
Esas No: 2017/4257
Karar No: 2017/8686
Karar Tarihi: 21.11.2017
Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2017/4257 Esas 2017/8686 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
Davacılar vekili tarafından, davalı aleyhine 04.12.2014 gününde verilen dilekçe ile elatmanın önlenmesi, kal, yapının yıkılması, fahiş zarar doğuracak ise tecavüzlü kısmın bedeli karşılığında davalı adına tescili talebi üzerine yapılan muhakeme sonunda; davanın kabulüne dair verilen 12.01.2016 günlü hükmün Yargıtayca, duruşmalı olarak incelenmesi davalı ... vekili tarafından istenilmekle, tayin olunan 14.03.2017 günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden davalı vekili Av. ... ile karşı taraftan davacılar vekili Av. ... geldiler. Açık duruşmaya başlandı. Süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra gelenlerin sözlü açıklamaları dinlendi duruşmanın bittiği bildirildi. İş karara bırakıldı. Bilahare dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
KA R A R
Davacılar vekili 04.12.2014 tarihli dilekçesi ile davacıların 217 ada 38 nolu parsel (yeni parsel numarası 217 ada 45 nolu 233,63 m2 arsa cinsi ile kayıtlı taşınmazın) malikleri olduğunu, davalı ..."ın ise yine 217 ada 4 nolu parselin (yeni parsel numarası 217 ada 46 parsel) maliki olduğunu, davalı komşu parsel maliki tarafından yapılan binanın davacıların taşınmazının içerisinde kaldığını, davalının taşınmaza vaki müdahalesinin meni ile tecavüze konu yapının yıkılmasına, yapının yıkılması davalı için telafisi güç zarar doğuracak ise tecavüze uğrayan bölümünün bedel karşılığında davalı adına tesciline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, davanın kabulü ile 217 ada, 45 parsel sayılı taşınmazın 04/11/2015 tarihli bilirkişi raporunda A harfi ile belirtilen 33.15 m2"lik bölümünün ifraz edilerek 217 ada 46 parsel sayılı taşınmaza eklenmesine, ifraz olan yerin karşılığı olan mülkiyet bedeli 22.707,75 TL nin davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine karar verilmiştir.
Hükmü, davalı ... vekili temyiz etmiştir.
Bir dava açıldıktan sonra tapuda malik olan davalı taraf, dava konusunu üçüncü bir kişiye devrederse artık dava konusu taşınmaz üzerinde bir tasarruf yetkisi kalmaz. Bu durumda mahkemece diğer tarafa 6100 sayılı HMK"nın 125. maddesi uyarınca seçimlik hakkı hatırlatılarak cevaba göre işlem yapılması gerekmektedir.
Dava açıldıktan sonra müddeabihin temliki halinde diğer taraf dilerse temlik edenle olan davasından vazgeçerek müddeabihi devralmış yeni malike karşı davaya devam eder, dilerse vaat borçlusu olan davalıya karşı açmış olduğu davasını tazminata dönüştürür.
Somut olaya gelince, dava konusu 217 ada 46 parsel sayılı taşınmaz davalı "İbrahim oğlu ..." adına kayıtlıyken karar tarihinden sonra yargılama sırasında 04.04.2016 tarihinde 3567 yevmiye nolu satış suretiyle dava dışı "İbrahim oğlu Hasan Kaplan""a tapudan devredildiği anlaşılmıştır. Bu durumda mahkemece, 6100 sayılı HMK"nın 125. maddesi uyarınca davacılara seçimlik hakkı hatırlatılarak sonucuna göre bir hüküm kurulması gerekirken taraf teşkili sağlanmadan davanın esastan sonuçlandırılması doğru görülmemiş, bu sebeple kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, 1480 TL Yargıtay duruşma vekalet ücretinin davacılardan alınıp davalıya verilmesine, peşin yatırılan harcın istek halinde yatırana iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 21.11.2017 tarihinde oybirliği ile karar verildi.