Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :
Alacaklı vekili tarafından borçlu aleyhine 1 adet bonoya dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla icra takibine geçilmiştir. Borçlu yasal süresinde icra mahkemesine yaptığı başvurusunda, takip konusu bononun imzalanan kira sözleşmesine karşılık verildiği, kiralananın tahliye edildiği, kira sözleşmesi feshedildiği halde kiralanana zarar verildiği iddiası ile bono bedelinin haksız olarak tahsile çalışıldığını ileri sürerek borca itiraz etmiştir.
İİK"nun 169/a-1. maddesi gereğince borcun bulunmadığı veya itfa yahut imhal edildiği resmi veya imzası ikrar edilmiş bir belge ile kanıtlanmalıdır.
Somut olayda takip dayanağı senet yasal unsurları tam bir bono olup, kambiyo senedi vasfındadır. 25.07.2007 tarihli kira sözleşmesinde takip dayanağı bonoya herhangi bir atıf bulunmamaktadır. Borçlunun ödeme iddiası ve ödemeye ilişkin belge de bulunmadığına göre borca itirazın reddi yerine, yazılı gerekçe ile kabulüne karar verilmesi isabetsizdir.
SONUÇ  : Alacaklının  temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 03/10/2011 gününde oybirliğiyle karar verildi.