
Esas No: 2014/836
Karar No: 2014/1465
Karar Tarihi: 04.02.2014
Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2014/836 Esas 2014/1465 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : MENEMEN 1.ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ : 27/03/2013
NUMARASI : 2012/495-2013/269
Taraflar arasında görülen vasiyetnamenin iptali davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davalılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Y A R G I T A Y K A R A R I
Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Davacılar vekili dava dilekçesinde, tarafların kardeş olduklarını, müşterek murisleri (anneleri) tarafından düzenlenen 16.01.2009 tarihli vasiyetnamenin şekil yönünden eksik olduğunu belirterek vasiyetnamenin iptalini, olmadığında tenkisini talep etmiştir.
Mahkemece; vasiyetnamede iki tanık bulunmadan Sulh Hukuk Mahkemesince düzenlendiğinden bahisle davanın kabulüne, 16.01.2009 tarihli vasiyetnamenin iptaline karar verilmiş, hükmü davalılar vekili temyiz etmiştir.
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davalılar vekilinin sair temyiz itirazları yerinde değildir.
Ancak, AAÜT’nin 12.maddesinde “Tarifenin ikinci kısmının ikinci bölümünde gösterilen hukuki yardımların konusu para veya para ile değerlendirilebiliyor ise avukatlık ücreti, Tarifenin üçüncü kısmına göre belirlenir. Şu kadar ki, asıl alacak miktarı 3.666,66 TL’ye kadar olan davalarda avukatlık ücreti, tarifenin ikinci kısmının ikinci bölümünde, İcra Mahkemelerinde takip edilen davalar için öngörülen maktu ücrettir. Ancak bu ücret asıl alacağı geçemez.” hükmü yer almaktadır.
Dava dilekçesinde harca esas değer 5.000 TL olarak gösterilmiş ve bu miktar üzerinden dava harcı (başvurma harcı, peşin (nisbi) harç) ödendiğine göre davalılar aleyhine hükmedilen vekalet ücretinin AAÜT’nin 12.maddesi gereğince hesaplanması gerekirken, mahkemece; fazla vekalet ücretine karar verilmesi doğru görülmemiştir.
Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 04.02.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.