17. Hukuk Dairesi 2015/14579 E. , 2018/9417 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda verilen hükmün duruşmalı olarak temyizen tetkiki davalı vekilince istenmiş olmakla duruşma için tayin edilen 23.10.2018 Salı günü davacı ve davalı tarafından gelen olmadı. Temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan sonra dosya incelendi,
gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili, davalı tarafından zorunlu mali mesuliyet sigortası ile sigortalanmış bulunan araç sürücüsünün kusuru ile 26.05.2012 tarihinde meydana gelen tek taraflı kazada, araçta yolcu olarak bulunan müvekkilinin cismani zarar görerek işgöremez hale geldiğini, davalı tarafından müvekkiline eksik ve yetersiz ödemede bulunulduğunu belirterek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 1.000,00 TL"nin 03.08.2012 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiş, yargılama sırasında talebini yükseltmiştir.
Davalı vekili, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, davanın kabulüne; 51.146,45 TL"nın 03.08.2012 tarihinden itibaren avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiş; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dava trafik kazasından kaynaklanan cismani zarar nedeniyle maddi tazminat istemine ilişkindir.
Davalı tarafça hatır taşıması savunmasında bulunulmuştur. 2918 sayılı KTK"nın 87/1. maddesinde; "Yaralanan veya ölen kişi, hatır için karşılıksız taşınmakta ise veya motorlu araç, yaralanan veya ölen kişiye hatır için karşılıksız verilmiş bulunuyorsa, işletenin veya araç işleticisinin bağlı olduğu teşebbüs sahibinin sorumluluğu ve motorlu aracın maliki ile işleteni arasındaki ilişkide araca gelen zararlardan dolayı sorumluluk, genel hükümlere tabidir" düzenlemesine yer verilmiş; aracın hatır için verildiği ya da
hatır için taşıma yapılan durumda oluşacak zararlarla ilgili değerlendirmenin genel hükümlere tabi olduğu belirtilmiştir. Anılan hükmün atıf yaptığı genel hükümler Türk Borçlar Kanunu"nun sorumluluğa ilişkin hükümleri olup, böylesi durumda 818 sayılı BK"nın 43. maddesi (6098 sayılı TBK md. 51) uygulama alanı bulacaktır.
Somut olayda, davacı ile dava dışı sürücü... arkadaş oldukları, sürücü Ercüment"in araç kiraladığı ve işlerini hallettikten sonra gece 01.00 sularında mahalleden arkadaşı olan davacıyı alarak birlikte gezmeye çıktıkları anlaşılmaktadır. Dosya içeriğine göre davacının davalı ... AŞ"nin sigortaladığı araçta kendi isteği üzerine hatır için taşındığı sabittir.
Bu durumda, karar verilirken, somut olayda hatır taşıması bulunması karşısında, tazminattan Dairemizin yerleşik uygulaması uyarınca %20 oranında hatır taşıması indirimi yapılması gerekmekte iken, yanılgılı değerlendirme ve hatalı gerekçe ile yazılı olduğu şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
2-818 sayılı Borçlar Kanunu"nun "tazminat miktarının tayini" başlıklı 43. maddesinde (6098 sayılı TBK 51. md); hakimin, tazminatın türü ve kapsamının derecesini, durum ve mevkiinin gereğine ve hatanın ağırlığına göre belirleyeceği belirtilmiş; "Tazminatın tenkisi" başlıklı 44. maddesinde (6098 sayılı TBK 52. md)ise; zarar gören taraf, zarara razı olduğu veya kendisinin eylemi zararın doğmasına ya da zararın artmasına yardım ettiği ve zararı yapan kişinin durum ve mevkiini ağırlaştırdığı takdirde hakimin, zarar ve ziyan tutarını indirebileceği veya zarar ve ziyanı hüküm altına almaktan vazgeçebileceği açıklanmıştır.
Somut olayda; davacının, dava dışı sürücü ... sevk ve idaresindeki araçta yolcu olduğu, kazadan sonra sürücünün alkolmetre ölçümünden kaçınması nedeni ile alkol ölçümü yapılamamış ise de Adli Muayene Raporunda sürücünün görünüş ve koklamakla orta derecede alkollü olduğunun belirtildiği, sürücü ... emniyet ifadesinde, araçta bulundukları sırada bir miktar alkol aldıklarını belirtmiş olduğu, yine sürücünün ceza yargılamasındaki savunmasında, olay günü bir buçuk şişe bira içtiğini belirttiği, ceza yargılamasında sürücünün alkollü olduğu kabul edilerek hakkında hükmün açıklanmasının geri
bırakılmasına karar verildiği, eldeki davada mahkemece alınan kusur raporunda; alkolün de etkisiyle ve sürücünün tam kusuru ile kazanın gerçekleştiğinin belirtildiği, hususları birlikte değerlendirildiğinde, davacının alkollü sürücünün aracına binmekle müterafik kusurlu olduğu anlaşılmıştır.
Buna göre mahkemece, BK"nın 44. maddesi (TBK 52. md) uyarınca maddi tazminattan Dairemiz yerleşik uygulamasına uygun şekilde %20 oranında indirim yapılarak karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
SONUÇ:Yukarıda (1) ve (2) numaralı bentlerde açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, duruşmada vekille temsil olunmayan davalı yararına vekalet ücreti takdirine yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine 23/10/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.