17. Hukuk Dairesi 2015/18114 E. , 2018/9453 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki, trafik kazası nedeniyle maddi ve manevi tazminat davası üzerine yapılan yargılama sonunda, kararda yazılı nedenlerle, davanın kısmen kabulüne ilişkin verilen hüküm, davacı vekili tarafından süresi içinde temyiz edilmekle, dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili dava dilekçesinde; davalılardan ..."nin sevk ve idaresinde bulunan ... plaka sayılı araç seyir halindeyken 10/09/2011 tarihinde meydana gelen trafik kazasında sol gözünü kaybettiğini, kafatasıda kırık vesair yaralanma olduğunu, cehresinde sabit iz kaldığını, gözünü kaybetmekle büyük maddi ve manev zarara uğradığını, ... Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından ... sorgu sayılı dosya ile soruşturma başlatıldığını belirterek davalısigorta şirketi bakımından poliçe limitiyle sınırlı olacak şekilde ve fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak üzere 1.000,00 TL maddi tazminat ile 50.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyen yasal faiziyle birlikte davalılardan alınarak davacıya verilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalılardan ... vekili Cevap dilekçesinde; ... plaka sayılı aracın 27/09/2010-2011 vadeli ... nolu karayolları motorlu Araçlar zorunlu Mali sorumluluk Sigorta Paliçcesi ile müvekil şirketnezdinde sigortalı olduğunu, sigortalının kusuru nispetinde ve sigorta poliçesi limitleri dahilinde sorumlu tutulabileceğini, kaza nedeniyle davacılar tarafından gerekli belgeler ile müvekkil şirkete müracaat edilmediğini, belgelerle müracaat tarihinden itibaren sekiz iş günü içinde sigorta limiti kapsamında ödeme yapılabileceğini, müvekkil şirketin temerrüdü söz konusu olmayıp dava açımasına sebebiyet vermedğini, bu nedenle olay tarihihinden itibaren faiz talep edilmesinin mümkün olmadığını, davacı sigortalı araçta hatır için taşınmakta olduğunu, yerleşik Yargıtay kararları kapsamında ödenecek tazminattan hatır taşıması indirimi yapılmasını talep ettiklerini beyan etmişlerdir.
Mahkemece; açılan davanın kısmen kabulü ile 68,012,61 TL maddi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte (Davalı ... AŞ sigorta poliçesi sorumluluğu kadar) davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, 10.000,00 TL manevi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı ..."dan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş; hüküm, süresi içerisinde davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde bir usulsüzlük bulunmamasına göre, davacı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Hatır taşımaları bir menfaat karşılığı olmadığı cihetle, bu gibi taşımalarda BK"nın 43. maddesi uyarınca tazminattan uygun bir indirim yapılması, gerek öğretide gerekse Yargıtay İçtihatlarında benimsenmiş ve yerleşmiş bulunmaktadır. Hatır taşımasından ya da kullanmadan sözedebilmek için yaralanan ya da ölen karşılıksız taşınmış olmalıdır. Taşınan veya kullananın yararının sözkonusu olduğu durumda hatır taşıması ilişkisi gündeme geleceğinden işletenin sorumluluğu genel hükümlere göre değerlendirilecek ve ödenceden indirim yapılacaktır. Bu bakımdan hatır taşıma ilişkisinin değerlendirilmesinde taşıma ya da kullanmanın kimin çıkar ve yararına olduğunun saptanması önemlidir. Yarar ekonomik olabileceği gibi, ortak toplumsal değerleri de ilgilendirebilir. Ancak taşıma ve kullanmada işletenin veya eylemlerinden sorumlu olduğu kişilerin bir çıkarı veya yararının bulunması halinde hatır taşımasından sözedilemeyecektir. Ayrıca Hakim tazminattan mutlaka indirme yapmak zorunda değilse de bunun dahi gerekçesini kararında tartışması ve nedenlerini göstermesi gerekir. O halde mahkemece, bu savunma üzerinde durularak, taşımanın hatır için olup olmadığı, tarafların yakınlığı, varsa hatır için taşımanın kimin arzusu ve ne amaçla yapıldığı gibi olayın özel şartları göz önüne alınarak araştırma ve inceleme yapılması gerekmektedir.
Dairemizin yerleşik uygulamasına göre de hatır indirimi oranı %20"yi geçemeyecektir. Bu durumda %30 oranında hatır indirimi yapılması doğru görülmemiştir.
3-Kabule göre hatır indiriminden; bu hususta itirazı olan tarafın faydalanması gerekmektedir. Dosya içerisinde; davalılardan ..."nin hatır indirimi yapılmasına yönelik bir talebi bulunmamakta olup yalnızca davalı ... şirketinin indirim konusunda talebi bulunmaktadır. Hal böyleyken hatır indirimi konusundaki indirimin yalnızca bu
hususta talepte bulunan davalı ... hakkında uygulanması gerekir.
4-Borçlar Kanunu"nun "tazminat miktarının tayini" başlıklı 43. maddesinde (6098 sayılı TBK 51. md); hakimin, tazminatın türü ve kapsamının derecesini, durum ve mevkiinin gereğine ve hatanın ağırlığına göre belirleyeceği belirtilmiş; "Tazminatın tenkisi" başlıklı 44. maddesinde (6098 sayılı TBK 52. md)ise; zarar gören taraf, zarara razı olduğu veya kendisinin eylemi zararın doğmasına ya da zararın artmasına yardım ettiği ve zararı yapan kişinin durum ve mevkiini ağırlaştırdığı takdirde hakimin, zarar ve ziyan tutarını indirebileceği veya zarar ve ziyanı hüküm altına almaktan vazgeçebileceği açıklanmıştır.
Somut olayda; davacının, davalı sürücü Serkan"ın sevk ve idaresindeki araçta yolcu olduğu, kazanın gerçekleşmesinde davalı ..."ın kusurlu olduğu, davacının ise emniyet kemeri takmaması nedeniyle müterafik kusurlu olduğu anlaşılmaktadır.
Mahkemece hükme esas alınan kusura ilişkin bilirkişi raporunda davacının müterafik kusur oranı %25 olarak belirlenmiş ve aktüer bilirkişi tarafından yapılan hesaplamada da bu kusur oranı esas alınmıştır.Dairemizin yerleşik uygulamasına göre müterafik kusur indirim oranı 20"yi geçemeyecektir. Bu durumda %25 oranında müterafik kusur indirimi yapılması doğru görülmemiştir.
5-Mahkemece hükmedilen maddi tazminata her iki davalı için de dava tarihinden itibaren faiz işletilmesine karar verilmiştir. Kabule göre, davalı gerçek kişiler aleyhine haksız fiilin gerçekleştiği tarihten itibaren faiz talep edilebilir. Bu husus göz ardı edilerek karar verilmesi doğru görülmemiştir.
SONUÇ;Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin (1) nolu bentte belirtilen sair temyiz itirazlarının reddine, (2), (3), (4) ve (5) nolu bentlerde belirtilen temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine 23/10/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.