8. Hukuk Dairesi 2009/7038 E. , 2010/1086 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : Tapu İptali ve Tescil
Hasan Topbaş ile Hazine aralarındaki dava hakkında Yunak Asliye Hukuk Hâkimliğinden verilen 16.04.2008 tarih ve 489/114 sayılı hükmün Dairenin 07.04.2009 gün ve 304/1667 sayılı ilâmiyle bozulmasına karar verilmişti.Davalı Hazine vekili tarafından süresinde kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla dosya incelendi gereği düşünüldü:
KARAR
Davacı vekili tarafından, 129 ada 18 parsel sayılı taşınmaza yönelik olarak açılan tapu iptal ve tescil davasında, mahkemece; dava konusu taşınmazın, Yunak Kadastro Mahkemesinin 2006/643 Esas sayılı dava dosyasında davalı olması nedeniyle, “......mahkemenin görevsizliğine, davalı kendini bir vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Av.As.Üc. Tarifesine göre 550 YTL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya ödenmesine” karar verilmesi üzerine; hükmün avukatlık ücretine ilişkin bölümü davacı vekili tarafından temyiz edilmiş ve Dairemizce “Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 7/son maddesinde; kanunlar gereği gönderme, yeni mahkemeler kurulması nedeniyle görevsizlik veya yetkisizlik kararı verilmesi halinde yargılama giderlerinden olan avukatlık ücretine hükmedilemeyeceği öngörülmüştür. Buna göre, genel mahkemeler tarafından kadastro tutanağı düzenlenen taşınmazla ilgili verilen görevsizlik kararı, teknik anlamda bir görevsizlik kararı değil, sadece bir devir kararıdır. Bundan dolayı davacı yargılama giderleri ve vekalet ücreti ile yükümlü tutulamaz. (Yargıtay HGK.nun 4.10.2006 gün ve 2006/8-597 E. 623 K. sayılı kararı gibi.) Mahkemece davalı Hazine yararına avukatlık ücreti takdiri doğru olmamıştır.” denilmek suretiyle hükmün avukatlık ücretine ilişkin bölümü bozulmuştu.Davalı Hazine vekili, süresinde vermiş olduğu karar düzeltme dilekçesi ile bozma kararının kaldırılarak yerel mahkeme hükmünün onanmasını istemiştir.
Bilindiği gibi 3402 sayılı Kanunun 27. maddesinde “Mahalli Hukuk Mahkemelerinde görülmekte olan kadastro ile ilgili ve henüz kesinleşmemiş bulunan taşınmaz mala ilişkin davalar hakkında o taşınmaz mal için kadastro tutanağı düzenlendiği tarihte bu mahkemelerin görevi sona erer ve davalara ait dosyalar mahkemesine re"sen devrolunur.”denilmektedir.
Kadastro Kanununun 27. maddesine dayalı olarak verilen görevsizlik kararları Yargıtay HGK’nun 4.10.2006 gün ve 2006/ 8-597 Esas ve 623 Karar sayılı ilamında da belirtildiği şekilde esasen teknik anlamda bir görevsizlik kararı olmayıp, bir devir kararıdır. Bu durumda kural olarak, davacı taraf vekalet ücreti ile yükümlü tutulamaz ise de; somut olayda; davacı vekili 26.10.2007 tarihinde açtığı dava sırasında, dava konusu taşınmaz hakkında 129 ada 18 parsel numarası ile tutanak düzenlendiğini bilmektedir. Dolayısı ile Asliye Hukuk Mahkemesinde açılan dava sırasında düzenlenmiş bir tutanaktan söz edilemez. Yani davacı tarafından Asliye Hukuk Mahkemesinde dava açılmadan taşınmaz hakkında kadastro tutanağının düzenlendiği davacı tarafından bilinmektedir. Çünkü Kadastro Mahkemesinde davanın 2006/643 Esası ile açıldığı 16.04.2008 günlü yargılama oturumu tutanağı ile sabittir. 3402 sayılı Kadastro Kanununun 26. maddesinin D bendi uyarınca davacının Kadastro Mahkemesinde devam etmekte olan davaya asli müdahil olarak katılması gerekirken, kendi kusuru ile yanlış mahkemeye başvurması ve davalı tarafı görevsiz bir mahkemede hazır bulunmaya zorlaması halinde; 25.4.1945 tarih 1943/21-1944/7 Esas ve 1945/9 Karar sayılı YİBK gereğince davalı taraf yararına vekalet ücreti tayin ve taktiri gerektiği hususunda duraksamamak gerekir.
Davacı vekilinin temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde bulunmadığından hükmün avukatlık ücretine ilişkin bölümünün onanması gerekirken maddi hataya dayalı nitelendirme sonucu bozulmuş olduğu anlaşılmıştır. Davalı Hazine vekilinin karar düzelme isteği açıklanan nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile Dairenin 7.4.2009 gün 2009/304- 1667 Esas ve Karar sayılı bozma kararının kaldırılmasına ve Yunak Asliye Hukuk Mahkemesinin 16.4.2008 gün 2007/489 Esas ve 2008/114 Karar sayılı hükmünün ONANMASINA ve 2588 sayılı Kanunla eklenen 492 sayılı Harçlar Kanununun 13/j maddesi uyarınca Hazineden harç alınmasına mahal olmadığına 16.03.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.