17. Hukuk Dairesi 2018/3805 E. , 2018/9727 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 22.Hukuk Dairesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen kararın davalı vekilince istinaf edilmesi üzerine, ... Adliye Mahkemesi 22. Hukuk Dairesi’nce verilen 26/04/2018 tarih ve ... E-K sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi süresi içinde davalı vekili tarafından istenmiş olmakla dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili, dava dışı ... "nun sevk ve idaresindeki ... plaka sayılı aracın direksiyon hakimiyetini kaybetmesi sonucunda 7/10/2015 tarihinde meydana gelen trafik kazasında müvekkilinin yaralandığını, aracın davalı ... şirketine zorunlu mali sorumluluk sigorta poliçesi ile sigortalı olduğunu belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 1.000,00 TL yaşam boyu bakıcı gideri tazminatı, 2.200,00 TL geçici ve daimi iş görmezlik tazminatı olmak üzere toplam 3.200,00 TL maddi tazminatın ticari temerrüt faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiş, yargılama sırasında talebini geçici ve daimi iş görmezlik tazminatı olarak 290.000 TL ve bakıcı gideri zararı olarak 290.000 TL olmak üzere toplam 580.000 TL ye yükseltmiştir.
Davalı vekili, davacının geçici iş görmezlik taleplerinin teminat kapsamında olmadığını, maluliyetin usulüne uygun belirlenmesi gerektiğini, emniyet kemeri takmadığından müterafik kusurun dikkate alınması gerektiğini, bakıcı gideri ile sakatlık teminatının ayrı ayrı teminatlar içerisinde olmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, davanın kabulüne, 580.000,00 TL"nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiştir.
Karara karşı davalı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur.
... Adliye Mahkemesince, tüm dosya kapsamına göre,davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiş, Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dava, trafik kazası sonucunda yaralanma nedeniyle maddi tazminat istemine ilişkindir.
6100 sayılı HMK"nın 115. maddesi uyarınca; mahkeme, dava şartlarının mevcut olup olmadığını davanın her aşamasında kendiliğinden araştırır. Bir dava şartı olarak aktif dava ehliyeti de yargılamanın "her aşamasında" ve "re"sen" gözetilecek hususlardandır.
Somut olayda, yerel mahkemece karar verilmesinden sonra, 26/07/2017 tarihinde davacı tarafından eldeki davaya konu ilam alacağının 255.000 TL"lik kısmı Dekorem Mimarlık Tic. Ltd. Şti."ye" devredilmiş olup buna ilişkin olarak; ...Noterliğinin 26/07/2017 tarih ve 02114 yevmiye no.lu "Alacağın Devri Sözleşmesi" dosyaya sunulmuştur.
Her ne kadar yerel mahkeme tarafından kararın verildiği 16.06.2017 tarihi itibarı ile kısmi alacak henüz temlik edilmemiş olup davacının aktif husumet ehliyeti tüm alacak yönünden devam etmekte ise de, kararın verildiği tarihten sonra ancak karar kesinleşmeden önce 26.07.2017 tarihinde alacağın 255.000,00 TL"lik kısmı davacı tarafından dava dışı Dekorem Mimarlık Tic. Ltd. Şti."ye devredilmiştir.
Hukuki bir işlem (tasarrufi işlem) olan alacağın temliki sonrasında alacak üçüncü kişiye intikal etmektedir. Bu andan itibaren üçüncü kişi, borçlu karşısında alacaklı sıfatını kazanmaktadır. Niteliği itibariyle alacağın temliki, alacaklının tasarruf işlemidir. Temlik, alacağın tamamı için yapılabileceği gibi (somut olaydaki gibi) bir kısmı için de yapılabilir. Tam temlikte alacağın aslı ve fer’ileri temlik alana geçmekte olup, alacaklı borç ilişkisinde taraf olmaktan çıkar. Kısmi temlikte ise, temlik edilen asıl alacak ve bu oranda fer’ilerinin temlik alana geçmesi söz konusudur. Temlik edilmeyen kısım itibariyle borçlunun temlik eden alacaklıya karşı sorumluluğu devam eder. Temlik alan, temliki ve alacağın varlığını ispat ederek borçludan talepte bulunur. Temlik ile birlikte temlik alan, alacağın aslı ve fer’ileriyle birlikte, alacağa bağlı rüçhan haklarını da iktisap eder. Dolayısıyla temliğe konu alacak
itibariyle dava ve takip hakkı da temlik alana geçer. Alacağın temlikinde esasen borç değişmez, sadece onu talep edecek taraf değişmiş olur. Şu halde, alacağın temliki ile mevcut alacağın(kısmi temlikte temlik edilen miktarın) alacaklısının yerine yeni bir alacaklının geçeceği kuşkusuz olup, Bölge İdare Mahkemesince, eldeki davada, devredilen alacak miktarı olan 255.000,00 TL için davacı ..."ın aktif husumet ehliyeti yönünden bir değerlendirme yapılması gerekir.
Bu durumda, yukarıdaki açıklamalar ışığında, alacağın (kısmi) temliki gözönünde tutularak, davacının aktif husumet ehliyeti konusunda yeniden bir değerlendirme yapılarak sonucuna göre bir karar verilmek üzere kararın bozulması gerekmiştir.
2-Bozma neden ve şekline göre, davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle bozma neden ve şekline göre davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, dosyanın karar veren ilk derece mahkemesine karar örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine 30/10/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.