Abaküs Yazılım
17. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/2851
Karar No: 2018/2771
Karar Tarihi: 20.03.2018

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2017/2851 Esas 2018/2771 Karar Sayılı İlamı

17. Hukuk Dairesi         2017/2851 E.  ,  2018/2771 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ:Bölge Adliye Mahkemesi 3.Hukuk Dairesi

    Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda verilen hüküm davalılar vekillerince temyiz edilmiş davalılar..., ... ve ... vekilince de duruşma talep edilmiş olmakla duruşma için tayin edilen 20.03.2018 Salı günü davacılar vekili Av. ... ve davalılar ..., ... ve ... vekili Av. ... geldiler. Davalı ...tarafından gelen olmadı. Temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan ve hazır bulunan taraf vekilleri dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
    -K A R A R-
    Davacılar vekili, müvekkillerinin 18/01/2004 tarihinde ... ve ..."ın ruhsat sahibi, ..."in ise sürücü olduğu ... plakalı halk otobüsünde yolcu iken, sürücü ..."in yol üzerinde bulunan hız kesici tümseğe hızlı ve kontrolsüz olarak girmesi sonucu oluşan sarsıntı neticesinde aracın tavanına çarparak zemine şiddetli bir şekilde düştüklerini, alınan kusur raporuna göre, ..."in 8/8 kusurlu, müvekkillerinin kusursuz olduğunu, ... 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2005/258 Esas sayılı dosyası ile maddi manevi tazminat davası açtıklarını, davayı ıslah ettikten sonra müvekkillerinin maluliyet oranında artış olduğunu, kazadan sonra maluliyet oranında artış olması halinde maddi ve manevi tazminat talebinde bulunulabileceğini, dava konusu kazaya sebebiyet veren ... plakalı aracın sigorta poliçesinin düzenleyen davalı sigorta şirketinin poliçe limiti tutarınca sorumlu olduğunu belirterek, maluliyet oranlarında artma nedeniyle beden gücü kaybından kaynaklanan maddi tazminatın belirlenmesini, ayrıca 10.000,00.-TL"er manevi tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek faizi ile birlikte ödenmesini talep etmiş, yargılama sırasında talebini davacı ... için 123.657,00 TL ve davacı ... için 72.568,00 TL olmak üzere toplam 195.225,00 TL"ye yükseltmiştir.Davalılar vekilleri, davanın reddini savunmuştur.Mahkemece,davanın reddine, karar verilmiştir.
    Karara karşı, davacılar vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur.
    ...Bölge Adliye Mahkemesince, tüm dosya kapsamına göre, davacılar vekilinin istinaf başvurusunun kısmen kabulüne; ... Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2015/588 Esas – 2016/787 Karar sayılı kararının kaldırılmasına, kaldırılan kararın yerine yeniden hüküm tesisi ile; davanın kısmen kabulü ile, davacı ... için 123.657,00 TL, davacı ... için 72.568,00 TL işgöremezlik tazminatının davalılar ..., ... ve ... yönünden kaza tarihinden, davalı ... AŞ yönünden dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacılara verilmesine (davalı ... AŞ’nin poliçe limiti olan kişi başına 30.000,00 TL ile sorumlu tutulmasına), davacıların manevi tazminat taleplerinin kısmen kabulü ile, davacı ... için 5.000,00 TL, davacı ... için 5.000,00 TL manevi tazminatın, kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar ..., ... ve ...’dan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacılara verilmesine, karar verilmiş,Bölge Adliye Mahkemesi kararı, davalılar ... Sigorta AŞ vekili ile ..., ..., ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    1-6100 Sayılı Hukuk Mahkemeleri Kanununun 362/1.a maddesinde öngörülen kesinlik sınırı, 6763 Sayılı Kanunun 44. maddesiyle HMK"ya eklenen EK-Madde 1"de öngörülen yeniden değerleme oranı da dikkate alındığında 2017 yılı için 41.530,00 TL"dir. Davalılar bakımından temyize konu edilen karar,hükmedilen manevi tazminat miktarları yönünden kesin niteliktedir. Kesin olan kararların temyiz istemleri hakkında
    mahkemece bir karar verilebileceği gibi, 1/6/1990 gün 3/4 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı uyarınca Yargıtay tarafından da temyiz isteminin reddine karar verilebileceğinden, davalılar ... Sigorta AŞ vekili ile ..., ..., ... vekilinin manevi tazminat yönünden vekalet ücreti ve yargılama giderlerine ilişkin temyiz dilekçesinin reddine karar vermek gerekmiştir.
    2-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere göre, davalı ... AŞ vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan ve görevsiz mahkemede açılan davaya yönelik yargılama giderleri açısından yapmış olduğu sair temyiz itirazının reddine karar vermek gerekmiştir.
    3-Dava, trafik kazasından kaynaklanan cismani zarar nedeiyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.Davacılar tarafından daha önce ... 1. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2005/258 Esas sayılı davası ile davalılardan işgücü kaybı tazminatı ve manevi tazminat talep edilmiş, davacıların maluliyet oranları yönünden ... Üniversitesi Tıp Fakültesi Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanlığı’nın davacı ...’ın %8, davacı ...’in %18 oranında işgücü kaybı olduğuna ilişkin 16.04.2007 tarihli raporları hükme esas alınmış, aktüer hesabı bu oranlar üzerinden yapılmış, davacı vekili bu miktarlara göre (sadece davacı ... yönünden) ıslah dilekçesi ile maddi tazminat talebini artırmış, mahkemece, bu raporlara göre verilen karar Yargıtay’ca bozulmuş, bozma kararında Adli Tıp Kurumundan davacıların maluliyetine ilişkin rapor alınması gerektiği belirtilmiş, bozma sonrasında mahkemece, Adli Tıp Kurumu 3. İhtisas Kurulu’ndan rapor alınmış ve 06/01/2012 tarihli ATK raporunda, davacı ...’ın daimi maluliyet oranı %40.2, 17/09/2012 tarihli ATK raporunda, davacı ...’in daimi maluliyet oranı %43.2 olarak bildirilmiş, ancak bozma sonrası ıslah mümkün olmadığından eldeki ek dava niteliğindeki dava açılmış, bu davanın yargılaması sırasında alınan 11/5/2016 tarihli Adli Tıp Kurumu raporlarında da yine aynı maluliyet oranları (davacı ...’ın daimi maluliyet oranı %40.2 ve davacı ...’in daimi maluliyet oranı %43.2) bildirilmiş, ... Asliye Ticaret Mahkemesinin 2015/588 E 2016/787 K sayılı kararında, davacıların maluliyet oranlarında, ilk davada belirlenenin dışında bir değişiklik bulunmadığı gerekçesi ile dava reddedilmiştir.Bölge Adliye Mahkemesince, Adli Tıp Kurumu raporları ile davacıların maluliyetinde gelişen durumun sözkonusu olduğu, bu durumda davacıların ek dava ile maluliyet oranlarındaki gelişen durumdan kaynaklanan zararlarını istemelerinin mümkün olduğu belirtilerek, ... Asliye Ticaret Mahkemesinin davanın reddine dair vermiş olduğu karar kaldırılarak davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.2918 sayılı KTK"nın 109/1 maddesinde; motorlu araç kazalarından doğan maddi zararların tazminine ilişkin talepler için, zarar görenin zararı ve tazminat yükümlüsünü öğrendiği tarihten başlayarak 2 yıl ve herhalde kaza gününden başlayarak 10 yıllık zamanaşımı süresi öngörülmüştür.Somut olayda, kaza 18.01.2004 tarihinde meydana gelmiş olup, yukarıda açıklanan yasa hükmü uyarınca davacıların maluliyetleri ile ilgili olarak "gelişen bir durumun" olup olmadığı hususu KTK"nın 109/1 maddesindeki 10 yıllık (tavan) zamanaşımı süresinin uygulanabilirliği açısından önem arzetmektedir.Ne var ki, dosya kapsamında mevcut ATK raporlarında, davacıların kaza tarihinden bu yana tetkik ve muayene süreçleri irdelenerek davacılar için maluliyet oranları belirlenmiş olup, bu maluliyet oranları daha önce ...Üniversitesi Tıp Fakültesi Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanlığı’nın 16.04.2007 tarihli raporları ile belirlenen maluliyet oranlarının üzerinde ise de,mevcut ATK raporlarının içeriğinden, davacıların kaza tarihi olan 18/01/2004 tarihinden sonra trafik kazasına bağlı olan maluliyet durumlarında "zaman içerisinde gelişen bir durum olup olmadığı" yönünden ayrıca ve açıkça bir tespit veya değerlendirme görülememiştir.O halde Bölge Adliye Mahkemesince, davacıların yaralanmaları nedeniyle tedavileri tamamlanarak hangi tarihte sağlıklarına kavuşmuş sayılacakları, maluliyetleri ile ilgili olarak gelişen bir durum bulunup bulunmadığı, tedavilerinin ne zaman sona erdiği, vücut çalışma gücü kaybının hangi tarihte kesin olarak belirlenebilir duruma geldiği konularında ayrıntılı ve açık şekilde yeniden rapor alınarak, zaman aşımı itirazları da değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken yazılı olduğu şekilde eksik inceleme ile karar verilmesi doğru görülmemiştir.
    4-Bozma ilamının kapsam ve şekline göre; davalılar ... Sigorta AŞ vekili ile ..., ..., ... vekilinin sair temyiz itirazlarının incelenmesine bu aşamada gerek görülmemiştir.
    SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davalılar Güneş Sigorta AŞ vekili ile ...,...,... vekilinin temyiz dilekçesinin davalılar aleyhine hükmolunan manevi tazminatlara ilişkin kısım yönünden Bölge Adliye Mahkemesi kararının kesin olması nedeniyle REDDİNE; (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı ... AŞ vekilinin görevsiz mahkemede açılan davaya yönelik yargılama giderleri açısından yapmış olduğu temyiz itirazının reddine, (3) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davalılar ... Sigorta AŞ vekili ile ..., ..., ... vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile Bölge Adliye Mahkemesi Kararının BOZULMASINA; (4) nolu bentte açıklanan nedenlerle,davalılar ... Sigorta AŞ vekili ile ..., ..., ... vekilinin sair temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, 6100 sayılı HMK 373/2.maddesi uyarınca dosyanın karar veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 1.630,00 TL vekalet ücretinin davacılardan alınarak duruşmada vekille temsil olunan davalılar ..., ... ve ..."e verilmesine, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalılar ..., ... ve ... ve ...ye geri verilmesine 20.03.2018 tarihinde oy birliği ile karar verildi.








    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi