
Esas No: 2016/14640
Karar No: 2019/1600
Karar Tarihi: 11.02.2019
Yargıtay 13. Hukuk Dairesi 2016/14640 Esas 2019/1600 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi
Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
KARAR
Davacı, davalı banka tarafından ... 27. İcra Müdürlüğü"nün 2010/16620 sayılı takip dosyası ile 14.554,13 TL" lik bireysel kredi sözleşmesine dayalı takip başlatıldığını, böyle bir kredi kullanmadığını, krediye başvurmadığını, bu hususun sözleşme ve imzalar ile karşılaştırma yapılarak ortaya çıkabileceğini beyan ederek öncelikle, ... 27. İcra Müdürlüğü"nün 2010/16620 esas sayılı dosyası ile icra takibinin tedbiren durdurulmasını, icra takibine konu borç nedeniyle davalıya borçlu olmadığının tespitini, kötüniyetli davalının %40 kötüniyet tazminatına mahkum edilmesini, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı, davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir.
1-Davacı, eldeki davayla, dava konusu kredi borcundan kendisinin sorumlu olmaması gerektiğini belirtmişse de Mahkemece, davacının davasının kısmen kabulü ile davalının ... 27.İcra Müdürlüğünün 2010/16620 Esas sayılı dosyasında takip tarihi itibarıyla 287,27 TL borçlu olmadığının, 14.266,86 TL borçlu olduğunun tespitine, davacının kötü niyet tazminatı ve davalının icra inkar tazminatı taleplerinin reddine karar verilmiştir. Her ne kadar Mahkemece mevcut deliller üzerinden karar verilmiş ise de davacının imzasına itiraz ettiği sözleşme aslı veya onaylı örneği ve ekleri ile her üç krediye ait belgeler getirtilmeden varılan sonuç eksik incelemeye dayalı olduğundan hatalıdır. 10/12/2013 tarihli bilirkişi raporunda maddeler halinde sayılan belgelerin eksik olduğu dosya kapsamından anlaşılmıştır. Ayrıca icra takibine konu kredi sözleşmesinin hangisi olduğu ve üç adet kredi sözleşmesinin de takibe konu edilip edilmediği yeterince araştırılmamış, kredinin davacıya ödendiğine dair dekontlar celbedilmeden Mahkemece hüküm kurulmuştur. Hal böyle olunca yukarıda zikredilen hususlar kapsamında eksik belgelerin istenerek, konusunda uzman bilirkişi heyetinden rapor temini ile beraberinde imza incelemesi hususlarının da değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ve yanılgılı gerekçeye dayalı yazılı şekilde hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup, bozma sebebidir.
2-Bozma nedenine göre, davacının sair temyiz itirazlarının incelenmesine gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, (2) nolu bentte bozma sebebine göre davacının sair temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına, HUMK’nun 440/III-1 maddesi uyarınca karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 11/02/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.