diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1-Sanığın aşamalarda, belirli günlerde kantinden malzeme aldıkları ve bunun için daha önceden yazıldıkları, kantin gününde mağdurun kendisine sayım var o nedenle kantininizi veremiyoruz demesi üzerine o zaman yarın kantinimizi verirsiniz dediğini, bir gün sonra ise sigara, yiyecek ve içeceğinin kalmadığı, mağdurun siz fiş yazmamışsız size kantin veremem dediği, halbuki sayım günü fiş yazmanıza gerek yok dediği için fiş yazmadığı şeklindeki savunmasının mağdur tarafından da, fiş yazılmasına gerek olmadığını kendisinin değil o günkü nöbetçi arkadaşlardan biri tarafından söylenmiş olabileceği şeklinde kabul edilmiş olması karşısında, olayın çıkış nedeni ve gelişmesi değerlendirilerek sonucuna göre TCK"nın 129. maddesinde düzenlenen haksız tahrik hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağının tartışılmaması,
2- Kabule göre de,
17/10/2019 gün ve 7188 sayılı Kanun"un 24. maddesi ile 5271 sayılı CMK"nın 251. maddesinde Basit Yargılama Usulü düzenlenmiştir.
Ancak bu düzenlemenin uygulanmasıyla ilgili olarak, 7188 sayılı Kanun"un 31. maddesiyle, 5271 sayılı CMK"ya eklenen geçici 5. maddenin (d) bendi ile; "01/01/2020 tarihi itibariyle kovuşturma evresine geçilmiş, hükme bağlanmış veya kesinleşmiş dosyalarda seri muhakeme usulü ile basit yargılama usulü uygulanmaz" hükmü getirilmiştir.
Konuyu somut norm denetimi yoluyla inceleyen Anayasa Mahkemesi (25/06/2020, 2020/16, 2020/33; R.G. 19/08/2020, Sayı:31218), sözü geçen geçici 5/d maddesindeki hükmün, "kovuşturma evresine geçilmiş" ibaresinin aynı bentte yer alan, "basit yargılama usulü" yönünden Anayasa"nın 38. maddesine aykırı görerek iptaline karar vermiştir.
Anayasa Mahkemesi kararında, hükme bağlanmış dosyalarla ilgili iptale karar verilmemiş ise de, 5271 sayılı Kanun"un 2/1-(f) maddesince hükme bağlanmış dosyalarla ilgili olarak kovuşturma evresinin kesinleşmeye kadar devam etmesi ve aynı Yasanın 251/3. maddesi gereği mahkumiyet hükmü verildiği takdirde sonuç cezadan dörtte bir indirim öngörülmesi, bu durumunda temyiz incelemesi devam eden dosyalar bakımından lehe düzenleme getirmesi karşısında,
Anayasa Mahkemesinin iptal kararında; sanık lehine getirilen, yeni düzenlemenin 7188 sayılı Kanun’un 31. maddesi gereğince, 5271 sayılı CMK’ya eklenen geçici 5. maddesiyle "kovuşturma evresine geçilmiş" dosyalar bakımından uygulanması gerektiğine işaret edildiğinden, temyiz incelemesi yapılan ve 5271 sayılı CMK"nın 251/1 maddesi kapsamına giren suçlar yönünden; Anayasa"nın 38. maddesi ile 5237 sayılı TCK"nın 7 ve 5271 sayılı CMK"nın 251 vd. maddeleri gereğince yeniden değerlendirme yapılması zorunluluğu,
Bozmayı gerektirdiğinden, sanık ...’ün temyiz nedenleri bu nedenlerle yerinde görülmekle, tebliğnameye aykırı olarak, HÜKMÜN BOZULMASINA, bozma kararı doğrultusunda işlem yapılmak üzere dosyanın gereği için Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 9. Ceza Dairesi"ne iletilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına GÖNDERİLMESİNE, 21/12/2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.