Abaküs Yazılım
16. Ceza Dairesi
Esas No: 2016/6853
Karar No: 2017/1107
Karar Tarihi: 23.02.2017

Terör örgütü propagandası yapmak - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2016/6853 Esas 2017/1107 Karar Sayılı İlamı

Özet: (Bu özet Yapay Zeka tarafından yazılmıştır. Hukuki olarak geçerliliği yoktur.)


Terör örgütü propagandası yapmak suçundan mahkum olan sanığın, bir arkadaşına gönderdiği mektupta yer alan ifadelerin bu kişiyi harekete geçirme potansiyeli bulunmaması nedeniyle suç unsurlarının oluşmadığı gerekçesiyle beraatine karar verilmesi gerektiği belirtilerek, mahkumiyet kararı bozulmuştur. İfade özgürlüğünün, sözleşmelere dayanarak sınırlandırılabilmesi için müdahalenin kanunlarda öngörülmüş olması, ulusal güvenlik, toprak bütünlüğü, kamu emniyeti, kamu düzeninin sağlanması, suçun işlenmesinin önlenmesi, sağlığın korunması, ahlakın, başkalarının şöhret veya haklarının korunması ve gizli tutulan bilgilerin açıklanmasının engellenmesinin etkili bir şekilde savunulması gerektiği belirtilmiştir. Kanun koyucu tarafından yapılan düzenlemeler doğrultusunda terör örgütünün propagandası suçunun meşruluğunu gösteren yöntemlerin açık bir şekilde tanımlandığı, bu suçu işleyen kişilerin belirlenmesine yönelik unsurların bulunduğu vurgulanmıştır. Ayrıca, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'nin 10. maddesiyle ifade özgürlüğü teminat altına alınmıştır. Kanunlarla öngörülen sınırlamaların yanı sıra, müdahalenin demokratik bir toplum
16. Ceza Dairesi         2016/6853 E.  ,  2017/1107 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :Ağır Ceza Mahkemesi
    Suç : Terör örgütü propagandası yapmak
    Hüküm : 3713 sayılı Kanunun 7/2, TCK"nın 53, 58. maddeleri gereğince mahkumiyet

    Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
    Sanık hakkında TCK"nın 301. maddesinde tanımlanan suçtan zamanaşımı süresince mahallinde işlem yapılması mümkün görülmüştür.
    İfade özgürlüğü T.C. Anayasasının 26’ncı ve Avrupa İnsan Hakları ve Temel Özgürlüklerin Korunmasına dair Sözleşmenin 10’uncu maddesi ile teminat altına alınmıştır.
    İfade özgürlüğünün kullanımına meşru bir müdahale için;
    1- Müdahalenin kanunlarda öngörülmüş olması,
    2-Ulusal güvenlik, toprak bütünlüğü, kamu emniyeti, kamu düzeninin sağlanması ve suçun işlenmesinin önlenmesi, sağlığın korunması, ahlakın, başkalarının şöhret ya da haklarının korunması, gizli tutulması kaydıyla alınmış bilgilerin açıklanmalarının engellenmesi ve yargı gücünün otorite ve tarafsızlığının sağlanmasına ilişkin değerlerden bir veya birkaçını korumaya yönelik olmalıdır.
    3- Müdahale demokratik bir toplumda gerekli bulunmalıdır.
    İfade özgürlüğü terörle mücadele kapsamında en çok müdahale ve sınırlamaya maruz kalan temel haklardandır. Nitekim, 3713 sayılı Terörle Mücadele Kanununun 7/2 maddesindeki propaganda yasağı bu duruma örnek teşkil etmekle birlikte kanun koyucu maddede zaman zaman yaptığı değişikliklerle özgürlüğü genişletmiştir. Bu
    amaçla 11.04.2013 tarih ve 6459 sayılı Kanunun 8. maddesi ile yapılan değişiklik sonucu; terör örgütünün propagandası suçunun oluşabilmesi için; örgütün “cebir, şiddet veya tehdit içeren yöntemlerini meşru gösterecek veya övecek ya da teşvik edecek şekilde” yapılması zorunlu kılınarak, sınırlamanın Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesine uygun hale getirilmesi amaçlanmıştır. Ancak, aynı Kanunun 7’nci maddesinin ikinci fıkrasının (b) bendinde ise; toplantı ve gösteri yürüyüşünde gerçekleşmese dahi, terör örgütünün üyesi veya destekçisi olduğunu belli edecek şekilde;
    1- Örgüte ait resim veya işaretlerin asılması ya da taşınması,
    2- Slogan atılması,
    3- Ses cihazları ile yayın yapılması,
    4- Terör örgütüne ait amblem, resim veya işaretlerin üzerinde bulunduğu üniformanın giyilmesi, şeklindeki fiil ve davranışlar propaganda suçundan cezalandırılacaktır. Bu düzenleme ile kanun koyucu herhangi bir unsurun varlığına bağlı olmaksızın bu suçun oluşacağını kabul etmek suretiyle ifade özgürlüğü parametrelerini dışlayan tipe uygun eylem tanımlaması yapmıştır.
    T.C. Anayasasının 90/son maddesine göre “Usulüne göre yürürlüğe konulmuş milletlerarası antlaşmalar kanun hükmündedir. Bunlar hakkında Anayasaya aykırılık iddiası ile Anayasa Mahkemesine başvurulamaz. Usulüne göre yürürlüğe konmuş temel hak ve özgürlüklere ilişkin milletlerarası antlaşmalarla kanunların aynı konularda farklı hükümler içermesi nedeniyle çıkabilecek uyuşmazlıklarda milletlerarası antlaşma hükümleri esas alınır.”
    Temel hak ve hürriyetlere ilişkin Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesine ekli protokoller Türkiye Büyük Millet Meclisi tarafından onaylanmıştır. Anayasal düzenleme karşısında, ifade özgürlüğüne ilişkin Avrupa Sözleşmesinin 10’uncu maddesi iç hukukumuza dair düzenlemeye dönüşmüştür.
    Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi de; kişinin hakkı ile toplumun çıkarı ve özellikle kişinin temel ifade özgürlüğü hakkı ve demokratik toplumun terör örgütlerinin faaliyetlerine karşı kendini korumaya ilişkin meşru hakkı arasında bir denge kurulması ihtiyacını beraberinde getirmektedir (... v. Türkiye). Devletlerin terör ile mücadelesinin zorluklarına vurgu yaparak, müdahalenin acil bir toplumsal ihtiyaçtan kaynaklanıp kaynaklanmadığı, hedeflenen meşru amaca uygun olup olmadığını, devlet yetkililerince ileri sürülen gerekçelerin ilgili ve yeterli bulunup bulunmadığı ortaya konulmalıdır (... ve .../Türkiye davası).
    Toplantı veya gösteri yürüyüşünde olsun veya olmasın; yazı veya sözler (atılan slogan, taşınan pankart veya giyilen üniforma) ile verilen mesajın şiddete çağrı, tahrik ve teşvik edici ya da silahlı direnişe ve isyana davet şeklinde veya insanda saldırgan duygular oluşturacak biçimde anlamsız bir nefret yaratarak şiddetin doğmasına uygun bir ortamı kışkırtacak nefret söylemi olup olmadığı değerlendirilmeli, doğrudan veya dolaylı şiddete çağrı var ise sanığın kimliği, konumu, konuşulan yer ve zamanı gibi açık ve yakın tehlike testi bakımından analize tabi tutulmalıdır.
    İfade özgürlüğü sadece memnuniyetle karşılanan zararsız veya önemsiz sayılan insanların kayıtsız kalabileceği bilgi ve fikirler için değil, aynı zamanda demokratik toplumu şekillendiren çoğulculuğun, hoşgörünün ve geniş fikirliliğin doğasında bulunan bir gereklilik olarak saldırgan, şok eden, rahatsızlık veren veya ayrılık yaratabilen fikirler için de uygulanabilmelidir.
    Bu açıklamalar ışığında dava dosyasına yansıyan deliller kapsamında somut olay incelendiğinde;
    Ceza infaz kurumunda silahlı terör örgütüne üye olma suçundan hükümlü olarak bulunan sanığın, savunmasından ve UYAP sisteminden benzer suçtan hükümlü olarak bulunduğu anlaşılan arkadaşına gönderdiği mektupta geçen ifadelerin, koşullar ve muhatabı göz önünde bulundurulduğunda bu kişiyi harekete geçirme potansiyeli bulunmaması nedeniyle unsurları itibarıyla oluşmayan atılı suçtan sanığın beraatine karar verilmesi gerektiği gözetilmeden yazılı şekilde mahkumiyetine hükmedilmesi,
    Bozmayı gerektirmiş olup, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı BOZULMASINA, 23.02.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.




    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi