Taraflar arasındaki “tapu iptali ve tescil” davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; Bismil  Asliye Hukuk Mahkemesince davanın reddine dair verilen 12.09.2007 gün ve 2007/90 E- 202 K.sayılı kararın incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 1.Hukuk Dairesinin 25.02.2009  gün ve 2009/880 E- 2432 K. sayılı ilamı ile bozularak dosya yerine geri çevrilmekle yeniden yapılan yargılama sonunda; mahkemece önceki kararda direnilmiştir.
  
 TEMYİZ EDEN: Davacı vekili

HUKUK GENEL KURULU KARARI

Hukuk Genel Kurulu’nca incelenerek dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:
Dava, tapu iptal ve tescil isteğine ilişkin olup, redde ilişkin direnme kararı davacı vekilince temyiz edilmiştir. Özel Daire bozma ilamı sonrasında yapılan yargılamada dava dışı A. A.. tarafından 25.06.2009 havale tarihli dilekçe ile müdahale talebinde bulunulmuş, Yerel Mahkemece 03.07.2009 günlü ara karar ile müdahale talebi reddedilmiştir.
Kural olarak temyize müracaat hakkı; sadece asıl tarafa aittir. Asıl taraf temyize müracaat etmezse, fer’i müdahilin bağımsız olarak hükmü temyiz etme hakkı yoktur. Ancak, müdahale talebinde bulunan kimsenin müdahale isteği mahkemece reddedilmiş ise, hükmün sırf bu kısmına karşı olmak üzere, müdahale isteğinde bulunanın asıl hükümle birlikte bağımsız olarak temyiz yoluna gitme hakkı vardır. Diğer bir anlatımla bir dava, davanın tarafları yönünden bir hüküm (nihai karar) ile sona erince, müdahale isteği reddedilen kişinin, bu ret kararını tek başına dahi temyiz hakkı vardır.
Bu husus Hukuk Genel Kurulu’nun 11.11.1981 tarih 11/2751-733 sayılı kararında da benimsenmiştir.
O halde, somut olayda müdahale talebinde bulunan A. A.."ın  müdahale talebinin reddine karar verilmiş olmakla, müdahale talebinde bulunana yasal yolların tanınabilmesi için anılan hükmün  tebliği gereklidir.
Buna karşılık, müdahale talebinin reddine ilişkin kararın veya direnme kararının, müdahale talebinde bulunan A. A..a tebliğine ilişkin belgeye dosya arasında rastlanmamıştır.
Adı geçene müdahale talebinin reddine ilişkin karar ile direnme kararının yöntemince tebliği ile tebliğe ilişkin tebligat parçasının evraka eklenmesi ve açıklanan eksikler giderildikten sonra Yargıtay’a gönderilmek üzere dosyanın mahkemesine geri çevrilmesi gerekir.
Dosyanın açıklanan eksik tamamlandıktan ve dizi pusulasının bağlandıktan sonra Yargıtay’a gönderilmek üzere mahkemesine geri çevrilmesi gerekir.
S O N U Ç : Yukarıda yazılı noksanlığın tamamlanması için dosyanın mahkemesine, GERİ ÇEVRİLMESINE, 23.12.2009 gününde oybirliği ile karar verildi.