17. Hukuk Dairesi 2016/6404 E. , 2018/10082 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın davalı ... yönünden kabulüne, diğer davalı ... yönünden reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili; davalı ..."nın müvekkili bankanın ... ... Şubesi"ne olan borçları nedeniyle hakkında ... 23. İcra Müdürlüğü"nün 2013/13211 sayılı dosyasında icra takibi başlatıldığını, ..."ya ait mal bulunmadığını ve geçici aciz vesikasının alındığını, davalı ..."nın ... ...Mahallesi ... ada 2 parselde bulunan 16 numaralı bağımsız bölümü 16.07.2013 tarihinde kızı diğer davalı ..."a 15.000,00 TL bedel göstererek devir yaptığını, davalı ..."un da taşınmazı dava dışı 4. kişiye devir ettiğini, davanın taşınmazın değerine taalluk eden miktarın İİK.nun 283/2 maddesi gereğince tahsili bakımından açıldığını belirterek dava konusu bağımsız bölümün davalı ... tarafından kızı ..."a satılmasına ilişkin 16.07.2013 tarihli satış işleminin iptali ile, ..."un elinden çıkardığı taşınmazın değeri 130.000,00 TL"nin dava tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalı ..."tan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalılar vekili; davacının tasarrufun iptali ile birlikte nakden tazmin talep edemeyeceğini, nakden tazmin veya tasarrufun iptali şartlarının oluşmadığını, satış işleminin gerçek olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, iddia, savunma, toplanan delillere göre; davalı ... yönünden davanın kabulü ile; 130.000,00 TL"nin 21/05/2014 dava tarihinden itibaren yasal
faizi ile birlikte davalı ..."tan tahsili ile davacıya verilmesine, diğer davalı ... yönünden davanın husumet yokluğundan reddine, karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, İİK madde 277 vd maddelerince açılan tasarrufun iptali istemine ilişkindir.
İİK.nun 282. maddesi gereğince iptal davaları borçlu ve borçlu ile hukuki muamelede bulunan veya borçlu tarafından kendilerine ödeme yapılan kimseler ile bunların mirasçıları aleyhine açılır. Ayrıca, kötü niyetli üçüncü şahıslar hakkında da iptal davası açılabilir. Davacı vekili; borçlu ... ve dava konusu taşınmazı devralan 3.kişi ... aleyhine husumet yönelterek davalılar arasında 16/07/2013 tarihinde davaya konu olan ... ...Mahallesi ... ada 2 parselde bulunan 16 numaralı bağımsız bölüm ile ilgili yapılan satış işleminin alacaklılardan mal kaçırmak maksadıyla yapıldığını belirterek dava konusu taşınmazın mülkiyetinin devrine ilişkin satış işleminin iptalini, ancak taşınmaz davalı 3.kişi ... tarafından dava dışı 4.kişiye devredildiğinden ..."un elinden çıkardığı tarihteki taşınmazın değeri olan 130.000,00 TL"nin dava tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalı ...’dan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece; dava konusu taşınmaz davalı 3.kişi ... tarafından dava dışı ...’ya devredildiğinden davalı borçlu ...’nın İİK.nun 283. maddesi gereğince tazmin yükümlülüğü konusunda taraf sıfatı olmadığı gerekçesiyle husumet yokluğundan reddine karar verilmişse de varılan sonuç dosya kapsamına uygun değildir.
Bu tür davalarda, borçlu ve onunla hukuki muamelede bulunan üçüncü kişiler zorunlu dava arkadaşı olup her ikisinin de davalı olarak gösterilmesi gerekmektedir. Bundan sonra üçüncü kişiden dördüncü kişiye devir olması halinde davacı alacaklı isterse davayı bedele dönüştürür. Dilerse dördüncü kişiye de dava açarak tasarrufun iptalini isteyebilir. Somut olayda, borçlu ... adına kayıtlı taşınmaz önce davalı ...’a, ... tarafından da dava dışı ...’ya devredilmiştir. Buna göre davalı ... borçlu olup davalılar doğru gösterilmiştir. Davalılar arasında zorunlu dava arkadaşlığı bulunmasına göre taraf teşkili sağlanmış olup; toplanan delillere nazaran tasarrufun iptali nedenleri gerçekleştiği kabul edilmesine göre mahkemece davalı borçlu ... yönünden davanın husumet yokluğundan reddine karar verilerek davalı ... lehine vekalet ücretine hükmedilmesi doğru görülmemiştir.
Öte yandan; somut olayda davanın kabulüne karar verilmesi halinde alacaklının icra dosyasındaki alacak ve ferilerine şamil olmak üzere davalı ...’un tazminat ile sorumlu tutulması gerekirken ve takip dosyasında ferilerinin işlemeye devam ediyor olmasına göre faize hükmedilmeksizin takip konusu alacak ve ferilerini geçmemek üzere davalı ...’un tazminata mahkum edilmesine karar verilmesi gerekirken tekrar faize hükmedilmesi ve takip dosyasındaki alacak ve ferileriyle sınırlı tutulmaması doğru değil bozma nedeni ise de temyiz eden sıfatına göre bu durum bozma sebebi yapılmamıştır.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine 05/11/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.