17. Hukuk Dairesi 2015/14146 E. , 2018/2214 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ:Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki muvazaa davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın aktif husumetten reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacılar vekili; dava konusu ... İli, ... İlçesi, ... Mah. 464 ada, 76 parsel sayılı taşınmazın ..."un vefatı üzerine eşi ..., çocukları ..., ..., ..., ... adına intikal ettiğini, ..."un da vefatı üzerine taşınmazın ..., ..., ... ile birlikte müvekkillerin erkek kardeşi olan ... adına müştereken intikal yolu ile tapuda tescil edildiğini, davalı ..."un müvekkilinin erkek kardeşi olan ..."un eşi olduğunu, boşandıklarını iddia etseler de halen görüşmeye devam ettiklerini, tarafların aynı zamanda dava konusu taşınmazda pay sahibi olduklarını, 7 katlı binanın 3. nolu bağımsız bölümü olan taşınmazda ..., ..., ... ve ... olmak üzere 4 paydaş bulunduğunu, davalının payının 05/03/2008 tarihinde satış yolu ile eşi olan ..."dan devralınmış ise de müvekkillerinin bu satış işlemini ... 3. Sulh Hukuk Mahkemesi"nin 2014/686 esas sayılı dosyasındaki ortaklığın giderilmesi davası ile öğrendiklerini, ... ile eşi ... arasında olan satış işleminin muvazaalı olduğunu, satış bedelini gösterir herhangi bir banka dekontu da olmadığını, taşınmazın gerçek bedeli ile satış değeri arasında aşırı bir fark bulunduğunu, dava konusu taşınmazın satış bedelinin tapuda 6.000,00 TL olduğunu, söz konusu taşınmazın değerinin
bunun çok üzerinde olduğunu, satış sözleşmesinin taraflarının amacının diğer paydaşları aldatmak olduğunu beyan etmiş, taşınmazın tapu kaydının iptali ile müvekkilleri adına tescilini talep ve dava etmiştir.Davalı; davacıların işbu davayı açmaya hakkı olmadığını, davacı sıfatı taşıyanlar açısından dava konusu edilmeye uygun bir hakkın bulunması gerektiğini, davacıların ..."un mirasçısı olmadıklarını, hak düşürücü süreye bağlı ön alım davası hakkı da davalılarca süresinde ileri sürülmediğini, davanın husumet yokluğundan reddinin gerektiğini, davacıların asıl amacının bu davanın ...3. Sulh Hukuk Mahkemesi"ndeki ortaklığın giderilmesi davasında bekletici mesele yapılmasını sağlayarak davayı sürüncemede bırakmak olduğunu, davacıların kötü niyetli olduğunu, devir işleminin muvazaalı olmadığını, bedel karşılığı yapılan gerçek bir satış olduğunu, dava konusu taşınmazın eski eşi ile boşanma döneminde karşılıklı anlaşma sonucu tazminat ve nafaka talep etmemesi karşılığında kendisine devredildiğini, eski eşi ile aralarında herhangi bir husumet olmadığını, kendisi ..."da yaşadığını, hala görüştüklerini, söz konusu taşınmazda kayınvalidesi ve görümcelerinin oturmakta olduğunu, bu şahısları kendilerine olan saygısından dolayı taşınmazdan çıkartma yoluna başvurmadığını, ancak son birkaç yıldır maddi sıkıntı içinde olduğu için davacılardan söz konusu hisse sahibi olduğu taşınmaza dair tarafına kullanma bedeli ödenmelerini talep ettiğini, bu talebinin yerine getirilmediği için ... 3. Sulh Hukuk Mahkemesi"nde ortaklığın giderilmesi davasını açtığını, ecrimisil alacağına ilişkin olarak da ...1. İcra Müdürlüğü"nün 2014/7056 esas sayılı dosyasında icra takibi başlattığını beyan etmiş, davanın reddine karar verilmesini savunmuştur.Mahkemece, iddia, savunma, toplanan delillere göre; davacıların davalı ile birlikte müşterek malik oldukları, müşterek maliklerin muvazaa iddiası ile dava açmakta hukuki yararlarının bulunmadığı, davacı olarak husumet düşmeyeceği anlaşılmakla HMK. 50. ve devam maddeleri uyarınca davacıların aktif husumet yokluğu nedeniyle işbu davayı açmaya ve takip etmeye yetkili olmadıkları anlaşıldığından davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davacılar vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun
bulunan hükmün ONANMASINA ve aşağıda dökümü yazılı 8,20 TL kalan onama harcının temyiz eden davacılardan alınmasına 12/03/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.