Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki taraflarca istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi  tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü:
1-Borçlunun temyiz dilekçesi içeriğine göre;İİK.nun 4949 Sayılı Kanunla değiştirilen 363/1.maddesinin son cümlesindeki kesinlik sınırının aynı kanunun ek 1.maddesinin 1.fıkrası uyarınca 01.01.2012 tarihinden itibaren artırılan miktarı dikkate alındığında uyuşmazlık konusu değerin 4.870,00 TL.yi geçmediği anlaşıldığından mahkeme kararının temyiz kabiliyeti yoktur.Borçlunun temyiz dilekçesinin (REDDİNE)
2-Alacaklının temyiz itirazlarına gelince;
Alacaklı tarafından borçlu aleyhine yürütülen kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla takipte borçlu imza itirazında bulunmuş olup mahkemece itirazın kabulüne karar verilmiştir. Bu kararın temyizi üzerine dairemizin 26.01.2012 tarih ve 2011/15525 E. 2012/1763 K. sayılı bozma ilamında “aynı çekler nedeniyle borçlunun Eskişehir Cumhuriyet Savcılığı"nca yapılan hazırlık soruşturması nedeniyle alınan 07.05.2009 tarihli ve Eskişehir 2. Ağır Ceza Mahkemesi"nde alınan 22.12.2009 tarihli ifadelerinde, takibe konu çeklerdeki imzanın oğlu Nedim tarafından atıldığını, bu hususun bilgisi dahilinde olduğunu, oğlu N....tarafından keşide edildiğinden haberi olduğunu beyan ettiği görülmüştür. Borçlunun bu şekildeki açık kabulü karşısında, mahkemece kabul beyanı esas alınarak itirazın reddine karar verilmesi gerekirken, bu husus göz ardı edilmek suretiyle yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir” denilerek karar bozulmuştur.
Yerel mahkemece bozma ilamına uyularak yargılamaya devam olunmuş, yargılama sonucunda icra dosyasının işlemden kaldırıldığı anlaşıldığından konusu kalmayan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.
Somut olayda; Eskişehir 2.İcra müdürlüğünün 2008/15943 E. sayılı dosyasının takipsizlik nedeniyle işlemden kaldırıldığı anlaşılmaktadır. Takipsiz bırakılan icra dosyasının yenilenmesi mümkün olup icra takibi de esasen sonuçlanmamıştır. Bu nedenle mahkemece bozma ilamına uyulmakla oluşan kazanılmış haklarda göz önünde tutularak imza itirazının esası hakkında karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçelerle hüküm tesisi isabetsizdir.
SONUÇ :Alacaklının temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda (2) nolu bentte yazılı nedenlerle İİK."nun 366. ve HUMK."nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 25/12/2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.