
Esas No: 2019/793
Karar No: 2022/544
Karar Tarihi: 22.09.2022
BAM Hukuk Mahkemeleri İstanbul Anadolu 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/793 Esas 2022/544 Karar Sayılı İlamı
T.C. İstanbul Anadolu 10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2019/793 Esas
KARAR NO: 2022/544
DAVA: Banka Dışındaki Diğer Kredi Kuruluşlarına İlişkin Düzenlemelerden Kaynaklanan (Alacak)
DAVA TARİHİ: 06/05/2019
KARAR TARİHİ: 22/09/2022
Mahkememizde görülmekte olan Banka Dışındaki Diğer Kredi Kuruluşlarına İlişkin Düzenlemelerden Kaynaklanan (Alacak) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVANIN HUKUKİ NİTELİĞİ ve GEREKÇE:
DAVA:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, müvekkilinin davalı Bankanın-------- hesap numarası ile ---- hesap numarası ile mevduat hesapları açtırdığını, daha sonra hesabındaki paraları çekmek için şubeye gittiğinde hesapların kapatılmış olduğunu öğrendiğini, müvekkilinin daha önce paralarını almak için hiçbir şekilde şubeye gitmediği gibi, herhangi bir kişiye paralarını almak için veya aktarmak için yetki vermediğini, vekâletname düzenlemediğini, müvekkilinin doğruca--- başvurarak durumu anlatarak yardım istediğini, -------- tarihinde davalı bankanın ----- müracaat ederek müvekkilinin kapalı olduğunu öğrendiği hesaplarından kimin ya da kimlerin hangi yetkiye dayanarak para çekildiği ve hesapların ne sebeplerle kapatıldığı bilgilerini talep ettiğini, davalı banka şubesi tarafından -----verilen cevap yazısında her ne kadar gerçeği yansıtmasa da işlemlerin davacı müşterinin tamamen bilgisi ve talimatı ile gerçekleşen işlemler olduğunu, bunun yanı sıra işlemler hakkında da ------- banka müşterilerinin bilgilerinin ------- niteliğinde olduğundan bilgilerini paylaşmayacaklarını yazılı olarak beyan ettiklerini, daha sonra ------ sayılı dosyası ile icra takibi yapıldığını, davalı banka tarafından takibe itiraz edildiğini,----- sayısı ile görülen itirazın iptali davasının ----- tarihinde hak düşürücü süre sebebiyle reddedildiğini, bu kararın ------ kesinleştiğini, usule ilişkin sebeple yapılan yargılama sonucunda müvekkilinin hakkına kavuşamadığını, ileri sürerek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla arz edilen sebeplerle basiretsiz ve kötü niyetli davalı bankanın müvekkilini uğrattığı --- maddi zararın ---- tarihinden itibaren başlayacak temerrüt faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle;Davalı ---- vekili cevap dilekçesinde özetle, iddia edilen sözde alacağı zamanaşımına uğradığını, davanın öncelikle bu nedenle reddi gerektiğini, davacının, ---- tarihinde açmış olduğu ve dava konusu ettiği müvekkili banka nezdindeki -----hesaplarındaki paraların kendisinin bilgisi ve rızası dışında çekildiği/aktarıldığı iddiasında ise de; söz konusu alacak tutarının (böyle bir alacak olmadığını ve davacının hiçbir iddiasını kabul etmemekle) zamanaşımı nedeniyle talep edilebilir olmaktan çıktığını ve bu nedenle huzurdaki davanın reddi gerektiğini, dava konusu sözde alacakların zamanaşımı başlangıç tarihinin---- olduğunu, ancak söz konusu sözde alacağa dair taleplerin davacı tarafından usulüne uygun ve geçerli olarak ilk kez --- tarihinde yapıldığını, davacının, dava konusu ettiği hesaplarından son işlem tarihi olan ------ tarihi sonrasında aşağıdaki sıra çerçevesinde işlemler yürütüldüğünü, Müvekkili bankaya ------ tarihli ödeme emri ile icra takibi başlatıldığını, söz konusu takibe müvekkili bankaca -----tarihinde itiraz edildiğini ve takibin durduğunu, ------ tarihinde; davacının, müvekkili bankanın itirazını tebellüğ ettiğini, --- tarihinde davacının, bu kez aynı alacak iddiası ve aynı talepler ile -----dosyasından bir icra takibi daha başlattığını, ----- tarihinde; müvekkili bankanın mükerrer olarak başlatılan bu icra takibine de yasal süresi içerisinde itiraz ettiğini ve bu icra takibinin de durduğunu, --- Sayılı icra dosyasında yapılan itirazın iptali yargılamasında "İtirazın İptali Talep Edilen İcra Takibinin Derdest İcra Takibi Niteliğinde Bulunduğundan davanın reddine" karar verildiğini ve bu kararın kesinleştiğini, ----tarihinde; müvekkili bankanın ----- dosyasına yaptığı itirazının tebellüğ ettiği tarihten ---- aşkın bir süre geçtikten sonra açtığı itirazın iptali davasının ise hak düşürücü süre içerisinde açılmadığından reddedildiğini ve bu kararın da---- incelemesinden geçerek kesinleştiğini, ---- tarihinde; davacının bu kez ----- arabuluculuk numaralı başvurusu ile aynı ----- sayılı dosyalarında talebine konu ettiği alacak iddiasıyla talepte bulunduğunu, hal böyle iken; davacının son işlem tarihi ----- tarihinden bu yana usulüne uygun olarak başlattığı icra takibi ve dava olmadığını, davacı tarafından yapılan icra takipleri ve akabinde açılan itirazın iptali davalarından birisinin derdestlik, diğerinin ise hak düşürücü süre içerisinde açılmadığından reddedildiğini, mezkûr icra takibi ve davaların hiçbirisinin ------ tarihinde işlemeye başlayan zamanaşımını kesmediğini, huzurdaki sözde alacak taleplerinin zamanaşımına uğradığı, bu nedenle talep edilme imkânının kalmadığı ve bu nedenle de huzurdaki davanın reddedilmesi gerektiğini, nitekim-------de; hak düşürücü süre içerisinde açılmayan itirazın iptali davalarının zamanaşımını kesme özelliğini barındırmadığı hususunun haklı olarak ortaya konduğunu, huzurdaki davanın suiniyetle muallel haksız çıkar sağlamaya yönelik bir tertip ürünü olduğunu, hesap sahibi davacının oğlu olan vekilinin/temsilcisinin ve hatta davacının eşinin bizzat, bilgi, rıza ve talimatları doğrultusunda gerçekleştirilmiş olan, hukuka, bankacılık uygulama ve teamüllerine uygun işlemlerle ilgili olarak; öncelikle bankadaki işlemlerin gerçekleştirilmiş olduğu süre boyunca, hesapların kapatılmasından sonra 3 yıl boyunca, ne hesap sahibinin ne vekili/temsilcisi oğlunun ne de davacının eşi ve diğer çocukları tarafından hiçbir işleme en küçük bir itiraz dahi ileri sürülmemişken, belki de aile içi ihtilafların çıkmasından sonra, muhtemelen haksız menfaat temin etmek amacıyla, çok uzun yıllar önce, üstelik usulüne uygun olarak gerçekleştirilmiş olan ve hiçbir itirazda bulunulmayan işlemlerle ilgili olarak ihtilaf yaratılmaya çalışılarak huzurdaki davanın açıldığını, davacının dava konusu ettiği müvekkili banka nezdindeki------ hesaplarındaki paraların, davacı ve davacının oğlu/vekili/temsilcisi olan dava dışı ---------- bilgisi, rızası, talimatı, onayı ve icazeti tahtında uzun yıllar önce çekilmiş olup, mezkûr hesapların da kapatıldığını, davacının bu hesaplarının açıldığı ------tarihi ile bu hesapların kapatıldığı ---- arasında gerçekleştirilen tüm işlemlerin davacı veya davacının oğlu/vekili/temsilcisi -----tarafından bizatihi gerçekleştirilmiş işlemler olup, bu kişiler dışında hiçbir kimsenin bu hesaplar üzerinden işlemler gerçekleştirmediğini, bu itibarla, davacının "Müvekkil daha önce paralarını almak için hiçbir şekilde şubeye gitmediği gibi, herhangi bir kişiye paralarını almak için veya aktarmak için yetki vermemiş, vekâletname düzenlememiştir." yönündeki hukuki ve fiili gerçeklerle örtüşmeyen beyan ve iddialarının haksız ve dayanaksız olduğunu, kaldı ki, davacının oğlu/vekili/temsilcisi olan ----- aynı zamanda davacının eşi ------ oğlu/vekili/temsilcisi olduğunu, davacının bu hesaplarında bulunan paraların büyük bir kısmının, ----- müvekkili banka nezdindeki hesaplarından oğul/vekil/temsilci ------tarafından transfer edilen paralar olup, davacının hesabında bulunan bu paralardan ve hesaplarından yapılan işlemlerden davacı ve davacının oğlu -------ile birlikte davacının eşi ------- ve muhtemelen diğer aile fertlerinin de bilgi sahibi olduğu hususunda tereddüt bulunmadığını, dava konusu hesaplardan yapılan tüm işlemlerin davacı, davacının oğlu/vekili/temsilcisi ------- bilgisi, rızası, talimatı, onayı ve icazeti tahtında gerçekleşen işlemler olup, müvekkili bankanın tüm iş ve işlemleri usule ve yasaya uygun olduğundan, dava konusu hesaplardaki paraların iadesinin söz konusu olmadığını, buna ilişkin herhangi bir oranda faiz talep edilmesi de mümkün olmadığını savunarak hukuki, cezai, mali ve idari her türlü hakları saklı kalmak kaydıyla öncelikle davaya konu sözde alacak taleplerinin zamanaşımına uğramış olması nedeniyle, davacının hukuka aykırı, haksız ve kötü niyetli davasının tüm talepler yönünden esastan da reddine karar verilmesini talep etmiştir.
RAPOR: Bilirkişi raporunda özetle;"Davacı İle Davalı Banka arasında Cari hesap ilişkisinin olduğu ve Davalı Bankanın -----şubesinde ; ------ hesabının açılmış olduğu, hesabın ------ tarihinde kapatıldığı, hesapların Davalı Bankanın ---- olması nedeniyle ----olarak açıldığı, hesapların vadeli ---- niteliğinde olduğu, Hesapların vadeli -----niteliğinde olduğu , Davalı Bankaca; söz konusu -----hesaplarına ilişkin hesap hareketleri, çekilen paralara ilişkin dekontlar sunulmamakla birlikte Söz konusu ----- Davacının oğlu ----- tarafından tasarrufta bulunulduğunun anlaşıldığı, Banka nezdinde hesap sahibi dışında başka bir şahsın tasarrufta bulunabilmesi için bu şahsın hesap sahibince yetkilendirilmiş olması gerektiği, Dava konusu olayda hesaptan tasarrufta bulunan şahsa yetki verildiğine dair bir belge sunulmadığı, Öte yandan ----tarihinde kapatılan----- tarihinden itibaren------ boyunca işlem yapılmamasının, hesabın akıbetinin sorulmamasının düşünülemeyeceği, Belirtilen nedenle ----- üzerinde yapılan tasarruf işleminin Davacının Bilgisi dahilinde gerçekleştirildiği, İşleme icazet verdiğinin düşünülmesi gerektiği,------ aksi kanaatte olunması halinde söz konusu ----- hesaplarına ilişkin hesap hareketleri, çekilen paralara ilişkin dekontların celbedilerek çekilen tutarın hesaplanması gerektiği, Tarafların hukuki nitelikteki talepleri ile, masraf, vekalet ücreti, tazminat ve benzeri diğer taleplerinin----------- takdirleri içinde kaldığı," şeklinde sonuç ve kanaatine varıldığı beyan edilmiştir.
RAPOR: Bilirkişi raporunda özetle;"Davacı ---- davalı bankadaki dava konusu ----- hesaplarının incelemesinde, davacı tarafından imzasına itiraz edilen --- tarihli yetki belgesine istinaden yetkili görülen dava dışı ---- tarafından, Davacının ----hesabından aşağıdaki tabloda görüldüğü üzere toplam---- çekildiği, ---- tarihinde de yine dava dışı ------ tarafından hesabın kapatıldığı," şeklinde sonuç ve kanaatine varıldığı beyan edilmiştir.
EK RAPOR: Bilirkişi ek raporunda özetle;" Davalı Bankaca; söz konusu----- hesaplarına ilişkin hesap hareketleri, çekilen paralara ilişkin dekontlar s unutmamakla birlikte Söz konusu mevduat hesaplarından----- Davacının oğlu ----- tarafından tasarrufta bulunulduğu, Bu yönden davacıların bir itirazda bulunmadıkları anlaşılmaktadır. Banka nezdinde hesap sahibi dışında başka bir şahsın tasarrufta bulunabilmesi için bu şahsın hesap sahibince yetkilendirilmiş olması gerektiği açıktır Dava konusu olayda hesaptan tasarrufta bulunan şahsa yetki verildiğine dair bir belge sunulmamıştır. Öte yandan --- tarihinde kapatılan------ boyunca işlem yapılmamasının, hesabın akıbetinin sorulmamasının düşünülemeyeceği. Belirtilen nedenle------ üzerinde yapılan tasarruf işleminin Davacının Bilgisi dahilinde olduğu. İşleme icazet verdiğinin düşünülmesi gerektiği, ----- aksi kanaatte olunması halinde söz konusu ---- hesaplanna ilişkin hesap hareketlen, çekilen paralara ilişkin dekontların celbedilerek çekilen tutarın hesaplanması gerektiği kanaatine varılmış olup " Bu defa Dosyaya celbedilen ek belgeler ve davacı tarafından verilen "yetki belgesi " incelenmiş Davacı ------ davaya konu hesaplarda oğlu ---- para çekmek dahil tüm bankacılık/özel --- işlemlerini yapmaya ----- yaptığı işlemlerden sonra Davacının Hesap kapatma dahil para çekme , virman , para çekme gibi işlemler yaptığı düşünüldüğünde yapılan işlemlerden haberlerinin olmadığı savının maddi dayanaktan yoksun olduğu, söz konusu işlemlerin Davacının bilgi ve onayları doğrultusunda gerçekleştirildiği İstikrar kazanmış ---- da bu yönde olduğu görüşünde olmakla birlikte hukuki nitelikteki bu hususun takdirinin . ------ uhdesinde olduğu, Tarafların hukuki nitelikteki talepleri ile, masraf, vekalet ücreti, tazminat ve benzeri diğer taleplerinin ----- takdirleri içinde kaldığı," şeklinde sonuç ve kanaatine varıldığı beyan edilmiştir.
EK RAPOR: Bilirkişi ek raporunda özetle;""Konusu ve tarafları belirtilen dava dosyasının----- tarihli duruşmadaki ara kararı ile ----dava tarihi olan ----- karşılığının hesaplanması" hususunda tarafıma verilmesi nedeniyle gerekli incelemeler yapılmış ve aşağıdaki hususlar belirlenmiştir. HESAPLAMA: --- dava tarihi itibarıyla ----------şeklinde sonuç ve kanaatine varıldığı beyan edilmiştir.
Davacı ----- dava tarihi olan ---tarihinde tacir sıfatının olup olmadığının----sorulması yönünde ara karar kurulmuş olup, cevabi yazılar incelendiğinde ---- yazılarında davacının ticari işletme kaydının bulunmadığı yönünde bilgi yazısı yazıldığı, aynı şekilde --------- sayılı yazıları ile davacının potansiyel mükellef olarak müdürlüklerinde kayıtlı olduğu bildirildiği görülmüştür.
Dava, bankacılık işleminden kaynaklı alacak davasıdır.
Dava şartları kamu düzeninden olup kamu düzenine ilişkin hususlarda resen dikkate alınacak hususlardan olup dava şartı yokluğu halinde HMK'nun115/2.maddesi gereğince dava şartı yokluğundan davanın usulden reddine karar verilmesi gerekir.
Benzer konuya ilişkin -------- ilamında; "
Mahkemece, Davanın göreve ilişkin dava şartı yokluğu nedeniyle usulden reddine, dosyanın talep halinde ve karar kesinleşmesi üzerine----------TÜKETİCİ MAHKEMESİNE GÖNDERİLMESİNE karar verilmiş ve karara karşı davalı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
Uyuşmazlık, görevli mahkemenin hangisi olduğu ve mahkemece verilen görevsizlik kararının yerinde olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun'un 3/1-k maddesinde tüketici; “ticari veya mesleki olmayan amaçlarla hareket eden gerçek veya tüzel kişi” şeklinde tarif edilmiş, 3/1-l maddesinde ise tüketici işleminin; “mal veya hizmet piyasalarında kamu tüzel kişileri de dâhil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla hareket eden veya onun adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiler ile tüketiciler arasında kurulan, eser, taşıma, simsarlık, sigorta, vekâlet, bankacılık ve benzeri sözleşmeler de dâhil olmak üzere her türlü sözleşme ve hukuki işlemi... ifade eder.” hükmüne yer verilmiştir.
6502 sayılı TKHK’nun 3. maddesinin gerekçesinde, “tüketici işlemi; eser, taşıma, simsarlık, sigorta, vekâlet, bankacılık ve benzeri sözleşmeler de dâhil olmak üzere kurulan her türlü sözleşme ve hukuki işlemi ifade eder şeklinde yeniden tanımlanmıştır. Böylece uygulamada ortaya çıkan ve tüketici sözleşmelerinin kapsamını daraltan yorumların da önüne geçilmiş olacaktır.” denilmiştir.
Aynı Kanunun 73/1. maddesinde de tüketici işlemleri ile tüketiciye yönelik uygulamalardan doğabilecek uyuşmazlıklara ilişkin davalara bakmaya tüketici mahkemelerinin görevli olduğu hüküm altına alınmıştır.
Buna göre bir işlemin tüketici işlemi sayılarak 6502 sayılı kanun 73/1 maddesine göre Tüketici Mahkemelerinin görevine girmesi için işlemin taraflarından birinin tüketici olması gerekir.
Bu yasal düzenlemeler karşısında somut olayda, bankacılık işleminden kaynaklanan alacak istemine ilişkin davada hesabın tüketici hesabımı yoksa mesleki veya ticari hesap mı olduğu buna göre davacı mudinin tüketici mi yoksa tacirmi olduğu dava dilekçesi içeriğinden belirlenememektedir.
Dava dilekçesinden hesabın tüketici hesabımı yoksa mesleki veya ticari hesapmı olduğu tesbit edilemese de davalı vekili istinaf dilekçesinde müvekkili davalı bankadaki davacı hesabının---------- hesabı olup ticari amaçla açıldığını ileri sürüp buna dair hesap bilgilerini bildirmiş ise de davacının davalı bankada tüketici hesabı olup olmadığı, davaya konu işlemin hangi hesaptan yapıldığı tam olarak tesbit edilememiştir.
O halde mahkemece davaya konu işleme ait davacının davalı bankadaki hesap kayıtları getirtilerek işlemin yapıldığı hesabın tüketici mi yoksa mesleki veya ticari amaçlamı açıldığı tesbit edilip buna göre görevli mahkemenin belirlenmesi gerekirken bu husus yerine getirilmeden verilen karar yerinde olmayıp davalı vekilinin istinaf sebebi yerinde görülmüştür.
Sonuç itibariyle, davalı vekilinin istinaf talebi yerinde görülmekle, yukarıdaki açıklamalar doğrultusunda ilk derece mahkemesi kararının HMK'nın 353/1-a3,6 maddeleri uyarınca kaldırılmasına, yukarıda belirtildiği şekilde işlem yapılarak oluşacak sonuca göre karar verilmek üzere dosyanın mahkemesine gönderilmesi gerektiği kanaatine varılarak aşağıdaki hüküm kurulmuştur. " şeklinde gerekçelere yer verilerek davaya konu işleme ait davacının davalı bankadaki hesap kayıtları getirtilerek işlemin yapıldığı hesabın tüketici mi yoksa mesleki veya ticari amaçla mı açıldığı tesbit edilip buna göre görevli mahkemenin belirlenmesi gerektiği yönünde değerlendirme yapıldığı görüldüğünden mahkememiz dosyasına konu davanın---- tarihli ara kararı ile davalı bankadan "Davalı Banka----- müzekkere yazılarak ------ tarihinde ------ hesap numaralı hesapların kar payı katılım hesabı olup olmadığı, söz konusu hesapların tüketici hesabı olup olmadığı, davacı ile alakalı olarak şubelerinde sabık numaralı hesaplar üzerinden davacının ticari işlem-------- talebi olup olmadığı, davacının hesap açmasında mesleki veya ticari amaç taşıdığına ilişkin somut bilgi ve belgeler varsa bunların mahkememize gönderilmesinin istenilmesine" yönünde karar verildiği, davalı banka tarafından ------- tarihli mahkememizi muhatap cevabi yazılarında özetle ------- hesaplarının doğası gereği kar elde etme amacını taşıdığı ve davacının hesabının ------- olduğundan bahisle davacının açtığı hesapların ticari veya tüketici hesabı niteliğinde olup olmadığı hususunun mahkememiz takdirinde olduğu bildirilmiştir.
Davalı banka tarafından ---tarihli mahkememizi muhatap cevabi yazılarından hesabın ticari hesap olmadığı ve -----segmentinde olduğunun anlaşıldığı, ------- davacının ticari işletme kaydının bulunmadığının bildirildiği, katılım hesaplarındaki paradan kar amaçlamanın söz konusu hesaplara ilişkin ihtilafların ticaret mahkemelerinde görülmesini gerektirmediği, örneğin bir memurun 657 sayılı Kanunun 28. Maddesi kapsamında ticaret yapma yasağı olmasına rağmen söz konusu katılım hesapları vasıtasıyla para kazancı sağlayabileceği, bu durumun ilgili memura tacir sıfatı kazandırmayacağı gibi ihtilafların hallinde ticaret mahkemelerini görevli kılmayacağı, ekonomik hayatta bir çok iş ve işlemin temelinde kar elde etme saikinin mevcut olduğu, zira benzer konuya ilişkin ------- sayılı ilamında bu hususa değinerek; ------ kiraya vererek yatırım yapmak sureti ile kazanç elde ettiği gerekçesi ile davaya genel mahkemede bakılması gerektiği yönünde vermiş olduğu ... görevsizlik kararı hatalıdır." şeklinde tespit ve değerlendirmelerde bulunulduğu, aynı şekilde tacir sıfatı bulunmayan gerçek kişinin para kazanmak amacıyla bankaya para yatırması işlemine ilişkin -------- karar sayılı ilamında; " Davacının davalı bankada birden çok hesabı bulunması ve bu hesapların en yüksek getiriyi elde edecek şekilde nemalandırılması davacıyı tacir yapmaz. Paranın bankanın vadeli veya vadesiz hesaplarında bulundurulması tacir sıfatının kazanılması için yeterli olmayıp, gerçek kişi olan davacının tacir olduğuna ilişkin dosyada herhangi bir kanıt bulunmadığından, ilk derece mahkemesi görevli olup, verilen görevsizlik kararı hatalıdır." şeklindeki açıklamalarından gerçek kişilerin tacir sıfatının bulunmaması halinde kar amaçlı bankacılık iş ve işlemlerinden neş'et edecek ihtilaflarda kişiyi tacir sıfatını kazandırmayacağı, bu haliyle ticaret mahkemesini görevli hale getirmeyeceğinin anlaşıldığı,-------karar sayılı ilamında; "Davacının ticaret sicil ve vergi kaydının bulunmadığı gerekçesiyle Tüketici mahkemesine görevsizlik kararı verilmiştir.
Ancak davacı taraf dava dilekçesinde ----yaşamakta olup ------- şeklinde beyanda bulunmuştur. Buna göre dava konusu hesapların davacının ticareti ile ilgili olduğu anlaşılmaktadır. Bu halde, davacının mesleki amaçla hareket etmediğinin ve tüketici olduğunun kabulü mümkün değildir." şeklindeki tespit ve değerlendirmelerden ihtilafa konu hesapların davacının ticareti ile ilgili olduğunun önemine vurgu yapıldığı, somut olayımızda ise davacının tacir sıfatının bulunmadığı gibi davaya konu hesaplardaki yatırım mevduatının davacının --------- ilgili olduğuna yönelik bir iddianın bulunmadığı, davalı bankanın mahkememiz muhatap ------- tarihli cevabi yazılarından hesabın ticari hesap olmadığının anlaşıldığı hususları hep bir arada değerlendirilerek taraflar arasında görülmekte olan bankacılık işleminden kaynaklı alacak davasına konu uyuşmazlıkta görevli mahkeme Tüketici Mahkemesi olduğundan, mahkememizin görevsiz olması nedeniyle dava şartı noksanlığından davanın usulden reddine karar verilmiş, aşağıda belirtildiği şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1- Davanın HMK'nun 114/1-C ve 115/2. maddeleri uyarınca görevsizlik nedeniyle USULDEN REDDİNE,
2- HMK.20/1. maddesi uyarınca, kararın kesinleşmesinden itibaren (süresi içinde kanun yoluna başvurulmayarak kesinleşmiş ise kararın kesinleştiği tarihten; kanun yoluna başvurulmuşsa bu başvurunun reddi kararının tebliğ tarihinden itibaren) 2 hafta içinde mahkememize başvurularak dilekçe ile dosyanın görevli mahkemeye gönderilmesinin talep edilmesi halinde dosyanın bu davaya bakmaya görevli -------- TÜKETİCİ MAHKEMESİNE gönderilmesine, aksi taktirde HMK.20/1. maddesi gereğince davanın açılmamış sayılmasına karar verileceğinin ihtarına,
3- Gider avansının kullanılmayan bölümünün görevli mahkeme veznesine yatırılması için ilgililerine iadesine,
4- HMK' nun 331/2. maddesinde yapılmış olan 'görevsizlik ve yetkisizlik kararından sonra davaya bir başka mahkemede devam edilmesi halinde yargılama giderlerine o mahkemenin hükmedeceği, gönderme kararından sonra davaya bir başka mahkemede devam edilmemiş ise talep üzerine davanın açıldığı mahkemenin dosya üzerinden bu durumu tespit ile davacıyı yargılama giderlerini ödemeye mahkum edeceği' şeklindeki düzenleme nazara alınarak, yargılama giderleri konusunda bu aşamada bir karar verilmesine yer olmadığına,
Dair, davacı vekili ve davalı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içerisinde -----------Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 22/09/2022
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.