22. Hukuk Dairesi 2016/26836 E. , 2020/199 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ:İş Mahkemesi
DAVA TÜRÜ: ALACAK
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, süresi içinde duruşmalı olarak temyizen incelenmesi davalı-karşı davacı vekilince istenilmesi üzerine dosya incelenerek işin duruşmaya tabi olduğu anlaşılmış ve duruşma için 14/01/2020 Salı günü tayin edilerek taraflara çağrı kağıdı gönderilmişti. Duruşma günü davalı-karşı davacı adına kimse gelmedi. Karşı taraf adına vekili Avukat ... geldi. Duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatın sözlü açıklaması dinlendikten sonra duruşmaya son verilerek Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor sunuldu, dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı birleşen dava davalısı vekili, müvekkilinin 01/09/2009 tarihinden bu yana her yıl belirli süreli iş sözleşmeleri yenilenmek suretiyle, İngilizce öğretmeni olarak davalı işyerinde çalıştığını ve son olarak Kasım 2012 döneminde 1.776,78 TL net ücret ödendiğini, yasa gereği yasak olmasına karşın Eylül 2009 döneminden Eylül 2010 dönemine kadar emsal devlet okulu öğretmen maaşından daha düşük ücretle çalıştırıldığını, bu dönemde 1.008,30 TL ücretin bankaya ödendiğini, bu tutara göre eksik prim tahakkuku yapıldığını, Aralık 2009 dönem bordrosunda aylık ücret 698,47 TL, sosyal yardım olarak da 544,54 TL tahakkuk yapılmakla eksik ücret ödendiğini, sözleşme gereği haftalık 15 saat ders vermesi gereken müvekkilinin ayrıca haftalık 15 saatte ek ders verdiğini, ek ders ücretlerinin bir kısmının avans ücret makbuzu karşılığında elden ödendiğini, ancak yine de eksik ödeme yapıldığını, bu ödemelerin Sosyal Güvenlik Kurumuna bildirilmeyerek eksik tahakkuk yapıldığını, her yıl eğitim dönemi başında ödenmesi gereken eğitime hazırlık ödeneğinin ödenmediğini, açıklanan gerekçelerle davacının iş sözleşmesini haklı nedenle feshettiğini belirterek kıdem tazminatı ile birlikte bir kısım işçilik alacaklarının davalıdan tahsilini talep etmiştir. Birleşen dava dosyasındaki cevap dilekçesinde davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.Davalı birleşen dava davacısı vekili, davacının 01/09/2009 başlangıç tarihli ve her yıl yenilenen belirli süreli hizmet sözleşmeleri dairesinde 05/12/2012 tarihine kadar çalışmasını sürdürdüğünü, fesih tarihinde aldığı son brüt aylık ücretin 2.260,00 TL olduğunu, iş sözleşmesinin davacı tarafından, süresi henüz dolmadan ve haklı bir sebep olmaksızın feshedildiğini, buna ilişkin davacıya gönderilen ihtarnamede davacı aleyhine cezai şart alacağının tahsili amacıyla dava açılacağının ihtar edildiğini ve dava açıldığını, davacıya bordroda belirtilenin dışında ücret ödenmediği gibi tüm ücretlerinin banka kanalıyla yatırıldığını, davacının resmi okullarda çalışan emsal öğretmenlerle aynı düzeyde ücret aldığını, imzalı bordrolar karşısında ödenmeyen ek ders ücreti alacağı olduğu iddiasının kabul edilemeyeceğini, 15 saatin üzerindeki ek ders ücretlerinin bordrolara yansıtılmak suretiyle ödendiğini, bu çerçevede ödenmeyen ek ders ücreti alacağının bulunmadığını, eğitime hazırlık ödeneklerinin de davacıya ödendiğini belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Birleşen dava dosyasındaki dava dilekçesinde, davalının sözleşme süresi dolmadan iş sözleşmesini feshetmek suretiyle müvekkili şirketi zarara uğrattığını belirterek cezai şart alacağının davalıdan tahsilini talep etmiştir.Mahkemece, toplanan deliller ve bilirkişi raporuna dayanılarak, asıl davanın kısmen kabulüne, birleşen davanın reddine karar verilmiştir.
Karar davalı birleşen dava davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalı birleşen dava davacısı tarafın aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Taraflar arasındaki uyuşmazlık davacının ücret fark alacağı bulunup bulunmadığı noktasındadır.
5580 sayılı Kanun’un 9. maddesinde, özlük haklarına ilişkin düzenlemelere yer verilmiş olup maddenin ikinci fıkrasında, “Okullarda yöneticilik ve eğitim-öğretim hizmeti yapanlara, kıdemlerine göre (emekliler hariç) dengi resmi okullarda ödenen aylık ile sosyal yardım kapsamındaki ek ödeme tutarlarından az ücret verilemez”; aynı maddenin üçüncü fıkrasında ise “Sosyal yardım kapsamındaki ek ödemeler, bütçe kanunlarıyla resmi okul öğretmen ve personeline sağlanan haklara denk olarak okul öğretmenlerine ve personeline de ödenir. Sosyal yardım kapsamındaki ek ödemelerden gelir vergisi kesilmez.” denilmiştir.5580 sayılı Kanun’un, belirtilen 9. maddesinin ikinci fıkrası, 14.03.3014 tarih ve 28941 sayılı Resmi Gazete yayımlanan, 01.03.2014 tarihli ve 6528 sayılı Kanun’un 14. maddesi hükmü gereğince yürürlükten kaldırılmıştır.
Davacı vekili dava dilekçesinde davacının 2009 Eylül ayından 2010 Eylül ayına kadar yasak olmasına rağmen emsal devlet okulu öğretmen maaşından daha düşük ücretle çalıştırıldığını, bu dönemde 1008,30 TL ücretin bankaya ödendiğini,ücret bordrosunda aylık ücret 698,47 TL, sosyal yardım olarakta 544,54 TL tahakkuk yapılmakla sosyal yardım dışında ücretinin emsal devlet öğretmen ücretlerinin altında olduğunu, eksik ücret ödendiğini belirterek fark ücret alacağı talebinde bulunmuştur. Davacının 01/09/2009 tarihli iş sözleşmesinde aylık ücret miktarı brüt 1.243,01 TL olarak belirtildiği, bu ücretin içinde ek ödemeler(eğitim tazminatı) adı altında brüt 531,24 TL bulunduğu, sonuç olarak aylık ücret miktarının net 1.008,30 TL olarak belirlendiği ve İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü"ne de bu ücretin bildirildiği anlaşılmaktadır. Mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda fark ücret alacağı Milli Eğitim Bakanlığı tarafından bildirilen emsal öğretmen ücreti ile davacıya ödenen ücret bakımından ek ödeme altındaki ücret miktarı dikkate alınmadan tespit edilen ücret miktarına göre hesaplama yapılmıştır. Davacının iş sözleşmesi ve dava dilekçesindeki beyanları ve dosya kapsamı dikkate alındığında ek ödeme olarak belirtilen miktarların davacının ücretinin içinde olduğu ve bu miktara göre davacıya ödeme yapıldığı anlaşılmaktadır. Hal böyle olunca davacının ücret farkı alacağı bakımından Milli Eğitim Bakanlığına bağlı okullarda çalışan emsal öğretmen ücreti ile davacıya ödenen ücret arasında varsa fark ücret alacağının tespit edilmesi ve hüküm altına alınması gerekli iken yazılı gerekçe ile karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
3-Davacının giydirilmiş ücreti eğitim tazminatı adı altındaki ödeme eklenerek belirlenmiştir.Yukarıda belirtilen bozma kapsamında belirtilen ödemenin ücretin içinde olduğu dikkate alındığında giydirilmiş ücretin tespiti bakımından dikkate alınması hatalıdır.
SONUÇ: Temyiz olanan hükmün yukarıda açıklanan sebepten BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 14/01/2020 tarihinde oybirliği ile karar verildi.