MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Bilişim suçu
HÜKÜM : Mahkumiyet

Gereği görüşülüp düşünüldü:
1- TCK.nın 243/3. maddesinde yazılı suç, hukuka aykırı olarak bilişim sistemine girilmesi ancak sistemde kalınan süre içerisinde kasti bir eylem olmaksızın sistemin içerdiği verilerin yok olmasına veya değişmesine sebebiyet vermekten ibaret olduğu cihetle; katılana ait "......1961-@hotmail.com" adresine bağlı Facebook adresine sanık tarafından şifresinin kırılması yoluyla girildiği ve katılanın beyanlarına göre erişilemez hale getirildiği iddiasıyla açılan davada, sanığın aşamalardaki savunmalarında katılanı tanıdığını, şifrenin katılan tarafından kendisine verildiğini, katılanın, kendisine şifresinin başkası tarafından ele geçirildiğini söylediğini, şifreyi tekrar alabilmek için yardım talep ettiğini, kendisininde şifreyi tekrar alarak katılana ilettiğini, katılanın rızası dışında Facebook adresine girmediğini belirtmesi, şifresini değiştirdiğine dair dosya içerisinde bir tespitin ise bulunmaması karşısında; sanığın savunmasında belirttiği hususların katılana sorulması, suç tarihinden şikayet tarihine kadar olan dönemde, bu adresin faal olup olmadığı, katılan tarafından kendi adresine erişim sağlanıp sağlanmadığı, adrese ait şifrenin değiştirilip değiştirilmediği, değiştirilmişse hangi tarihte ve hangi IP numarası ile erişim sağlandığı ilgili internet sağlayıcısından ve Facebook şirketinden sorulması, gerektiğinde bilirkişiden de görüş alındıktan sonra tüm deliller birlikte değerlendirilip sonucuna göre katılana ait Facebook adresinin şifresinin değiştirilmesi halinde eylemin TCK.nın 244/2. maddesinden tanımlanan suçu oluşturacağı da dikkate alınarak sanığın hukuki durumunun takdir ve tayini gerekirken, eksik araştırma ile yazılı şekilde hüküm kurulması,
2-Adli para cezalarının yerine getirilmemesi halinde 6545 sayılı Kanunla değişik 5275 sayılı Kanunun 106/3. maddesi uyarınca infaz aşamasında resen uygulama yapılabileceği nazara alındığında hüküm fıkrasında TCK.nın 52/4. maddesi gereğince Yasaya aykırı, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken CMUK.nın 321. ve 326/son maddeleri uyarınca kazanılmış hakkı saklı kalmak kaydıyla BOZULMASINA, 10.02.2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.