
Esas No: 2017/3328
Karar No: 2017/7316
Karar Tarihi: 09.10.2017
Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2017/3328 Esas 2017/7316 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacılar vekili tarafından, davalı aleyhine 23.07.2014 gününde verilen dilekçe ile inanç sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil talebi üzerine bozma ilamına uyularak yapılan duruşma sonunda; HMK 150. maddesi gereğince açılmamış sayılmasına dair verilen 10.05.2016 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı mirasçı ... tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
K A R A R
Dava, inanç sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.
Davacı vekili, müvekkilinin dava konusu taşınmazı 30.08.2004 tarihli satış sözleşmesi ile ..."ten satın aldığını, satıcıya az bir miktarda borcu kaldığı dönemde davalının kredi ihtiyacı nedeniyle ipotek gerektiğinden mal sahibi ile anlaşılarak krediye teminat oluşturması için taşınmazın davalı adına tescil edildiğini, davalının kredi borcu bittiğinde taşınmazın tapusunu iade etmesi gerektiği halde akrabalık ilişkisinden kaynaklanan güveni kötüye kullanarak bedeli tamamen müvekkili tarafından ödenen taşınmazın tapusunu iade etmediğini belirterek tapu kaydının iptali ile davacı adına tescilini istemiştir.
Davalı, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece bozma ilamına uyularak davacının yargılama sırasında vefat etmesi nedeniyle davacının mirasçılarının davaya dahil edilerek duruşma gününün tebliğ edildiği, mirasçıların duruşma gününden haberdar oldukları halde duruşmaya katılmadıkları, davalı tarafından da takip edilmeyen dosyanın 02.02.2016 işlemden kaldırılmasına karar verildiği, dosyanın taraflarınca üç ay içinde yenilenmemesi gerekçesiyle de davanın HMK"nın 150.maddesi gereğince açılmamış sayılmasına karar verilmiştir.
Hükmü, davacı mirasçısı ... temyiz etmiştir.
Türk Medeni Kanununun 640. maddesine göre;
""Birden çok mirasçı bulunması hâlinde, mirasın geçmesiyle birlikte paylaşmaya kadar, mirasçılar arasında terekedeki bütün hak ve borçları kapsayan bir ortaklık meydana gelir.
Mirasçılar terekeye elbirliğiyle sahip olurlar ve sözleşme veya kanundan doğan temsil ya da yönetim yetkisi saklı kalmak üzere, terekeye ait bütün haklar üzerinde birlikte tasarruf ederler.
Mirasçılardan birinin istemi üzerine sulh mahkemesi, miras ortaklığına paylaşmaya kadar bir temsilci atayabilir.""
Bu hüküm uyarınca murisin terekesine görevli mahkemede temsilci atanması için davacıya süre verilir. Temsilci davacı dışında biri olursa davacının sıfatı sona ereceğinden davayı temsilci takip eder. Dava hakkına ilişkin olan bu hususun hakim tarafından kendiliğinden öncelikle nazara alınması gerekir.
Somut olayda; davacı ... tarafından 07.08.2012 tarihinde davanın açıldığı, yargılama sırasında 22.02.2015 tarihinde davacının vefat ettiği, davacı ..."ın mirasçılarına duruşma gününü bildirir tebligatların yapıldığı ancak ..."ya yapılan tebligatın bila tebliğ döndüğü ve devamında adına herhangi bir tebligata rastlanılmadığı anlaşılmaktadır.
O halde mahkemece ..."ya usulüne uygun tebligat yapıldıktan ve davacı ..."e diğer mirasçıların muvafakatini sağlaması, sağlayamaması durumunda ise murisin terekesine görevli mahkemede temsilci atanması için süre verildikten sonra karar verilmesi gerekirken taraf teşkili sağlanmadan yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş bu sebeple hükmün bozulması gerekmiştir.
SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı ..."nın temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın istek halinde yatırana iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere,
09.10.2017 gününde oybirliği ile karar verildi.