Abaküs Yazılım
Antalya 1. Asliye Ticaret Mahkemesi
Esas No: 2022/79
Karar No: 2022/861
Karar Tarihi: 31.10.2022

BAM Hukuk Mahkemeleri Antalya 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/79 Esas 2022/861 Karar Sayılı İlamı

Özet: (Bu özet Yapay Zeka tarafından yazılmıştır. Hukuki olarak geçerliliği yoktur.)


Antalya 1. Asliye Ticaret Mahkemesi'nde görülen bir davada, davacı ile davalı arasında yapılan erik satış sözleşmesi sonrası davalının borcunu ödememesi nedeniyle açılan icra takibine vaki itirazın iptali davası görülmüştür. Davalı, malların ayıplı olduğunu ve kendilerine gönderilen faturanın defalarca iade edildiğini öne sürmüş, ancak mahkeme, malların kontrol edilerek davalıya teslim edildiğini, son faturaya ve iade faturalarına göre anlaşılan bedelden indirime gidildiğini ve malların en son anlaşılan bedelinin ödenmediğini belirterek, davayı kabul etmiş ve alacak için icra inkar tazminatı talep edilmesine karar vermiştir. Mahkeme ayrıca Arabuluculuk Kanunu ve İcra ve İflas Kanunu'na atıfta bulunmuştur.

T.C.
ANTALYA
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/79 Esas
KARAR NO : 2022/861
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 28/01/2022
KARAR TARİHİ : 31/10/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı ile aralarında erik satışına ilişkin sözleşme olduğunu müvekkilinin malları teslim etmesine rağmen davalının bedeli tam olarak ödemediğini bu sebeple icra takibi yaptıklarını takibe haksız olarak itiraz ettiklerini belirtmiş itirazın iptaline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde kendilerine gönderilen malların ihraca uygun olmayan ayıplı mallar olduğunu, bunun öğrenilmesiyle hemen davacıya ayıbın ihbar edildiğini kendilerine gönderilen faturanın da defalarca iade edildiğini en sonra 75 TL olan ürünün 20 TL üzerinden iadesine ilişkin fatura düzenlendiğini açılan takibi kabul etmediklerini belirtmiş davanın reddini talep etmiştir.
Ara buluculuk dava şartının yerine getirildiği görülmüştür.
Davaya esas takibin incelenmesinde takibe itirazın 1 haftalık süresi içinde yapıldığı itirazın iptali davasının 1 yıllık süresinde açıldığı anlaşılmıştır.
Taraf defterleri incelenmek üzere muhasip bilirkişiye tevdi edilmiş alınan raporda tarafların 44.313,75 TL tutarlı fatura nedeniyle 2 kez karşılıklı iade faturası düzenledikleri, davalının son olarak bu faturaya karşılık 11.433,20 TL iade faturası düzenlediği ve bunun davacı tarafından kabul edildiği, davalı şirketin takip tarihi itibariyle davacıya 24.675,37 TL borçlu gözüktüğü bildirilmiştir.
Davacı tanıkları beyanında malları davalı kontrol ettikten ve onay verdikten sonra teslim ettiklerini, teamüle göre kendilerine kontrolden sonra onay verilmedikçe malları kamyondan indirmediklerini beyan etmişlerdir.
Davalı tanığı ... beyanında normalde malları kontrol edip aldıklarını ancak davaya konu malların poşetli olması sebebiyle bir kaç poşetin açılıp bakılmasının gerektiğini kendi depolarından bu şekilde kontrol ettiklerinde eriklerin küçük olduğunu gördüklerini beyan etmiş; davalı tanığı ... beyanında malı ancak poşetlerden çıkardıktan sonra kontrol edebildiklerini, bu kontrolden sonra malların ayıplı olduğunu fark ettiklerini ve bunu davacıya bildirdiklerini, karşılıklı iade faturaları kesildiğini, malları daha sonra davacının başka bir firmaya sattığını ve alıcı firmanın malları depodan alıp götürdüğünü buna ilişkin bir teslim belgesi düzenlemediklerini, fatura iadesinden sonuç alamadıkları için son faturayı deftere işlediklerini belirtmiştir.
Delillerin Değerlendirilmesi ve Gerekçe
Eldeki dava satım sözleşmesi çerçevesinde başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali davasıdır. Davacı vekili bedelin ödenmediğini savunmuş davalı ise malların ayıplı olduğunu öne sürmüştür.
Taraflar arasında bir satım sözleşmesi olduğu malların davalıya teslim edildiği tartışmasızdır. Sorun malların ayıplı olup olmadığı, fiyattaki düzenlemenin ve defterlere işlenen faturaların akıbetinin ne olacağı noktasındadır. Tanıkların ortak beyanına göre malların kamyon üzerinde iken kontrol edildiği anlaşılmaktadır. Davalı tanıkları her ne kadar asıl kontrolü malı indirdikten sonra poşetleri yırtarak yaptıklarını belirtmişler ise de yapılan bu işlem ile malların teslim anında da kontrol edilebileceği ve varsa ayıbın açıkça belirli olduğu anlaşılmaktadır. Tüm bunların yanında davalının ayıp iddiası yerinde görülse dahi tarafların iade faturaları ve son işlenen faturaya göre anlaşılan bedelden indirime gidildiği görülmekle ayıbın kabul edilerek bedelden indirildiği anlaşılmaktadır. Diğer yandan her ne kadar davalı taraf malları davacıya geri verdiğini belirtmiş ise de buna ilişkin bir teslim belgesi yoktur. Bu haliyle malların davalı yedinde kaldığı kabul edilmelidir. Faturaların da taraflar için kesin delil niteliğini haiz ticari defterlere işlendiği gözetildiğinde malların en son anlaşılan bedelinin ödenmediğinin ve davacının bu tutar üzerinden takibe geçmekte haklı olduğu anlaşılmaktadır. Bu sebeple davanın ve faturaya bağlı olmakla likit olan alacak için icra inkar tazminatı talebinin kabulüne karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın KABULÜNE, Antalya Genel İcra Müdürlüğü ... esas sayılı takibine yapılan itirazın iptaline, davalı aleyhine takip tutarının %20'si oranında icra inkar tazminatına hükmedilmesine,
2-Alınması gerekli 1.772,91 TL harçtan peşin alınan 313,46 TL harcın mahsubu ile bakiye 1.459,45 Tl harcın davalıdan alınarak Hazineye gelir kaydına,
3-Davacı tarafından yatırılan 313,46 TL peşin, 80,70 TL başvuru harcının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan bilirkişi ücreti-tebligat-posta masrafı olmak üzere toplam 905,00 TL yargılama giderlerinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesaplanan 9.200,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanan 1.320,00 TL arabulucu ücretinin davalıdan alınarak HAZİNEYE İRAT KAYDINA,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde İstinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okundu. Anlatıldı. 31/10/2022


Katip ...
¸e-imzalıdır



Hakim ...
¸e-imzalıdır




Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi