Abaküs Yazılım
İzmir 7. Asliye Ticaret Mahkemesi
Esas No: 2021/135
Karar No: 2022/859
Karar Tarihi: 26.10.2022

BAM Hukuk Mahkemeleri İzmir 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/135 Esas 2022/859 Karar Sayılı İlamı


T.C.
İZMİR
7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/135 Esas
KARAR NO : 2022/859

DAVA : İtirazın İptali (Genel Kredi Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 03/03/2021
KARAR TARİHİ : 26/10/2022


Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Genel Kredi Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde; taraflar arasında 18/10/2018 ve 11/11/2015 tarihli genel kredi sözleşmelerinin imzalandığını, davalı ...'nın yalnız 11/11/2015 tarihli GKS de kefil olarak yer alması nedeniyle sorumluluğunun bu sözleşme ile sınırlı olduğunu, davaya konu icra dosyasındaki taleplerin bu doğrultuda hazırlandığını, sözleşmeden kaynaklanan borcun ödenmesi için 11/11/2020 tarihli ihtarnamenin davalı borçluların sözleşmede bildirilen adresine keşide edildiğini, borcun ödenmemesi üzerine davaya konu icra takibini başlattıklarını, davalıların borca ve tüm ferilere itiraz etmeleri nedeniyle takibin durduğunu, zorunlu arabuluculuk görüşmelerinden sonuç alınamadığını, sözleşmede faiz oranlarının ve hesaplamaların açıkça belirlendiğini, talep olunan faiz oranının sözleşme ile banka uygulamasına uygun olduğunu bildirmiş, davalıların itirazlarının iptali ile takibin devamına ve alacağın %20'sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatı ile sorumlu tutulmalarına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA:
Davalılar ..., ... ve .....Şirketi vekili cevap dilekçesinde; davalıların kredi sözleşmesinden kaynaklı, icra takibi ve dava dilekçesinde yazılı olan rakamlar tutarında bir borcu bulunmadığını, davaya konu sözleşmenin sadece bankanın çıkarları esas alınarak hazırlanan hükümlerden oluştuğunu, Türk Borçlar Kanunu'nun 20 ila 25. maddeleri arasında düzenlenen genel işlem koşulları denetiminden geçirilmesi gerektiğini, bu kapsamda bankanın, sözleşmenin genel işlem koşulları içerdiği konusunda bilgi verip vermediğinin denetlenmesinin gerekip davaya konu sözleşme için önbilgi formu hazırlanmış ise de tek başına bu hususun denetime uygun olarak maddelerin taraflarca tartışıldığını ve açıkça bilgi verildiğini göstermeyeceğini, kredi müşterilerinin en ufak bir değişiklik yapmadan sözleşmeyi kabul etmek zorunda olduklarının bilinen bir gerçek olduğunu, davacı bankanın genel işlem koşulları denetiminden kaçınmak amacıyla sözleşme ile birlikte taraflara imzalattığının anlaşıldığını, TMK'nun 2.maddesi uyarınca sözleşme için içerik denetiminin yapılıp kredi müşterisinin çıkarlarına açıkça aykırı olan maddelerin müşteri lehine yorumlanması gerektiğini, tacirler arasında faiz oranlarının serbestçe belirlenmesi mümkün ise de TBK'nun 88. ve 120. maddelerinde öngörülen sınırların uygulanması gerektiğini, davalı ... ve ...'nın tacir olmamaları nedeniyle öngörülen sınırlamalar dışındaki faiz oranlarının hiçbir şekilde adı geçen müvekkilleri yönünden uygulanmasının mümkün bulunmadığını, ihtarnamenin davalılara tebliğ edilmemesi nedeniyle temerrüde düştükleri iddiasının gerçeği yansıtmadığı gibi ihtarname tarihinden itibaren faiz talebinin isabetli olmadığını, TBK'nun 584. maddesi gereğince eş rızasının gerçek kişiler yönünden alınmasının zorunlu olduğunu, eş rızasının alınmaması nedeniyle taraflar arasında geçerli bir kefalet ilişkisi kurulmadığını, TTK’nun 573 ve devamı maddeleri uyarınca limited şirket ortaklarının şirket borçlarından sorumluluğunun bulunmadığını bildirmiş, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı ... cevap dilekçesinde; bankadan çekilen kredi ve diğer kredi kartlarının kendi döneminde kullanılmadığını, borçlu şirketten 2015 yılında ayrıldığını 2016 yılında ihtar çekerek bildirdiğini, bankanın 2018'de kredi kullandırdığını ve bunu kendisinden istemediğini, 2018'de çekilen kredilerle bir bilgisi ve alakasının olmadığını bildirmiş, mağduriyetinin giderilmesini talep etmiş, davalı ... vekili duruşmadaki beyanlarında müvekkilinin herhangi bir sorumluluğunun bulunmaması nedeniyle davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE:
Dava, davalı şirketin borçlu, davalı gerçek kişilerin müşterek borçlu ve müteselsil kefil sıfatıyla imzalarının bulunduğu, davacı ile davalılar arasında düzenlenen 11/11/2015 ve 17/10/2018 tarihli genel kredi sözleşmelerinden kaynaklanan kredi alacağının ödeme takvimine uygun olarak ödemelerinin yapılmaması gerekçesi ile davacı tarafça hesabın kat edilerek davalı şirket ile davalı ... dışındaki diğer davalılara ihtarname tebliğ edilmesine rağmen ödenmeyen kredi borcundan kaynaklanan alacağı için davacı bankanın, davalılar hakkında alacağın tahsili amacıyla yaptığı icra takibinde; davalıların borca ve ferilerine itirazlarının iptali istemine ilişkindir.
Davaya konu icra dosyasında; davacı banka, davalılar hakkında, davaya konu kredi sözleşmelerinden kaynaklanan alacağının tahsili için ilamsız icra yoluyla takip yapmış, davalı ... dışındaki diğer davalılara ödeme emirlerinin tebliğinden sonra yasal süre içinde tüm davalılar adına vekilleri tarafından sunulan itiraz dilekçesi ile borca ve ferilerine itiraz edilmesi nedeniyle davalılar hakkındaki takip durmuştur.
Her ne kadar davalı ...'ya ödeme emri tebliğ edilememiş ise de; davacının tüm davalılar hakkında takibe devam iradesinin bulunduğu açılan dava ve icra dosyası içeriği ile belirgin olmakla davalı ...'nın da yasal süre içinde borca itirazda bulunduğu kabul edilmiştir.
Davalı şirket ve arkadaşları vekilinin cevap dilekçesinde dile getirdiği genel işlem koşullarının varlığının araştırılması gerektiği ve davalı gerçek kişilerin eşlerinin rızalarının alınmaması nedeniyle kefalet sözleşmesinin geçerli olmadığına ilişkin iddiaları dosyada toplanan tüm deliller, davalı tarafça iddialarına ilişkin hiçbir somut delil ve belge örneğinin sunulmaması, bilirkişi raporunda ayrıntıları açıklandığı üzere kredi ve kefalet sözleşmelerinde TBK'nun 583.maddesinde aranan şekil şartlarının tamamının varlığının bulunduğu gibi davalı gerçek kişilerin, davalı şirketin ortağı ve yetkilileri olmaları nedeniyle TBK'nun 584(son) maddesi uyarınca eşlerinin rızalarının alınmasının gerekmediği dikkate alınarak davalı tarafın aksi iddialarında bir haklılık görülmemiştir.
Davalı ...'nın 14/12/2016 tarihli ihtarname ile davaya konu kredi sözleşmesinin kefilliğinden istifa ettiğini bankaya bildirdiği konusunda taraflar arasında bir uyuşmazlık bulunmadığı gibi davaya konu 17/10/2018 tarihli kredi sözleşmesinde davalı ...'nın kefil sıfatıyla taraf olmadığı taraflar arasında uyuşmazlık konusu değildir. Davalı şirkete kullandırılan esnek ticari hesap ile kredi kartı hesaplarının davalı ...'nın istifasından sonra kullandırılmış olması nedeniyle bilirkişi tarafından davalı ...'nın adı geçen krediler ile 17/10/2018 tarihli sözleşmeden kaynaklanan kredi borçlarından sorumlu tutulmadan hesap yapması usul, yasa ve dosya kapsamına uygun görülmüştür.
Davalı şirket ve arkadaşları vekili, davalı ... ve ...'nın tacir olmamaları nedeniyle ve TBK'nun 88. ve 120. maddelerindeki sınırlamalar dikkate alınarak yüksek oranda talep edilen akdi ve temerrüt faiz oranlarından davalıların sorumlu tutulamayacağı iddiasında bulunmuş ise de; TBK'nun 88. ve 120.maddelerindeki sınırlamaların ticari nitelikli genel kredi sözleşmeleri yönünden uygulanmalarının mümkün bulunmadığı gibi, gerçek kişi davalıların zaman zaman değişen ortak ve yetkili sıfatlarına rağmen davalı limited şirketin ortak ve yetkilisi sıfatlarının bulunduğu, limited şirket ortaklığı nedeniyle tacir sıfatlarının bulunması yanında bu sıfatları olmasa dahi TTK'nun 8(1) maddesinde ticari işlerde faiz oranının serbestçe belirleneceğine ilişkin hüküm ile 9.maddedeki ticari işlerde kanuni ana para ile temerrüt faizi hakkında ilgili mevzuat hükümlerinin uygulanacağı hükmü yanında, TTK'nun 7(2) maddesinde düzenlenen teselsül karinesine ilişkin hüküm birlikte değerlendirildiğinde; tacir olmayan gerçek kişilerin dahi ticari sözleşmelere kefil olmaları durumunda sözleşmede kararlaştırılan faiz oranlarından sorumlu bulundukları dikkate alınarak aksi iddialarda haklılık görülmemiştir.
Toplanan tüm deliller, dosya kapsamı, davaya konu kredi sözleşmesi ve hesap dökümleri örnekleri, dava konusu icra dosyası içeriği ile mahkememizce usul, yasa ve dosya kapsamına uygun görülen, ayrıntılı, gerekçeli, hükme ve denetime elverişli nitelikteki bilirkişi rapor ve ek raporları ile; taraflar arasında davaya konu 11/11/2015 tarihli genel kredi sözleşmesi ve kefalet sözleşmelerinin düzenlendiği, davalı ...'nın davacı bankaya keşide ettiği 14/12/2016 tarihli ihtarname ile kefillikten istifa ettiğini bildirdiği, ihtarnamenin davacı bankaya 19/12/2016 tarihinde tebliğ edildiği, davalı ... dışındaki davalılarla davacı banka arasında bu kez 18/10/2018 tarihli genel kredi sözleşmesinin düzenlendiği, her iki sözleşmede gerçek kişi davalılar ... ve ...'nın müşterek ve müteselsil kefil sıfatıyla imzalarının bulunmasına rağmen davalı ...'nın yalnız 11/11/2015 tarihli sözleşmede müşterek ve müteselsil kefil sıfatı ile taraf olduğu, 17/10/2018 tarihli sözleşmeye taraf olmadığı, TBK'nun 583.maddesinde aranan kefalete ilişkin tüm şekil şartlarının yerine getirildiği, davalı gerçek kişilerin davalı şirketin ortak ve yetkilileri olmaları nedeniyle TBK'nun 584(son) maddesi uyarınca eşlerinin rızalarının alınmasının gerekmediği, taraflar arasında kredi sözleşmelerinin varlığı ve içeriği konusunda uyuşmazlık olmadığı, kredi sözleşmelerinin 11.b maddesinde temerrüt halinde bankaca uygulanan kredi faiz oranlarında muacceliyet tarihi itibariyle en yüksek kredi faiz oranına, bu oranın %30'unun ilavesi ile bulunacak oranda temerrüt faizi uygulanacağının kararlaştırıldığı, sözleşmenin 13.2.b maddesinde ise uyuşmazlık halinde davacı bankanın defter ve kayıtlarının münhasır delil olacağının kararlaştırıldığı, her ne kadar delil sözleşmesinin geçerliliği bulunmasa da davalı taraflarca bir sahtelik iddiasının dile getirilmemesi ile birlikte davalı şirketin defter ve kayıtlarının incelenmesi talep edilmemekle davacı bankaya ait defter ve kayıtların ve dosyada toplanan delillerin incelenmesi ile uyuşmazlığın çözümünün mümkün bulunduğu, bilirkişi raporunda ayrıntılı olarak gösterildiği üzere kredi sözleşmeleri çerçevesinde davacı banka tarafından borçlu şirkete birden çok ve farklı türde kredilerin kullandırıldığı, geri ödemenin ödeme takvimine uygun olarak yapılmamış olması nedeniyle davacı banka tarafından hesabın 09/11/2020 kat edilerek ve 11/11/2020 tarihli kat ihtarnamesinin düzenlenerek keşide edildiği, ihtarnamenin davalı şirket ile davalı ...'ya tebliğ edilemediği, davalılar ... ve ...'ya ise 12/11/2020 tarihinde tebliğ edildiği, davalılar tarafından kat ihtarına itirazda bulunulmadığı, sözleşme hükümleri uyarınca davalı şirkete ihtarname tebliğ edilememiş ise de tebligatın yapılamadığı tarihte tebliğ edilmiş sayılacağı, buna karşın davalı kefil ...'ya ihtarnamenin tebliğ edilmemiş olması nedeniyle davalı ...'nın icra takip tarihi itibariyle temerrüde düşmüş olduğunun, diğer davalılar yönünden 14/11/2020 tarihi itibariyle temerrüdün oluştuğunun kabulünün gerektiği, davalılar tarafından ihtarnamede verilen süre içinde ödeme yapılmadığı gibi icra takibinden sonra ve dava tarihinden önce de bir ödemede bulunulmadığı, davacı tarafça, dava dilekçesinde takip talebi ve buna bağlı olarak düzenlenen ödeme emrinde gösterilen tüm alacaklar yönünden itirazın iptalinin talep edildiği, ödeme emrinde nakdi alacaklar için yalnız davalı ...'nın 452.590,18 TL asıl alacak ile ferileri yönünden, diğer davalıların ise ödeme emrinde gösterilen tüm alacak kalemleri yönünden gayrinakdi alacaklar için bütün davalıların sorumlu olduklarının belirtildiği, davalı kefil ...'ya ihtarnamenin tebliğ edilmemiş olması nedeniyle icra takip tarihine kadar temerrüt faizinden sorumlu tutulması mümkün değil ise de bilirkişi ikinci ek raporunun son paragrafında da açık ve anlaşılır şekilde açıklandığı üzere davaya konu kredi borçlarının tamamının davalı kefil ...'nın istifasından sonra kullandırılan kredilerden kaynaklanması nedeniyle davalı ...'nın sorumlu olduğunun iddia edildiği esnek ticari hesap ve kredi kartı alacakları nedeniyle oluşan 452.590,18 TL asıl alacak ile ferileri yönünden sorumlu tutulmasının mümkün bulunmadığı dikkate alınarak davalı ... hakkındaki nakdi alacak talebine yönelik davanın reddinin gerektiği, diğer davalılar yönünden nakdi alacaklar için ödeme emrinde açıkça akdi faiz talep edildiğinin gösterilmemesi ile birlikte işlemiş faiz olarak yalnız muacceliyetten takip tarihine kadar yıllık %46,8 ve %21,12 oranlarında temerrüt faizi talep edilmiş olması nedeniyle taleple bağlılık ilkesi gereği akdi faiz hesaplanmadan yalnız temerrüt faizi hesaplanmak suretiyle alacak miktarının tespit edilmesine ilişkin bilirkişi tarafından yapılan hesaplamanın doğru ve dosya kapsamına uygun olduğu ve davalıların akdi faizden sorumlu tutulmamalarının gerektiği, davacı tarafça nakdi alacaklar yanında çek garanti tutarından oluşan gayrinakdi alacak talep edilmiş ise de davalı kefillerden gayrinakdi alacağın talep edilebilirliğine ilişkin açık, somut ve anlaşılır bir hüküm bulunmadığından davalı kefillerin çek garanti tutarına ilişkin gayrinakdi alacaktan sorumlu tutulmalarının mümkün bulunmadığı, bilirkişi raporunda yapılan tespit, değerlendirme ve hesaplamaların usul, yasa, sözleşme hükümleri ile dosya kapsamına uygun olduğu dikkate alınarak davalı ...'nın ödeme emrinde talep edilen gayrinakdi alacaktan sorumluluğunun bulunmadığı gibi davalıdan talep edilen 452.590,18 TL nakdi alacak ve ferilerinin istifasından sonra kullandırılan kredilerden kaynaklanması nedeniyle sorumluluğunun bulunmamasına bağlı olarak hakkındaki tüm alacak talepleri yönünden reddine, davalılar ... ve ... hakkındaki gayrinakdi alacağa ilişkin davanın sözleşmede sorumlulukları konusunda açık bir hüküm bulunmaması nedeniyle reddine, davalı .......Şirketi hakkındaki gayrinakdi alacağa ilişkin davanın sözleşme hükmü uyarınca kabulü ile bir adet çek yaprağı için bankanın sorumluluk miktarı karşılığı olan 2.225,00 TL gayri nakdi alacağın davacı bankanın merkez şubesinde faiz getirmeyen bir hesaba depo edilmesi suretiyle davalı şirketin bu yönden yaptığı itirazın iptali ile takibin davalı ....... Şirketi yönünden devamına, davalılar ..... Şirketi, ... ve ... hakkındaki nakdi alacağa ilişkin davanın kısmen kabulü ve davalıların borca ve ferilerine ilişkin itirazlarının kısmen iptali ile takibin, 821.644,83 TL asıl alacak, 64.408,74 TL temerrüt faizi, 3.272,79 TL faizin %5 gider vergisi, 1.916,37 TL masraf, 445.630,97 TL asıl alacak, 17.535,46 TL temerrüt faizi, 952,13 TL faizin %5 gider vergisi olmak üzere toplam 1.355.361,29 TL alacak ile işleyecek faiz yönünden; takibe konu asıl alacağın, takip tarihinden itibaren 821.644,83 TL'lik bölümüne yıllık %42,12 ve 445.630,97 TL'nin bölümüne, yıllık %21,12 oranında ve TCMB faiz oranları genelgeleri doğrultusunda değişen oranlarda işletilecek temerrüt faizi ve faizin %5'i oranındaki gider vergisi üzerinden devamına, davanın davalı ... Şirketi, ... ve ... hakkındaki nakdi alacağa ilişkin 21.542,69‬ TL'lik asıl alacak, işlenmiş temerrüt faizi ve BSMV yönünden fazlaya ilişkin bölümünün reddine, nakdi alacağın likit olup davalılar ..., ... ve ... Şirketinin kabul edilen alacak bölümü yönünden itirazlarının haksız olduğu dikkate alınarak kabul edilen alacağın %20'si oranındaki icra inkar tazminatı ile sorumlu tutulmalarına karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan gerektirici nedenlerle:
1-Davalı ... hakkındaki gayrinakdi alacak ile takibe konu nakdi alacağın 452.590,18 TL'lik bölümünün ferilerine ilişkin davanın REDDİNE,
2-a)-Davalılar ... ve ... hakkındaki gayrinakdi alacağa ilişkin davanın REDDİNE,
b)-Davalı ......Şirketi hakkındaki gayrinakdi alacağa ilişkin davanın KABULÜ ile;
*Bir adet çek yaprağı için bankanın sorumluluk miktarı karşılığı olan 2.225,00 TL gayri nakdi alacağın davacı bankanın merkez şubesinde faiz getirmeyen bir hesaba depo edilmesi suretiyle davalı şirketin bu yönden yaptığı itirazın iptali ile takibin davalı ........Şirketi yönünden devamına,
3-a)-Davalı ........Şirketi, ... ve ... hakkındaki nakdi alacağa ilişkin davanın KISMEN KABULÜ ve davalıların, davaya konu İzmir16. İcra Müdürlüğü'nün ...... esas sayılı dosyasında borca ve ferilerine ilişkin itirazlarının kısmen iptali ile;
Takibin, 821.644,83 TL asıl alacak, 64.408,74 TL temerrüt faizi, 3.272,79 TL faizin %5 gider vergisi, 1.916,37-TL masraf, 445.630,97 TL asıl alacak, 17.535,46-TL temerrüt faizi, 952,13 TL faizin %5 gider vergisi olmak üzere toplam 1.355.361,29 TL alacak ile işleyecek faiz yönünden; takibe konu asıl alacağın, takip tarihinden itibaren 821.644,83 TL'lik bölümüne yıllık %42,12 ve 445.630,97 TL'nin bölümüne, yıllık %21,12 oranında ve TCMB faiz oranları genelgeleri doğrultusunda değişen oranlarda işletilecek temerrüt faizi ve faizin %5'i oranındaki gider vergisi üzerinden devamına,
b)-Davalı .........Şirketi, ... ve ... hakkındaki nakdi alacağa ilişkin davanın KISMEN REDDİ ile;
*Davacı tarafın 21.542,69‬ TL'lik asıl alacak, işlenmiş temerrüt faizi ve BSMV'den oluşan fazlaya ilişkin isteminin reddine,
c)-İcra inkar tazminatına konu ödeme emrinde nakdi alacak olarak talep edilen ve hükmedilen 1.355.361,29 TL alacağın alacağın %20'si oranındaki 271.072,‬25 TL icra inkar tazminatının davalılar .......Şirketi, ... ve ...'dan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
4-a)Nakdi alacaklar yönünden, Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 92.584,73 TL karar ve ilam harcından peşin yatırılan 16.656,44‬ TL harcın indirilmesiyle geriye kalan; 75.928,29‬ TL harcın davalıar ..., ... ve ...ı.. Şirketinden müştereken ve müteselsilen tahsili ile Hazineye gelir kaydına,
b)Gayri nakdi alacaklar yönünden Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 80,70 TL maktu karar ve ilam harcının davalı ... Şirketinden tahsili ile Hazineye gelir kaydına,
c)Davacı tarafça nakdi alacaklar yönünden peşin olarak yatırılan 16.656,44‬-TL nispi peşin harcın ..., ... ve ... Şirketinden müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
5-a)Nakdi alacaklar yönünden kabul edilen alacak bölümü için davacı yararına A.A.Ü.T.'nin 13 (1) maddesi uyarınca takdir edilen 156.428,90 TL nispi vekalet ücretinin davalılar ..., ... ve ... Şirketinden müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
b)Nakdi alacaklar yönünden reddedilen alacak bölümü için davalılar yararına A.A.Ü.T.'nin 3(2) ve 13(1) maddeleri uyarınca takdir edilen 66.362,63 TL nisbi vekalet ücretinin davacıdan alınarak, 57.462,63 TL'lik bölümünün davalı ...'ya, 9.200,00 TL'lik bölümünün davalılara verilmesine,
c)Gayri nakdi alacak yönünden reddedilen alacak bölümü için davalılar ..., ... ve ... yararına A.A.Ü.T.'nin 3 (2) ve 2. bölümü uyarınca takdir edilen 2.225,00 TL maktu vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılar ..., ... ve ...'ya verilmesine,
d)Gayri nakdi alacak yönünden kabul edilen alacak bölümü için davacı yararına A.A.Ü.T.'nin 2. bölümü uyarınca takdir edilen 2.225,00 TL maktu vekalet ücretinin davalı ...Şirketinden alınarak davacıya verilmesine,
6-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu'nun 18/A (14) maddesi uyarınca 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinden oluşan yargılama giderinin davanın kısmen kabulüne karar verilmesi nedeniyle davalılar hakkında kurulan hükme göre 3/4'ünün karşılığı olan 990,00 TL'lik bölümünün davalılar ..., ... ve ... Şirketinden müştereken ve müteselsilen, 1/4'sinin karşılığı olan 330,00 TL'sinin davacı taraftan tahsili ile Hazineye gelir kaydına,
7-Davanın kısmen kabulüne karar verilmesi nedeniyle davacı tarafça yapılan 59,30 TL başvurma harcı, 183,00 TL sekiz adet tebligat gideri, 104,50 TL on altı adet elektronik tebligat gideri, 21,00 TL posta ücreti, 2,70 TL kep reddiyatı ile 850,00 TL bilirkişi ücretinden oluşan toplam 1.220,50 TL yargılama giderinden 3/4'ünün karşılığı olan 915,38 TL yargılama giderinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, 1/4'ünün karşılığı olan 305,12 TL yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
8-Davacı tarafça peşin yatırılan gider avansından artan gider avansının HMK'nun 333. maddesi uyarınca karar kesinleştiğinde davacı tarafa iadesine,
Davacı vekili ile davalı ... vekili yüzüne karşı, davalı şirket ve arkadaşları vekilinin yokluğunda, HMK'nun 343 ve 345. maddeleri uyarınca gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki haftalık kesin süre içerisinde Mahkememize veya Mahkememize gönderilmek üzere başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesi'ne verilecek bir dilekçe ile İzmir Bölge Adliye Mahkemesi'ne istinaf yasa yolu açık olmak üzere oy birliği ile verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.26/10/2022

Başkan ...
e-imza

Üye ...
e-imza

Üye ...
e-imza

Katip ...
e-imza







Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi