MAHKEMESİ : Tatvan Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 27/11/2012
NUMARASI : 2009/127-2012/757

Davacı T.. B.. vekili Avukat R.. H.. tarafından, davalılar E.. G.. vdl aleyhine 05/05/2009 gününde verilen dilekçe ile alacak istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın reddine dair verilen 27/11/2012 günlü kararın Yargıtay’ca duruşmalı olarak incelenmesi davacı vekili ile duruşmasız olarak incelenmesi de davalılar E.. G.. ve S.. G.. vekilleri tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçelerinin kabulüne, tebligat gideri verilmediğinden duruşma isteminin reddine karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.
Dava, zimmete para geçirilmesinden dolayı uğranılan zararın ödetilmesi istemine ilişkindir. Mahkemece, istemin reddine karar verilmiş; hüküm, davacı ve bir kısım davalılar tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı banka, personeli olan müteveffa E.. Ş.."nun bir kısım müşterilerin hesabından zimmetine para geçirdiğini, bu parayı durumdan haberdar olan diğer davalılara havale ettiğini, davalılar arasında iştirak iradesi bulunduğu belirtilerek, kurum zararının giderilmesi isteminde bulunmuştur.
Davalılar, kendilerine havale edilen paraların zimmete konu para olduğunu bilmediklerini, bu paraların müteveffa ile aralarındaki alacak-verecek meselesinden kaynaklanan para olduğunu belirterek, istemin reddi gerektiğini savunmuşlardır.
Mahkemece, davalıların müteveffayla iştirak halinde hareket ettiklerini davacının ispat edemediği, bu nedenle davalıların sorumlu tutulamayacağından bahisle istemin reddine karar verilmiştir.
Dosya incelendiğinde; banka personeli olan E.. Ş.."nun bir kısım müşterilerin hesabından zimmetine para geçirdiği, bu paranın bir kısmını diğer davalılara havale ettiği, davalıların da kendilerine havale edilen paraları davacı banka şubesinden çekerek uhdelerine geçirdikleri, personel E.. Ş.."nun teftiş sonucu durumun ortaya çıkacağından çekinerek intihar ettiği, mirasçılarının mirası reddetmesinden dolayı eldeki davanın onun yönünden tereke aleyhine açıldığı anlaşılmaktadır.
Banka personeli müteveffa E.. Ş.., dosya kapsamıyla sabit olduğu üzere, bir kısım müşterilerin hesabından zimmetine para geçiren kişidir. Adı geçen şahıs vefat ettiğinden, terekesinin zimmete geçirilen bedeli davacı bankaya aynen iade etmesi gerekir. Öte yandan, diğer davalılar da kendilerine havale edilen paraların müteveffa ile aralarındaki alacak-verecek meselesine konu şahsi paralar olduğunu ispat edememişlerdir. Hal böyle iken, mahkemece ispat yükünün ters çevrilerek davacı bankaya yüklenmesi doğru değildir.
Şu halde, davalıların müteveffa E.. Ş.. ile birlikte iştirak halinde hareket ettiklerinden dolayı müteselsilen sorumluluklarına karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirmeyle istemin reddine karar verilmesi usul ve yasaya uygun düşmediğinden kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda gösterilen nedenle davacı yararına BOZULMASINA, bozma nedenine göre davalılar E.. G.. ve S.. G.."in temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına 31/03/2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.