Abaküs Yazılım
11. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/12790
Karar No: 2017/3740
Karar Tarihi: 14.06.2017

Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2015/12790 Esas 2017/3740 Karar Sayılı İlamı

11. Hukuk Dairesi         2015/12790 E.  ,  2017/3740 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ

    Taraflar arasında görülen davada ... 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 03/07/2015 tarih ve 2015/405-2015/392 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
    Davacı vekili; dava dışı ..."in müvekkilinin acentesi olduğu ... Sigorta"dan kasko sigortası yaptırdığını, ..."in müşterisi olan ... A.Ş"ye ait döşemelik, tela kumaş emtiasının ... Plakalı araç ile ..."ten ..."e nakli sırasında kaza yapması sonucunda, yükte hasar meydana geldiğini, meydana gelen hasarın, yükünü taşıdığı firmanın sigortacısı olan ... Sigorta tarafından ödenerek ..."e rücu edildiğini, ..."in aracını sigortalattığı müvekkilline müracaat ettiğinde ... Sigorta"nın mali sorumluluk sigortasının yapılması gerektiğini ileri sürerek talebi reddettiğini, bunun üzerine müvekkilin dava dışı ..."in ... 1. Ticaret Mahkemesi"nin 2013/338 Esas sayılı dosyası ile açtığı davada toplam 9.866,94 TL"yi ödediğini, davalının bu talebi reddettiği için müvekkilinin bu davayı açmak zorunda kaldığını ileri sürerek, davalıdan 9.866,94 TL alacağın müvekkiline ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili; açılan davayı kabul etmediklerini, söz konusu poliçenin düzenlenmesinde davacının bir kusurunun bulunmadığını, poliçenin usulüne uygun tanzim edildiğini savunarak açılan davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece; incelenen tüm dosya kapsamına göre; açık olarak başkasına ait olan yükü sigortalatmak isteyen dava dışı şahsa hem davalı sigortacı, hem de acentanın gerekli bilgilendirme ve aydınlatmayı yapmadıkları, böylece davacının mesleki faaliyeti, kendi kusur ve ihmali sonucu dava dışı ..."e ödeme yaptığı, yapmış olduğu bu ödemeyi davalı ... şirketinden talep edebileceği, poliçe teminat miktarının 10.000,00 TL olduğu, dava konusu miktarın teminat kapsamı dahilinde bulunduğu gerekçesiyle açılan davanın kabulune karar verilmiştir.
    Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.
    Bir sorumluluk sigortası türü olan kasko sigortalarında sigortacı, Kasko Sigortası SGŞ’nın A.1. maddesi uyarınca, sigortalının, karayolunda kullanılabilen motorlu, motorsuz taşıtların karayolunda kullanılabilen motorlu, motorsuz taşıtlarla çarpışması, hareket veya durma halinde iken sigortalının veya aracı kullananın iradesi dışında araca ani ve harici etkiler neticesinde sabit veya hareketli bir cismin çarpması veya aracın böyle bir cisme çarpması, devrilmesi, düşmesi, yuvarlanması gibi kazalar, üçüncü kişilerin kötü niyet veya muziplikle yaptıkları hareketler, aracın yanması, aracın çalınması veya çalınmaya teşebbüs edilmesi gibi rizikolardan doğan zararları temin etmektedir.
    Somut olayda, davacı ..., davalı ...’nın tali acentesi ve aynı zamanda mesleki sorumluluk sigortalısıdır. Davacı ..., dava dışı ...’e ait çekicinin 29.12.2011-29.12.2012 tarihleri arasında Kasko Sigorta Poliçesine aracılık etmiştir. Her ne kadar poliçede, “yük kasko” teminatı verilmiş ise de, Dairemizin daha önce verdiği 2006/10761-2007/13817 sayılı ilamında da zikrolunduğu üzere, bu tür teminatın, Kasko Sigortası SGŞ A.1. maddesi de dikkate alındığında, araç içerisinde bulunan ve araç sahibine ait kişisel eşya/yük olarak algılanması gerekir.
    Kasko sigorta sigortalısı dava dışı ...’in, kullandığı sigortalı aracın kaza yapması ve kaza esnasında taşıdığı malların hasar görmesi nedeniyle hasar bedelini, emtia nakliyat sigorta poliçesine istinaden eşya sahibine ödeme yapan ... Sigorta A.Ş.’ye ödedikten sonra, bu dosya davacısı ... aleyhine ... 1.Asliye Ticaret Mahkemesinde 2013/338-1116 sayılı dosyası ile dava açtığı, yaptırmış olduğu Kasko Poliçesinde “yük kaskosu” yazdığını, ancak taşıdığı yükün zarar görmesine rağmen bu amaçla doğan zararını ödemediği, kendisinin yapılan poliçenin taşınan yükü kapsamadığı konusunda uyarılmadığı gerekçesiyle zararının davalıdan tahsilini talep etmiş, davalı ...’ın yargılamanın ilk celsesine katılarak “davayı kabul ettiğini” beyan etmesi nedeniyle mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş ve karar da kesinleşmiştir.
    Her ne kadar yerel mahkemece, kasko sigorta poliçesi sigorta ettireni ve sigortalısı ...’in taşıdığı yükü de sigorta ettirmek istediği ve bu konuda davacı ... tarafından yeteri kadar aydınlatılmaması sebebiyle ...’ın kusurlu olduğu gerekçesiyle, davacı ...’ın üçüncü kişi ...’e ödediği hasar bedelinin davalı ... şirketinden tahsiline karar verilmiş ise de, davalı ... şirketi nezdinde yaptırdığı Mesleki Sorumluluk Sigorta Poliçesine uygulanacak TTK 1473 vd. maddeleri uyarınca, yapılan sigorta poliçesinin hukuki yardımı da kapsamasına rağmen davacının kendisi aleyhine açılan 2013/338-1116 sayılı dava dosyasından TTK m. 1476 uyarınca davalı ... şirketini haberdar etmediği, her ne kadar davacı anılan davayı kabul etmiş ise de, davacı sigortalının kendi sigortacısını davadan haber etmeksizin ve onayını almaksızın yapmış olduğu ödemenin davalı ... şirketini bağlamayacağı, zira kasko poliçesinin hiçbir şekilde araçta taşınan üçüncü kişiye ait emtiada meydana gelecek riski temin etmediği, taşımacılık faaliyetinde bulunan kişilerin de bu durumu bildiği veya bilmesi gerektiği, poliçenin tanzimiyle ilgili olarak davacının her hangi bir mesleki kusur ve hatasından da söz edilemeyeceği halde davacının ...’e yapmış olduğu ödemenin lütuf ödemesi mahiyetinde olduğu ve bu ödemeyle ilgili davalı ... şirketine rücu edemeyeceğinden davanın reddine karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçeyle davanın kabulüne karar verilmesi doğru görülmemiş ve hükmün davalı ... şirketi yararına bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Davalı vekilinin temyiz talebinin KABULÜ ile, yerel mahkeme hükmünün yukarıda anılan gerekçeyle davalı taraf yararına BOZULMASINA, ödediği peşin temyiz harcının isteği halinde temyiz edene iadesine, 14/06/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.









    19/06/2017 F/D



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi