Abaküs Yazılım
İstanbul 9. Asliye Ticaret Mahkemesi
Esas No: 2020/418
Karar No: 2022/622
Karar Tarihi: 27.09.2022

BAM Hukuk Mahkemeleri İstanbul 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/418 Esas 2022/622 Karar Sayılı İlamı

T.C.
İSTANBUL
9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO:2020/418 Esas
KARAR NO:2022/622

DAVA:Tazminat (Acentelik Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:21/08/2020

BİRLEŞEN .... ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ'NİN
... E. ... K. SAYILI DOSYASI

DAVA:İtirazın İptali
DAVA TARİHİ:23/10/2020
KARAR TARİHİ:27/09/2022


Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Acentelik Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
ASIL DOSYA YÖNÜNDEN;
Davacı vekilinin dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin ...'de davalı ... A.Ş. Firması adı altında acenta olarak, otobüs işletmeciliği yapmış olduğunu, bu işi yaparken müvekkili şirketin kendi adına kayıtlı otobüsleri ile de hizmet vermiş olduğunu, bu şirketten önce de davalı şirket ... ... Ve Tic. A.Ş. İle hizmet vermekte olduğunu, müvekkili şirketin kendi otobüsleri de dahil .... güzergahında yolcu taşımacılığı yapmış olduğunu, kendi hesaplarına göre 2014 yılından bugüne kadar 252.000-TL alacaklarının bulunduğunu, bunun yanı sıra da müvekkili şirketin, davalı şirketin haksız işlemleri nedeni ile oldukça zarara uğramış olduğunu, yolcuların gerek web sitesi ve gerekse çağrı merkezinden aldıkları biletlerin karşılıklarının davalı şirketin hesabına geçerken, bu yolcuların taşındığı otobüslerin ...'den çıkış paralarını müvekkili şirkete vermiş olduğunu, ancak bunları geri alamadığını, yine aynı şekilde pos cihazından alınan biletlerin parasının da davalı şirketin hesaplarına yattığı halde, müvekkili şirketin otobüs ücretlerini ödemek zorunda kaldığını, yine bu taşıma işlerinde müvekkili şirketin alması gereken komisyonları da ( gidiş - dönüş, dış bölge) davalı şirketçe ödenmemiş olduğunu, müvekkili şirketin dönüş seferlerinde alması gereken komisyonların da ödenmemiş olduğunu, müvekkili şirket adına kayıtlı olan otobüslerin de alması gereken alacakların ödenmemiş olduğunu, davalı şirket tarafından gerekçesi açık olmayan birtakım cezalar adı altında kesintiler yapılmış olduğunu, davalı şirketin müvekkili şirketin yolcu taşımasını engellemek için kullanılan bilişim sistemini de kapatmış olduğunu ve müvekkili şirket oldukça zarara uğrattığını, taraflar arasındaki yazılı sözleşmeyi yazılı olarak talep etmelerine rağmen taraflarına sözleşmenin verilmediğini, müvekkili şirketin çok öncesinde ... isimli firma ile acentalık sözleşmesi yapmış olduğunu ancak şirketin isim değiştirmesi sonrasında bugünkü davalı şirket olan ... A.Ş. İle acentalık sözleşmesinin devam ettiğini, davalı şirketlerin müvekkilinin seyahat eden her otobüsünde, her seyahatte her koltuktan 4-TL (daha önce 1,5-TL'ydi) "sigorta" adı altında para almakta olduğunu, yine "Mali Sigortası" adı altında her araçtan yıllık 2.500-TL alındığını, oysa her aracın gerek zorunlu mali sigortası ve gerekse koltuk sigortalarının bulunmakta olduğunu, Passenger kartla bilet alan yolculara yapılan indirim karşılığını, biletin %10'u tutarında davalı şirketlerin, müvekkile ödenecek paradan kesmekte olduklarını, yine davalı şirketlerin, hukuki gerekçesi olmadan her seyahatten "İade Hakkı" adı altında 2-TL, 3-TL, 4-TL şeklinde kesintiler yapmış olduklarını, müvekkili şirkete ödenecek paranın %20'lik kısmının nakit olarak verilmiş olduğunu, kalan %80'lik kısımda davalılara ait akaryakıt istasyonlarından, indirimsiz yakıt olarak verilmiş olduğunu, ancak her alınan yakıtın miktarı kadar da fatura verilmemiş olduğunu, otobüs içindeki yolcu ikramlarını da davalıların kendi iş yerlerinden alınması hususunda ısrarcı olduklarını, kendilerinden malzemeler alınmadığı taktirde "ceza" adı altında kendilerince keyfi kesintiler yapmış olduklarını, araç içindeki internet kullanımından dolayı "logos" adı altında kesinti yapılmış olduğunu, oysa ki internet kullanımından dolayı zaten başka ödeme yapılmakta olduğunu, yine her ay üç ayda bir araçlara film yüklemesi yapılmış olduğunu ve her araçtan her yüklemede 250-TL film yükleme parasının alınmış olduğunu, davalı şirketlerin "reklam bedeli" adı altında her seyahatte 6-TL reklam ücreti almış olduklarını, yine davalı şirketlerin her seyahatte "depozito" adı altında hukuki dayanağı olmayan keyfi kesintiler yapmış olduklarını, müvekkili şirketin şuanda davalılara ait acentalık hizmeti vermemekte olduğunu, mağduriyeti artınca ve karşılanmayınca müvekkili şirketin davalılar adına yolcu taşıma işine son vermiş olduklarını, dava açmadan önce arabulucuya başvurulmuş olduğunu ve anlaşma sağlanamadığını, yukarıda açıklanan nedenlerle; davalarının kabulü ile fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak koşulu ile 15.000-TL maddi zararın dava tarihinden itibaren işleyecek ticari temerrüt faizi ile birlikte davalılardan alınmasını, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalılar üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ile dava ettiği görüldü.
Davalılar vekilinin cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafın zorunlu arabuluculuk yoluna başvurmadan işbu dava ikame etmiş olduğunu, bu sebeple davanın dava şartı yokluğu nedeniyle usulden reddine karar verilmesi gerekmekte olduğunu, her ne kadar davacının dava dilekçesinde arabuluculuk tutanağından bahsedilmiş olsa da söz konusu tutanağın mevcut olmamasından dolayı davacı vekilinin arabulucuya başvurmadan işbu davayı ikame etmesinin kanuna aykırı olduğunu ve huzurda görülen davanın dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddine karar verilmesi gerekmekte olduğunu, davaya konu taleplerin zamanaşımına uğramış olup huzurdaki davanın bu nedenle reddine karar verilmesi gerekmekte olduğunu, hiçbir şekilde kabul anlamına gelmemekle birlikte bir an için davaya konu alacakların 2014 yılından dava tarihine kadar doğduğu kabul edilse dahi davacı yanın taleplerinin zamanaşımına uğramış olduğunu, davacı yan tarafından zamanaşımını durduran veya kesen de herhangi bir durum ileri sürülmediği için davanın usulden reddine karar verilmesi gerekmekte olduğunu, aleyhe kabul anlamına gelmemek kaydı ile esasa ilişkin olarak da söz konusu kaza incelendiğinde huzurdaki davanın müvekkili şirket açısından reddine karar verilmesi gerekmekte olduğunu, müvekkili şirket ... A.Ş. ile davacı yan arasında hiçbir sözleşmenin bulunmamakta olup iki taraf arasında hiçbir ticari iş ve işlem gerçekleştirilmemesi sebebiyle davanın müvekkili şirket nezdinde reddi gerekmekte olduğunu, hiçbir şekilde davayı kabul anlamına gelmemekle birlikte davacı yanın dava dilekçesinde müvekkili şirket "... A.Ş." ile aralarında acentalık sözleşmesi bulunduğunu beyan ettiğini, ancak her ne kadar taraflar arasında bir sözleşme bulunduğu iddia edilse de müvekkil şirket "... A.Ş." ile davacı yan arasında hiçbir sözleşmenin bulunmadığını, müvekkili şirket ... ile davacı yan arasında ... 7. Noterliğince ... yevmiye numaralı 14/11/2012 tarihli acentalık sözleşmesi imzalanmış olup sözleşme incelendiğinde tarafların yalnızca davacı yan ile ... olduğunu, buna bağlı olarak müvekkili şirketin "... A.Ş." ile davacı yan arasında dava dilekçesinde varlığı iddia edilen acentalık sözleşmesine dayalı bir ticari iş ve işlemin mevcut olmadığını, mevcut olsa dahi bu durumun ispat külfeti üzerine düşen davacı tarafça ispatlanması gerekmekte olduğunu, davacı yanın, hiçbir somut bilgi ve belge sunmaksızın soyut iddialar ile alacağı olduğunu iddia etmekte olduğunu, işbu iddianın birkaç cümle ile dava dilekçesinde bahsedilmiş olduğunu, iddiasını ispatla yükümlü olan davacının bu iddiasını ispat edememiş olduğunu, müvekkili şirket ... Org. Ve Ticaret A.Ş. ile davacı yan arasında acentalık sözleşmesinin mevcut olduğunu ama davacı yanın müvekkili şirketten hiçbir hak ve alacağının mevcut olmadığını, bunun aksine dava ve talep hakları saklı kalmak kaydıyla 31/03/2019 tarihi itibariyle müvekkili şirketin davacı yandan 153.550,07-TL alacağının bulunmakta olduğunu, diğer müvekkili şirket ... A.Ş. ile davacı yan arasında ise hiçbir sözleşme bulunmamasına bağlı olarak davacı yanın müvekkili şirketten hiçbir hak ve alacağının bulunmamakta olduğunu, davacı yanın işbu dava ikame edilmeden önce aynı konuya yönelik olarak ... Asliye Hukuk Mahkemesinde müvekkili şirket aleyhine 10.000-TL'lik hukuka aykırı ve mesnetsiz dava ikame etmiş olsa da söz konusu davada yetkisizlik kararı verilmiş olduğunu, yukarıda açıklanan nedenlerle; haksız ve mesnetten yoksun davanın reddini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ile cevap verdiği görüldü.
BİRLEŞEN .... ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ'NİN ... E. ... K. SAYILI DOSYASI YÖNÜNDEN;
Davacı vekilinin dava dilekçesinde özetle; dava şartı olan arabuluculuk görüşmelerine taraflarca katılım sağlandığını ancak herhangi bir anlaşma sağlanamadığını, müvekkili şirket ... A.Ş. İle ... Turizm Sey. Org. Ve Tic. A.Ş. Arasında mevcut ana acentelik sözleşmesi gereği ... Turizm Sey. Org. Ve Tic. A.Ş.'nin tüm alacak ve borçlarının ... A.Ş.'ne devredilmiş olduğunu, davalı şirket ile müvekkili şirket arasında akdedilmiş olan 14/11/2012 tarihli acentalık sözleşmesi gereği ödenmesi gereken bedellerin müvekkili şirkete ödenmemiş olup taraflar arasındaki ticari defterlerin incelenmesinde müvekkili şirketin alacaklı olduğunun ortaya çıkacağını, ... Turizm Sey. Org ve Tic. A.Ş. İle davalı şirket arasında 14/11/2012 tarihinde ... 7. Noterliğinin ... yevmiye numarasıyla acentalık sözleşmesinin imzalanmış olduğunu, ilgili sözleşmeyle birlikte de davalı şirkete yetki verildiğini, ilgili acentelik sözleşmesi ve yetki belgesi kapsamında da davalı tarafça ödenmemiş bedellerin bulunmakta olduğunu, dava ve talep hakları saklı kalmak kaydı ile icra takibi itibari ile müvekkili şirketin davalı yandan 162.970,59-TL'sı icra takibine kadar işlemiş faiz olmak üzere alacağının bulunduğunu, davalının mal kaçırma gayesini engellemek amacı ile davalı nezdinde ihtiyati haciz kararı verilmesini talep ettiklerini, yukarıda açıklanan nedenlerle; ihtiyati haciz taleplerinin öncelikle teminatsız olarak, bu taleplerinin reddi halinde mahkemenin uygun göreceği teminat ile kabulünü, haklı davalarının kabulünü ve davalının .... İcra Müdürlüğünün ... Esas sayılı takibe yapılan itirazlarının iptalini, kötüniyetli olarak itirazda bulunan davalı aleyhine %20'den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ile dava ettiği görüldü.
Davalı vekilinin cevap dilekçesinde özetle; açılan davaya karşı zamanaşımı itirazlarının olduğunu, davacı tarafın kendilerinin açmış oldukları sözleşmeden kaynaklı alacak davasından sonra müvekkili şirket hakkında haksız olarak ilamsız icra takibi başlatmış olduğunu, müvekkili şirketin davacı şirketten oldukça yüksek alacağının olduğunu, buna ilişkin İstanbul 9. ATM'nin 2020/418 E. Sayılı dosyası açıldığını ve derdest olduğunu, açılan davayı kabul etmediklerini, davacı tarafça müvekkili şirketin hakkı olan paraların haksız olarak kesilmiş ya da ödenmemiş olduğunu, davacı tarafın ihtiyati haciz isteme hakkının olmadığını, yukarıda açıklanan nedenlerle; davanın zamanaşımı ve esas yönünden reddini, davacı taraf aleyhine %20 icra inkar tazminatına hükmolunmasını, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ile cevap verdiği görüldü.
DELİLLER VE GEREKÇE;
10/08/2017 tarihli Ana Acentelik Sözleşmesi,14/11/2012 tarihli Acentelik Sözleşmesi, .... İcra Dairesinin ... Esas sayılı takip dosyası, ticari defter ve belgeler, tanık beyanları ve dayanılan diğer deliller celp edilip incelenmiş, tüm dosya kapsamı ile yaptırılan inceleme sonucu rapor alınmış ve tüm deliller toplanmıştır.
.... Asliye Ticaret Mahkemesinin, 25/01/2021 tarih, ... E.- ... K. sayılı kararı ile taraflarının aynı olması, davaların aynı sebepten doğması ve biri hakkında verilecek hükmün diğerini etkileyecek olması, davalar arasında hukuki ve fiili irtibat bulunduğu gerekçesi ile mahkememiz dosyası ile birleştirilmesine karar verilmiş, mahkememizde asıl ve birleşen dosyadan yargılamaya devam edilmiştir.
Asıl dosyada, taraflar arasında imzalanan Acentelik Sözleşmesinden kaynaklı olarak, davacının davalılardan tazminat talebine ilişkin olduğu anlaşılmıştır.
Birleşen dosyada, .... İcra Dairesinin ... Esas sayılı dosyası incelendiğinde; davacının davalıdan, cari hesap alacağından kaynaklı olarak, 162.970,59-TL asıl alacak, 957,73-TL işlemiş faiz olmak üzere, toplam 163.928,32-TL. üzerinden ve asıl alacak tutarına takip tarihinden itibaren işleyecek %19,5 avans faizi ile birlikte tahsili amacıyla ilamsız icra takibi yaptığı, davalının süresi içerisinde, icra takibinde borca itirazı nedeniyle takibin durdurulduğu ve davacı tarafından takibin devamının sağlanması amacıyla İİK. 67. maddesinde belirtilen 1 yıllık hak düşürücü süre içinde açılan itirazın iptali davasına ilişkin olduğu anlaşılmıştır.
Asıl dosyada, ihtilaf, davacının, davalılardan sözleşmeden kaynaklanan tazminata ilişkin alacaklı olup olmadığı, alacaklı ise miktarının tespiti, birleşen dosyada ihtilaf, davacının davalıdan cari hesap alacağına dayalı takip sebebi itibariyle alacaklı olup olmadığı, alacaklı ise miktarının tespiti konularından kaynaklanmakta olup, alacak miktarlarının tespiti için davaya konu ve takibe konu belgelerin incelenmesi hukuk dışında özel ve teknik bilgiyi gerektiren haller olduğundan 6100 sayılı HMK m.266 gereği mahkemenin tarafların talebi yahut kendiliğinden vereceği karar ile bu hususların bilirkişiye tespit ettirilmesi mümkündür.
... Asliye Hukuk Mahkemesi'nin ... Talimat sayılı dosyasının 29/04/2021 tarihli duruşmasında davacı tanığı ...; "...Ben şirket açıldığından beri halen davacı şirkette sigortalı olarak çalışırım. Ben şoförlük yaparım, bundan dolayı herhangi bir ceza olursa, kesinti olursa haberim olur.Davalı şirket listelerde depozit, internet kesintisi, reklam bedeli, pasenger kart, puan, cezalar gibi haksız kesintiler yapılmak idi.Bu kesintilere itiraz yapıldığı zaman bir sonuç çıkmıyordu. Ayrıca bize zorunlu olarak kendi petrol istasyonlarından petrol aldırmak zorunda kalıyorlardı. Bu iş yıllardır devam eder; kesintinin miktarı hakkında net bir bilgim yoktur. Ayrıca otobüsün tüm sigortalarının tam olmasına rağmen ekstradan bir sigorta kesintisi vardı. Son olarak, sistemi sürekli açıp kapatıyorlardı, bundan dolayı hesapları net olarak göremiyorum.Tanıklık ücreti talebim yoktur..." beyan ettiği görüldü.
... Asliye Hukuk Mahkemesi'nin ... Talimat sayılı dosyasının 29/04/2021 tarihli duruşmasında davacı tanığı ...; "...Ben davacı şirkette 2013 ile 2016 yılları arasında yazıhanede muhasebecilik gibi işlerde çalıştım. Bizim dış bölgelerde kesilen biletlerimizin parası bize gelmezdi, aksine bize borç olarak gözüküyordu. Listelerde reklam kesintisi, logo kesintisi gibi haksız kesintiler yaparlardı. Bize zorunlu olarak netbus kart kullandırılırlardı, netbus kartı ile de sadece ... Turizmin işletmelerinde geçerli idi, bundan dolayı da elde ettiğimiz geliri istediğimiz şekilde kullanamazdık. Ayrıca haksız yere sistemi kapatırlardı, bu yüzden bitlet kesemezdik, otobüslerin durumunu göremezdik, bundan dolayı çok fazla mağduriyet yaşadık. Ayrıca otobüsün tüm sigortalarının tam olmasına rağmen ekstradan bir sigorta kesintisi vardı. Son olarak film yükleme kesintisi, intenet kesintisi, pesanger kart kesintisi gibi farklı kesintiler yapılıp sürekli borçlandırılırdı.Tanıklık ücreti talebim yoktur..." beyan ettiği görüldü..
... Asliye Hukuk Mahkemesi'nin ... Talimat sayılı dosyasından alınan, Mali Müşavir bilirkişi ..., Mali Müşavir bilirkişi ..., Mali Müşavir bilirkişi... tarafından hazırlanan 17/05/2021 tarihli bilirkişi raporunda; "...
1-İncelemeye konu davacı ticari defterlerinin Vergi Usul Kanunu hükümlerine göre 2014-2015-2016-2017 yılı defterlerinin tasdikleri yasal süresi içerisinde yapıldığı, davacının ticari defterlerinin TTK hükümlerine göre kendi lehine delil olma özelliğine sahip olduğu, ancak 2018-2019 yılı defterlerinin açılış tasdiklerinin yapıldığı kapanış tasdiklerinin olmadığı, sahibi lehine delil özelliği bulunmadığı, 2020 yılı defterinin açılış ve kapanış tasdikleri olmadığı, tasdikli defterin bulunmadığı, sahibi lehine delil özelliğinin bulunmadığı tespit edilmiş olup, davacının son 2018,2019 ve 2020 yılı defterlerinin delil olma özelliğine ait kararın mahkemenize ait olduğu;
2-Davacı şirketin ticari defter kayıtlarına göre davalı olan ... TURİZM SEYAHAT ORGANİZASYON VE TİC. A.Ş.'nden alacağı olan 163.501.73-TL. 2017 yılında mahsup yolu ile tahsil edilmiş olduğu tarafımızdan tespit edilmiştir.
3-2014-2015 ve 2016 yıllarına ait iddia edilen kesinti miktarının 153.689.50-TL. sı davacının tarafımıza sunduğu Excel tablosundan tespit edilmiş olup, ticari defter kayıtlarını alacağı yansıtmadığı, kesintilerin sözleşmeye dayanmadığından davacının talebinin değerlemesi tarafımızdan yapılamamış olup, takdiri mahkemenize bırakılmıştır.
4-Davacı şirketin diğer davalı şirket olan ... A.Ş.'nden 2017-2018 ve 2019 yıllarına ait defter kayıtlarında toplam 590.519.35 TL. alacak bakiyesi yer aldığı,
5-Dava konusu dosya ve birleşen dosya yönünden davalının kayıtlarındaki davacı ile hesap hareketleri ile ilgili yetki mahallinde defterleri bulunmadığından hesapları incelenmemiş olduğundan taraflar arası borç / alacak bakiyesi sonucu tespit hesaplaması yapılamamış olduğu..." sonuç ve mütalaa ettikleri görüldü.
Tüm deliller toplandıktan sonra, bilirkişiden rapor alınmasına karar verilmiş,Sözleşme Uzmanı bilirkişi Prof.Dr. ..., Mali Müşavir bilirkişi ... ve İşletme Uzmanı bilirkişi ... tarafından hazırlanan 28/12/2021 tarihli bilirkişi raporunda; "...
1.Davalının (Esas dava davalısı) ticari defer ve kayıtlarının bulunduğu şirket adresine gidilerek, hem ticari defter ve kayıtları, hem de davacının bilet sistemini takip etmiş olduğu “Netbus yazılım programı”ndan sunulan veriler incelenmiştir.
2.Davalı tarafların incelenen dönemlere ilişkin ticari defterinin açılış - kapanış tasdiklerinin yasal süre içerisinde yapılmış olduğu, tarafların defterlerinin sahibi lehine delil taşıma özelliğine haiz olduğu,
3.Davalının bilet ve ödeme sistemini takip etmiş olduğu “Netbus yazılım programı”nda davalı adına 92.023,29 TL tutarında kesinti yapmış olduğu, bu kesintilerin muhasebeye faturalama ve virman kaydı şelinde yansıtılmış olduğu, davacıdan olan alacağından mahsuplaştırıldığı,
4.Davalının bilet ve ödeme sisteminde İnternet, ...Center ve kredi kartı ile yapılan ödemelerde 29.150,00 TL tutarında kredi kartı ile yapılan ödeme olduğu bu ödemenin davacının müşteri hesabına virman borçlandırma kaydı ile yansıtıldığı, davacıdan olan alacağından mahsuplaştırıldığı,
5.Davalı ... A.Ş’nin 2020 yılı defter ve kayıtlarının incelenmesi neticesinde kapanış kayıtlarında ... nolu yevmiye maddesinin incelenmesi neticesinde 128.G1.01.075 nolu ... ... TUR.GIDA NAK.TİC.LTD.ŞTİ.’den 164.459,82 TL alacaklı olduğu,
6.Taraflar arasında dava tarihi itibariyle bir acentelik sözleşmesi olduğu, söz konusu sözleşmenin yürürlükte olduğunun taraf beyanlarınca da sabit olduğu, dolayısıyla bu sözleşmeye dayanılarak bir talepte bulunulabileceği,
7.Davalılarca (Esas dava davalılarınca) zamanaşımına yönelik yapılan itiraz sebebiyle, yapılmış olan kesintilerin ancak 15.04.2014 tarihinden sonraki kısmının talep edilebileceği; yukarıda detaylıca açıklandığı üzere kesintilerin hukuka uygun olduğu sonucuna ulaşıldığı, ancak Sayın Mahkeme aksi kanaatte ise yukarıda ifade edilen tutarın (92.023,29 TL) tekrar değerlendirilerek söz konusu tarih itibariyle bir belirleme yapılması gerektiği,
8.Taraflar arasında akdedilen acentelik sözleşmesinde, esas dava davalılarınca yapılan kesintilere ilişkin bir düzenleme bulunmadığı, dolayısıyla tarafların sözleşmedeki ifadelerinin ve sözleşmenin kurulmasından sonraki davranışlarının yorumlanmasının gerektiği, ... ... tarafından, söz konusu kesintilere ilişkin uzun yıllar herhangi bir itiraz ileri sürülmemesi ile ödemelerin ihtirazi kayıt ile yapılmamasının kesintilere zımnen rıza gösterildiği sonucunu doğuracağı, dolayısıyla kesintilerin hukuka uygun olduğu,
9.Birleşen davada, davacı ...’in ticari defterlerinin usulüne uygun olarak tutulduğu ve sahibi lehine delil niteliğine sahip olduğu, davalı ... ...’nun defterlerinin usulüne uygun olmadığı dolayısıyla sahibi aleyhine delil niteliğine sahip bulunduğu, davalı tarafça davacı defterleri aleyhine bir delil de sunulmadığı için 163.928,32 TL borçlu bulunulduğu..." sonuç ve mütalaa ettikleri görüldü.
Asıl dosya davacı / birleşen dosya davalı vekilinin itirazlarının değerlendirilerek, ek rapor alınmasına ilişkin karar verilmiş, 09/08/2022 tarihli Bilirkişi ek raporunda; " ...Mali yönden kök raporu değiştirecek bir husus görülememiştir..." sonuç ve mütalaa ettikleri görüldü.
Mahkememizce toplanan tüm deliller birlikte değerlendirildiğinde; asıl ve birleşen dosyalar kapsamına göre talimat dosyasından alınan bilirkişi raporu ve mahkememiz dosyasından alınan kök ve ek bilirkişi raporları hüküm kurmaya yeterli ve denetime elverişli olduğundan, mahkememizde de, taraflar arasında acentelik sözleşmesi kurulduğu, asıl dosya davacı/birleşen dosya davalı şirketin 2014-2015-2016-2017 yılı defterlerinin usulüne uygun tutulduğu sahibi lehine delil niteliğinin bulunduğu, 2018-2019-2020 yılı defterlerinin usulüne uygun tutulmadığı sahibi lehine delil niteliğinin bulunmadığı, usulüne uygun tutulan asıl dosya davalılar/birleşen dosya davacı defter ve kayıtlarının incelenmesinde, asıl dosyada, davalının bilet ve ödeme sistemini takip ettiği programda, davalı adına 92.023,29-TL. kesinti yaptığı, bu kesintilerin faturalama ve virman kaydı şeklinde davacının alacağından mahsuplaştırıldığı, her ne kadar, acentelik sözleşmesinde, davalılarca yapılan kesintilere ilişkin hüküm bulunmasa da, sözleşmenin kurulma tarihinden taraflar arasındaki ilişkinin son bulduğu 2019 yılına kadar, kesintilerin fiili bir uygulama olarak taraflarca benimsenmiş olduğu, basiretli bir tacir olan davacının acentelik ilişkisinden kaynaklanan kesintilere karşı bir itirazının bulunmadığı, kesintilerden kaynaklanan ödemeleri yaptığı ve buna ilişkin bir ihtirazi kayıt ileri sürmediği, her ne kadar talimat dosyasından dinlenen tanık beyanı ile kesintilere ilişkin itiraz yapıldığı beyan edilmiş ise de, itirazın ne şekilde yapıldığına ve/veya ihtar çekildiğine ilişkin bir belgenin dosyaya sunulmadığı, kesintilere zımnen rıza gösterildiği, bilirkişi tarafından yapılan inceleme ile kesintilerin hukuka uygun olduğunun tespit edildiği ve davacının talep edebileceği bir alacağının bulunmadığı; birleşen dosyada, HMK. 222/2 maddesi kapsamında, davacı lehine delil niteliği taşıyan davacı defter ve kayıtlarında, cari hesap alacağından kaynaklı olarak, davacının davalıdan takip tarihi itibariyle, bilirkişi tarafından hesaplanan tutar kadar alacaklı olduğunun tespit edildiği, davalının, birleşen dosyada, icra takibine yaptığı itirazın yerinde olmadığı, davalı borçlunun takip tarihinden önce usulüne uygun şekilde temerrüde düşürüldüğü ispatlanamadığından işlemiş faizin reddine karar verilmesi kanaati oluştuğundan, asıl dosyada, davacının davasının reddine, birleşen dosyada davacının davasının kısmen kabulü ile, ....İcra Müdürlüğü’nün ... E. sayılı dosyasından davalının, 162.970,99-TL. asıl alacak üzerinden yaptığı itirazının iptaline, asıl alacak tutarına takip tarihinden itibaren %19,5 avans faizi uygulanmak suretiyle takibin devamına, fazlaya ilişkin talebin reddine, kabul edilen alacağın likit ve belirlenebilir olması nedeniyle, İİK 67/2. maddesi kapsamında % 20 icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine, şartları oluşmayan, davalı vekilinin kötüniyet tazminatı talebinin reddine, karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
A-MAHKEMEMİZ 2020/418 E. SAYILI ASIL DOSYASINDAN,
1-Davacının davasının reddine,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesine göre hesap edilen 80,70-TL. maktu karar ve ilam harcından peşin olarak alınan 256,17-TL. harcın mahsubu ile fazla alınan 175,47-TL. harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesaplanan 9.200-TL. vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine,
4-Davacının yapmış olduğu yargılama masraflarının kendi üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı ... A.Ş.'nin yapmış olduğu 1.500-TL. yargılama giderinin davacıdan alınarak davalı ... A.Ş.'ne verilmesine,
6-6325 Sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanununun 18/A-(11)-(13) maddesi ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.360-TL. arabuluculuk ücretinin tamamının, davacıdan tahsiliyle hazineye irat kaydına,
7-Davacı tarafından yatırılan bakiye gider avansından arta kalan kısmın karar kesinleştiğinde davacı tarafa iadesine,
B-BİRLEŞEN ....ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ’nin ... E. SAYILI DOSYASINDAN,
1-Davacının davasının kısmen kabulü ile, ....İcra Müdürlüğü’nün ... E. sayılı dosyasından davalının, 162.970,99-TL. asıl alacak üzerinden yaptığı itirazının iptaline, asıl alacak tutarına takip tarihinden itibaren %19,5 avans faizi uygulanmak suretiyle takibin devamına, fazlaya ilişkin talebin reddine
2-Kabul edilen alacağın %20’si olan 32.594,19-TL. icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Davalı vekilinin kötüniyet tazminatı talebinin reddine,
4-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesine göre, alınması gereken 11.132,54-TL. harçtan peşin alınan 1.979,85-TL. harcın mahsubu ile geriye kalan 9.152,69-TL. harcın davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
5-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 25.445,65-TL. vekalet ücretinin davalı taraftan alınarak davacı tarafa verilmesine,
6-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 957,33-TL. vekalet ücretinin davacı taraftan alınarak davalı tarafa verilmesine,
7-Davacı tarafından başlangıçta yatırılan 54,40-TL. başvurma harcı + 1.979,85-TL. peşin harç toplamı olan 2.034,25-TL'nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8-Davacı tarafından yapılan 30-TL. yargılama giderlerinin kabul ve ret oranına göre 29,82-TL.'nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, geriye kalan 0,18-TL.'nin kendi üzerinde bırakılmasına,
9-6325 Sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanununun 18/A-(11)-(13) maddesi ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320-TL. arabuluculuk ücretinin kabul ve ret oranına göre 1.312,29-TL'nin davalıdan alınarak hazineye irad kaydına, geriye kalan 7,71-TL.'nin davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
10-Davacı tarafından yatırılan bakiye gider avansından arta kalan kısmın karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, Asıl Dosya Davacı/Birleşen Dosya Davalı asıl ve Asıl Dosya Davalılar/Birleşen Dosya Davacı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmek üzere mahkememize hitaben yazılmış, mahkememize verilecek ya da başka mahkeme aracılığı ile mahkememize gönderilecek bir dilekçe ile gidilebilecek ASIL VE BİRLEŞEN DOSYA İSTİNAF yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.27/09/2022

Katip ...
e-imzalıdır


Hakim ...
e-imzalıdır



Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi