15. Ceza Dairesi 2019/1730 E. , 2019/1878 K.
"İçtihat Metni"
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından 27/02/2019 tarih ve 2019/15715 sayılı yazıyla Adana Bölge Adliye Mahkemesi Ceza Daireleri Başkanlar Kurulu’nun 11/02/2019 gün ve 2019/1 sayılı başvurusuna istinaden, Adana Bölge Adliye Mahkemesi 3. Ceza Dairesinin 31/05/2018 gün ve 2018/964 esas 2018/1253 karar sayılı kararı, aynı dairenin, 11/05/2018 gün ve 2018/1208 esas 2018/1082 karar sayılı kararı, aynı dairenin 08/05/2018 gün ve 2018/963 esas 2018/1009 karar sayılı kararı, Adana Bölge Adliye Mahkemesi 9. Ceza Dairesinin 23/11/2018 gün ve 2018/1555 esas 2018/1351 karar sayılı kararı, aynı dairenin 09/10/2018 gün ve 2018/1227 esas 2018/1143 karar sayılı kararı, Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 3. Ceza Dairesinin 13/12/2018 gün ve 2018/2301 esas 2018/1909 karar sayılı kararı ve Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 5. Ceza Dairesinin 27/11/2018 gün ve 2018/154 esas 2018/123 karar sayılı kararı arasındaki, 5237 sayılı TCK"nun 157/1 maddesinde hükme bağlanan basit dolandırıcılık suçunun üç veya daha fazla kişi tarafından işlenmesi durumunda 24/11/2016 gün ve 6763 sayılı Kanunun 14. maddesi ile TCK"nın 158/3 maddesine eklenen fıkraya girmesi durumunda; bu durumun artırım maddesi mi yoksa suçun nitelikli halini mi buradan hareketle ağır ceza mahkemesinin mi yoksa asliye ceza mahkemesinin mi görevli olacağına ilişkin, içtihat uyuşmazlığının giderilmesinin talep edildiği,
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı, yukarıda belirtilen kararların usul ve yasalara aykırı olduğunun tespiti ile 02.12.2016 tarih ve 29906 sayılı Resmî Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanunun 14. maddesiyle yapılan değişiklikle TCK’nın 158. maddesine eklenen 3. fıkrasında, “Bu madde ile 157’nci maddede yer alan suçların, üç veya daha fazla kişi tarafından birlikte işlenmesi hâlinde verilecek ceza yarı oranında; suç işlemek için teşkil edilmiş bir örgütün faaliyeti çerçevesinde işlenmesi hâlinde verilecek ceza bir kat artırılır” şeklinde düzenleme yapılması nedeniyle hem basit hem de nitelik dolandırıcılık suçları için ortak bir artırım maddesi öngörüldüğü ve TCK’nın 157. maddesine yollama yapıldığı dikkate alındığında, görevli mahkemenin belirlenmesinde artırım maddesinde öngörülen durumlara değil, eylemin niteliğine bakılması gerekeceği; nitekim dolandırıcılık suçunun nitelikli hallerinin, TCK’nın 158. maddesinin birinci ve ikinci fıkralarında düzenlenmelerinden sonra, kanun koyucu üçüncü fıkrada, bu fıkralarda öngörülen cezalardan farklı olarak aynı kanunun 157. maddesine de yollama yapmak suretiyle artırım oranı belirleyerek, bu durumları nitelikli haller arasında saymamak yönünde irade gösterdiği; bu nedenle asliye ceza mahkemelerinin görevli olduğu yönünde uyuşmazlığın giderilmesini talep ettiği,
Adana Bölge Adliye Mahkemesi 3. Ceza Dairesi, 11/05/2018 gün ve 2018/1208 esas 2018/1082 karar sayılı kararında; “TCK’nın 157/1. Maddesinde düzenlenen dolandırıcılık suçunun, 3 veya daha fazla kişi ile birlikte veya suç işlemek için teşkil edilmiş bir örgütün faaliyeti çerçevesi halinde işlenmesi halini düzenleyen TCK’nın 158/3 maddesinin bir arttırım maddesi değil, suçun nitelikli halini düzenleyen bir madde olduğu bu nedenle görevli mahkemenin ağır ceza mahkemesi olduğu gerekçesiyle, Hatay 5. Asliye Ceza Mahkemesinin 27/02/2018 tarih 2017/249 esas 2018/140 karar sayılı kararı yerinde görüldüğünden, yerinde görülmeyen Hatay 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 20/04/2018 gün ve 2018/313 esas 2018/187 karar sayılı görevsizlik kararının kaldırılmasına” karar verilmiştir. Aynı Daire, 31/05/2018 gün ve 2018/964 esas 2018/1253 karar sayılı kararında da aynı gerekçelerle; Hatay 6. Asliye Ceza Mahkemesinin 06/02/2018 tarih 2018/65 E. 2018/68 K. Sayılı kararı yerinde görüldüğünden, yerinde görülmeyen Hatay 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 28/03/2018 gün ve 2018/229 E 2018/147 K sayılı görevsizlik kararının kaldırılmasına, karar vermiştir. Aynı Daire, 08/05/2018 gün ve 2018/963 esas 2018/1009 karar sayılı kararında da, yine aynı gerekçeyle Hatay 5.Asliye Ceza Mahkemesinin 30/01/2018 tarih, 2017/392 esas, 2018/52 karar sayılı kararı yerinde görüldüğünden, yerinde görülmeyen Hatay 1.Ağır Ceza Mahkemesinin 28/03/2018 tarih, 2018/191 esas, 2018/151 karar sayılı görevsizlik kararının kaldırılmasına, karar vermiştir.
Adana Bölge Adliye Mahkemesi 9. Ceza Dairesi, 09/10/2018 tarih ve 2018/1227 esas 2018/1143 karar sayılı kararında; “5235 sayılı Adli Yargı İlk Derece Mahkemesi ile Bölge Adliye Mahkemelerinin Kuruluş ve Görevleri Hakkında Kanunun 12. Maddesinde Nitelikli Dolandırıcılık (m.158) suçlarına bakma görevi Ağır Ceza Mahkemelerine verilmiştir. Bu açıklamalar ışığında somut olayın değerlendirilmesinde; İstinaf talebinde bulunan sanık ... ile istinaf incelemesi dışı sanıklar İsa Aydınlı ve Metin Giriş"in iştirak halinde katılanları dolandırdıkları iddia edilen olayda sanıklar hakkında suç tarihinden sonra yürürlüğe giren TCK.158/3 maddesinde yazılı nitelikli dolandırıcılık halinin uygulanması gerekip gerekmediğine ilişkin delillerin takdir ve münakaşasının Ağır Ceza Mahkemesine ait olduğu gözetilmeksizin yargılamaya devamla hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bu nedenle sair yönleri incelenmeyen hükmün bozulmasına, karar verilmiştir. Aynı Daire, 23/11/2018 tarih ve 2018/1555 esas 2018/1351 karar sayılı kararında; aynı gerekçelerle, TCK"nın 158/3 maddesinde yazılı nitelikli dolandırıcılık halinin uygulanması gerekip gerekmediğine ilişkin delillerin takdirinin ve suçla ilgili davaya bakma yetki ve görevinin 5235 sayılı yasanın 12. Maddesi uyarınca üst dereceli Ağır Ceza Mahkemesine ait olduğu gözetilerek görevsizlik kararı verilmesi gerektiği gerekçesiyle hükmün bozulmasına karar vermiştir.
Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 3. Ceza Dairesi 13/12/2018 tarih ve 2018/2301 esas 2018/1909 karar sayılı kararında; “Sanık Bahar Çakmakcı hakkında dolandırıcılık suçundan Antalya Cumhuriyet Başsavcılığınca TCK"nun 157/1, 53/1 maddeleri gereğince Antalya 15. Asliye Ceza Mahkemesine kamu davası açıldığı, mahkemece 2018/787 E. - 2018/592 K. sayılı kararı ile sanığın eyleminin TCK"nun 158/3 maddesinde düzenlenen nitelikli dolandırıcılık suçunu oluşturabileceği gerekçesiyle görevsizlik kararı vererek dosyanın Antalya 6. Ağır Ceza Mahkemesine gönderildiği, Antalya 6. Ağır Ceza Mahkemesinin 2018/535 E. - 2018/444 K. sayılı karşı görevsizlik kararı verildiği, oluşan olumsuz görev uyuşmazlığının giderilmesi için dosyanın dairemize gönderildiği görülmüştür. İncelenen dosya içeriğine, iddianamedeki anlatıma, soruşturma evrakına, sanığın üzerine atılan suçun niteliğine ve Antalya 6. Ağır Ceza Mahkemesinin görevsizlik kararındaki gerekçeye istinaden, yerinde görülmeyen Antalya 15. Asliye Ceza Mahkemesinin 2018/787 E. - 2018/592 K. sayılı Görevsizlik kararının CMK"nun 4/2.maddesi gereğince kaldırılmasına karar verilmiştir.
Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 5. Ceza Dairesi, 27/11/2018 tarih ve 2018/154 esas 2018/123 karar sayılı kararında; “Sanıkların üzerlerine atılı suçun niteliğine, iddianamede olayın anlatılış biçimine ve dosya kapsamına göre 5237 sayılı TCK"da 24/11/2016 gün 6763 sayılı yasanın 14. maddesi ile eklenen 158/3 maddesinin TCK"nın 157/1 maddesi kapsamındaki basit dolandırıcılık suçunun ağırlatıcı halini oluşturduğu, 5235 sayılı kanunun 12. Maddesi gereğince yalnızca nitelikli dolandırıcılık suçuna bakma görevinin Ağır Ceza Mahkemesi"ne ait olduğu ve Bartın Ağır Ceza Mahkemesinin 26/10/2018 tarih 2018/723 değişik iş sayılı kararındaki gerekçeye istinaden, Bartın 1. Asliye Ceza Mahkemesi"nin 20/11/2018 tarih 22/10/2018 tarih 2018/1154 esas ve 2018/637 ek karar sayılı görevsizlik kararının CMK"nın 4/2 maddesi gereğince kaldırılmasına karar verilmiştir.
Dosya incelenerek gereği düşünüldü;
5235 sayılı Kanun’un 35. maddesine göre; Bölge Adliye Mahkemesi ceza daireleri başkanlar kurulu ve hukuk daireleri başkanlar kurulu kendi aralarında toplanır ve aşağıdaki görevleri yaparlar, hükmüne yer verildiği, aynı Kanun’un 35/3. fıkrasına göre, re"sen veya bölge adliye mahkemesinin ilgili hukuk veya ceza dairesinin ya da Cumhuriyet başsavcısının, Hukuk Muhakemeleri Kanunu veya Ceza Muhakemesi Kanununa göre istinaf yoluna başvurma hakkı bulunanların, benzer olaylarda bölge adliye mahkemesi hukuk veya ceza dairelerince verilen kesin nitelikteki kararlar arasında ya da bu mahkeme ile başka bir bölge adliye mahkemesi hukuk veya ceza dairelerince verilen kesin nitelikteki kararlar arasında uyuşmazlık bulunması hâlinde bu uyuşmazlığın giderilmesini gerekçeli olarak istemeleri üzerine, kendi görüşlerini de ekleyerek Yargıtay’dan bu konuda bir karar verilmesini istemek, hükmünün düzenlendiği, aynı Kanun’un 35/4. Fıkrasına göre; (3) numaralı bende göre yapılacak istemler, ceza davalarında Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına, hukuk davalarında ise ilgili hukuk dairesine iletilir. Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı uyuşmazlık bulunduğuna kanaat getirmesi durumunda ilgili ceza dairesinden bir karar verilmesini talep eder. Uyuşmazlığın giderilmesine ilişkin olarak dairece bu fıkra uyarınca verilen kararlar kesindir, hükmüne yer verildiği görülmektedir.
Bu kapsamda;
02.12.2016 tarih ve 29906 sayılı Resmî Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanunun 14. maddesiyle yapılan değişiklikle TCK’nın 158. maddesine eklenen 3. fıkrasında, “Bu madde ile 157’nci maddede yer alan suçların, üç veya daha fazla kişi tarafından birlikte işlenmesi hâlinde verilecek ceza yarı oranında; suç işlemek için teşkil edilmiş bir örgütün faaliyeti çerçevesinde işlenmesi hâlinde verilecek ceza bir kat artırılır” şeklinde düzenleme yapılması nedeniyle hem basit hem de nitelik dolandırıcılık suçları için ortak bir artırım maddesi öngörüldüğü ve TCK’nın 157. maddesine yollama yapıldığı dikkate alındığında, görevli mahkemenin belirlenmesinde, artırım maddesinde öngörülen durumlara değil, eylemin niteliğine bakılması gerekeceği; nitekim dolandırıcılık suçunun nitelikli hallerinin, TCK’nın 158. maddesinin birinci ve ikinci fıkralarında düzenlenmelerinden sonra, kanun koyucu üçüncü fıkrada, bu fıkralarda öngörülen cezalardan farklı olarak, aynı Kanun’un 157. maddesine de yollama yapmak suretiyle artırım oranı belirleyerek, bu durumları nitelikli haller arasında saymamak yönünde irade gösterdiği dikkate alındığında, TCK’nın 157 ve 158/3. Maddelerinin birlikte uygulanacağı durumlarda, bu suça bakma görevinin asliye ceza mahkemesine ait olduğu anlaşılmakla,
Adana Bölge Adliye Mahkemesi 3. Ceza Dairesinin 31/05/2018 gün ve 2018/964 esas 2018/1253 karar sayılı kararı, aynı Dairenin, 11/05/2018 gün ve 2018/1208 esas 2018/1082 karar sayılı kararı, aynı dairenin 08/05/2018 gün ve 2018/963 esas 2018/1009 karar sayılı kararı, Adana Bölge Adliye Mahkemesi 9. Ceza Dairesinin 23/11/2018 gün ve 2018/1555 esas 2018/1351 karar sayılı kararı, aynı dairenin 09/10/2018 gün ve 2018/1227 esas 2018/1143 karar sayılı kararı, Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 3. Ceza Dairesinin 13/12/2018 gün ve 2018/2301 esas 2018/1909 karar sayılı kararı ve Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 5. Ceza Dairesinin 27/11/2018 gün ve 2018/154 esas 2018/123 karar sayılı kararlarının, usul ve yasaya aykırı olduğunun TESPİTİNE,
5235 sayılı Kanun’un 35. maddesi gereğince, TCK’nın 157 ve 158/3. maddelerinin birlikte uygulanacağı durumlarda, bu suça bakma görevinin asliye ceza mahkemesine ait olduğu dikkate alınarak, ilgili Bölge Adliye Mahkemesi kararları ile ilgili olarak Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının talebinin kabulü ile UYUŞMAZLIĞIN GİDERİLMESİNE,
5235 sayılı Kanun’un 35/4. maddesi gereğince kesin olmak üzere verilen uyuşmazlığın giderilmesine dair iş bu kararın mahalline gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 11/03/2019 tarihinde oybirliği ile karar verildi.