17. Hukuk Dairesi 2015/7090 E. , 2018/3244 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ:Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki, trafik kazası sonucu oluşan cismani zarar nedeniyle maddi ve manevi tazminat davası üzerine yapılan yargılama sonunda, kararda yazılı nedenlerle, davanın kısmen kabulüne ilişkin verilen hüküm, davacılar vekili, davalı ... Bankası A.Ş. vekili, davalı ... vekili ve dahili davalı SGK Başkanlığı vekili tarafından süresi içinde temyiz edilmekle, dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R-
Davacılar vekili, davalıların işleteni, sürücüsü, trafik ve kasko sigortacısı olduğu aracın tam kusurlu olarak davacı ..."e çarpmasıyla oluşan kazada davacının ağır biçimde yaralandığını, tüm tedavi giderlerinin davacı tarafından karşılandığını, evine ve çocuklarına bakamadığı gibi kendisinin bakıma muhtaç hale gelip bakıcı gideri ödemek zorunda kaldığını, sakat kalma riski olduğunu, üniversite eğitimi için devam etiği kursa gidemeyip sınavlara giremediği için de eğitim harcamalarının zayi olduğunu, kazada davacının pırlanta yüzüğünün taşlarının kaybolduğunu, davacıda oluşan ağır cismani zarar nedeniyle tüm davacıların manevi açıdan zarar gördüklerini belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 10.000,00 TL. maddi ve 140.000,00 TL. manevi tazminatın kaza tarihinden işleyecek yasal faiziyle birlikte davalılardan müteselsilen tahsilini talep etmiş; 10.09.2013 tarihli ıslah dilekçesiyle, maddi tazminat taleplerini 20.491,58 TL"ye yükseltmiş; 27.09.2013 tarihli dahili dava dilekçesiyle, SGK Başkanlığı"nın davaya dahil edilmesini talep etmiştir.Davalı ...Ş. vekili, manevi tazminatın teminat dışı olduğunu, tedavi giderlerinden sorumluluğun da SGK"ya ait olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur.
Davalı ... Bankası A.Ş. vekili, davaya konu kazanın davacının dikkatsizliği sonucu meydana geldiğini, kurumlarının kazada kusuru olmadığını, davacının maddi tazminat istemlerinin mesnetsiz ve talep edilen bedellerin fahiş olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur.Davalı ... vekili, davaya konu kazada davacının asli kusurlu olduğunu ve davalıya atfedilen tam kusuru kabul etmediklerini, davacının zararı ispat etmesi gerektiğini, istenen tazminatların fahiş olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur.Dahili davalı SGK Başkanlığı vekili, davaya konu edilen maddi tazminat alacaklarından sadece tedavi giderleri yönünden kurumun sorumluluğunun sözkonusu olabileceğini, kuruma yazı yazılarak 2918 sayılı Kanun"un 98. maddesi kapsamındaki tedavi giderleri için davacıya ödeme yapılıp yapılmadığının araştırılması gerektiğini belirterek davanın reddini savunmuştur.Mahkemece, iddia, savunma, yapılan yargılama ve toplanan delillere göre; davanın kısmen kabulü ile 14.626,50 TL"lik maddi tazminatın dahili davalı ..."ndan, 6.999,29 TL"lik maddi tazminatın ise diğer davalılardan kaza tarihinden işleyecek yasal faiziyle birlikte müteselsilen tahsiline (davalı ...Ş. yönünden poliçe limiti ile sınırlı ve dava tarihinden itibaren faiz işletilmek suretiyle); davacı ... için 2.000,00 TL, ... için 1.000,00 TL. ve diğer davacılar için 750,00"şer TL. manevi tazminatın kaza tarihinden işleyecek yasal faiziyle birlikte davalılar ... ve Ziraat Bankası A.Ş"den müteselsilen tahsiline, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiş; hüküm, davacılar vekili, davalı ... Bankası A.Ş. vekili, davalı ... vekili ve dahili davalı SGK Başkanlığı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde, dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde, usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına; davaya konu kazaya karışan aracın işleteni olan davalı ... Bankası A.Ş"nin, araç işleteni sıfatı nedeniyle, 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu"nun 85. vd. maddeleri gereği zarardan sorumluluğuna hükmedilmesinin usul ve yasaya uygun bulunmasına; konusunda uzman bilirkişi tarafından, oluşa ve dosya kapsamına uygun olarak düzenlenen rapordaki kusur oranlarının benimsenmesinde bir usulsüzlük bulunmamasına; konusunda uzman doktor bilirkişi tarafından, davacının kazadaki yaralanması nedeniyle iyileşme süresinin ve bakıma muhtaç olduğu sürenin belirlenmiş olduğu, davacı tarafça yazılı delille ispat edilen bakıcı gideri bedeli üzerinden hesaplama yapılmış olduğu dikkate alındığından davacının bakıcı gideri zararına ilişkin taraf temyizlerinin yerinde görülmemesine göre; davacılar vekili ile davalı ... Bankası A.Ş. vekili ve davalı ... vekilinin aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Dava, trafik kazası sonucu oluşan cismani zarar nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.Davalıların işleteni ve sürücüsü olduğu aracın yaptığı kazada yaralanan davacı ..."in maddi zararlarının, davalılardan tahsili talep edilmiş; davalı sürücü ile araç maliki olan davalı ... Bankası A.Ş"nin zarardan sorumluluğuna karar verilmiş; davalı sürücünün kazadaki kusur oranı, alınan bilirkişi raporu doğrultusunda % 75 ve davacı ..."in kusur oranı ise % 25 olarak benimsenmiştir. Ne var ki, hükme esas alınan 21.06.2014 tarihli hesap raporundaki kusur indirimsiz bedel hüküm altına alınmıştır. Anılan bilirkişi raporunda; davacının bakıcı gideri zararı 6.000,00 TL, SGK"nun sorumlu olmadığı tedavi gideri zararı 600,00 TL. ve diğer maddi zararı 399,29 TL. olarak belirlenmiş; toplam zararın 6.699,29 TL. olduğu ve davalı sürücünün kusur oranına göre tazminat miktarının 5.249,46 TL. olduğu yönünde görüş bildirilmiş olmasına rağmen, mahkeme tarafından 6.699,29 TL. maddi tazminata hükmedilmiştir. Haksız fiil faili olan davalı sürücünün sorumluluğunun kusur esasına dayandığı ve 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu"nun 85/5. maddesi gereği, araç sürücüsünün kusurundan kendi kusuru gibi sorumlu olan davalı araç işleteninin de zarardan bu kusur oranında sorumlu olacağı açıktır. Bu nedenlerle, kazadaki taraf kusurlarına ilişkin kabule rağmen, davalılar için maddi tazminatın kusur oranları dikkate alınmadan belirlenmesi suretiyle fazla maddi tazminata karar verilmesi bozmayı gerektirmiştir.
3-Davacılar vekili, dava konusu kaza sonucu davacı ..."in yaralanmasından duyulan üzüntü nedeniyle, tüm davacılar için toplam 140.000,00 TL. manevi tazminat isteminde bulunmuş; mahkemece, talebin kısmen kabulüne karar verilerek hükümde belirtilen miktarda manevi tazminata karar verilmiştir.6098 sayılı TBK"nun 56. (BK"nun 47.) maddesi hükmüne göre, hakimin özel halleri göz önünde tutarak manevi zarar adı ile hak sahibine verilmesine karar vereceği bir para tutarı adalete uygun olmalıdır. Manevi tazminat, zarara uğrayanda, manevi huzuru gerçekleştirecek ve tazminata benzer bir fonksiyonu da olan özgün bir nitelik taşır. Manevi tazminat bir ceza olmadığı gibi, mamelek hukukuna ilişkin zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. Zarar görenin zenginleşmemesi, zarar sorumlusunun da fakirleşmemesi gerekmektedir. Takdir edilecek miktar, mevcut halde elde edilmek istenen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır. 22.6.1976 günlü ve 7/7 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı’nın gerekçesinde takdir edilecek manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel hal ve şartlar açıkça gösterilmiştir. Bunlar her olaya göre değişebileceğinden, hakim bu konuda takdir hakkını kullanır iken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde objektif ölçülere göre isabetli bir biçimde göstermelidir.
O halde mahkemece; meydana gelen trafik kazası sonucu, davacı ..."in ağır cismani zarara uğraması nedeniyle duyulan acı ve elemin kısmen de olsa giderilmesi amacıyla; tarafların sosyal ve ekonomik durumları, davacının kazada tali kusurlu ve davalı sürücünün asli kusurlu olması, davacının kazada çok sayıda kemik kırığı oluşacak ve 6 ay sürekli bakıma muhtaç olacak biçimde yaralanmış olması nedeniyle oluşan zararın ağırlığı hususları gözönünde tutularak, olay tarihindeki paranın alım gücüne uygun düşen, tüm davacılar için hak ve nasafet kuralları çerçevesinde daha yüksek manevi tazminata hükmedilmesi gerekirken, somut olay ile bağdaşmayan, düşük miktarda manevi tazminata hükmedilmesi de uygun görülmemiştir.
4-Dahili davalı SGK Başkanlığı vekilinin temyiz talebi yönünden; 25.02.2011 tarihinde yürürlüğe giren ve 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu"nun 98. maddesinde değişiklik yapan 6111 sayılı Kanun"un 59. maddesinde, "trafik kazaları nedeniyle üniversitelere bağlı hastaneler ve diğer resmi ve özel sağlık kuruluşlarının sundukları sağlık hizmet bedellerinin kazazedenin sosyal güvencesi olup olmadığına bakılmaksızın ... tarafından karşılanacağı" düzenlemesine; Kanun"un geçici 1. maddesinde de "Bu Kanun"un yayımlandığı tarihten önce meydana gelen trafik kazaları nedeniyle sunulan sağlık hizmet bedellerinin ... tarafından karşılanacağı, sözkonusu sağlık hizmet bedelleri için bu Kanun"un 59. maddesine göre belirlenen tutarın %20"sinden fazla olmamak üzere
belirlenecek tutarın üç yıl süreyle ayrıca aktarılmasıyla anılan dönem için ilgili sigorta şirketleri ve Güvence Hesabı"nın yükümlülüklerinin sona ereceği" düzenlemesine yer verilmiştir.6111 sayılı Kanun ile yapılan değişiklikle, trafik kazasından kaynaklanan belirli tedavi giderleri yönünden, sigorta şirketlerinin sorumluluğu kaldırılmış olduğundan, trafik sigortacısı tarafından sorumluluğu üstlenilen araç işleteni ile sürücüsü yönünden de Kanun kapsamındaki tedavi giderleri yönünden sorumluluk son bulmuştur.
6111 sayılı Kanun"un yürürlük tarihi 25.02.2011 olup, tedavi gideri talebini de içeren ve bu tarihten önce açılmış davalarda, SGK Başkanlığı yasal değişiklikler nedeniyle davada hasım haline geldiğinden davaya dahil edilmesi gerekmektedir. Ne var ki, hukukumuzda istisnai haller dışında dahili dava müessesesi olmadığından, anılan Kanun"un yürürlük tarihinden sonra açılan davalarda, dava açılırken hasım gösterilmeyen SGK Başkanlığı"nın sonradan davaya dahil edilmesi, usul hükümlerine aykırı olduğu gibi kurum hakkında hüküm kurulması da hukuken mümkün değildir. Eldeki davanın açıldığı tarihin 04.07.2011 olduğu ve SGK Başkanlığı aleyhine dava açılmadığı gözetildiğinde, usule aykırı biçimde SGK aleyhine hüküm tesisi hatalıdır.
5-Bozma ilamının kapsam ve şekline göre, dahili davalı SGK Başkanlığı vekilinin diğer temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik gerek görülmemiştir.
SONUÇ : Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davacılar vekili ile davalı ... Bankası A.Ş. vekili ve davalı ... vekilinin sair temyiz itirazlarının REDDİNE; hükmün, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davalı ... Bankası A.Ş. ve davalı ... yararına, (3) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davacılar yararına ve (4) nolu bentte açıklanan nedenlerle, dahili davalı SGK Başkanlığı yararına BOZULMASINA; (5) nolu bentte açıklanan nedenlerle, dahili davalı SGK Başkanlığı vekilinin diğer temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacılar ile davalılar Ziraat Bankası A.Ş. ve ..."a geri verilmesine 26/03/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.