17. Hukuk Dairesi 2015/8992 E. , 2018/3696 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerle davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili, 18.07.2007 tarihinde, davalılardan Hasan"ın malik-sürücüsü bulunduğu araçla diğer davalı ..."in sürücüsü-maliki ve trafik sigortacısı bulunduğu aracın çarpışması sonucu meydana gelen trafik kazasında yol kenarında duran müvekkilinin yaralandığını, sağ bacağının kesildiğini ve sol kalçasında sakatlık meydana geldiğini belirterek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 10.000,00 TL maddi tazminatın davalılardan müştereken ve müteselsilen 50.000,00 TL manevi tazminatın davalılar Haşan ve Rasim"den kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizleri ile tahsilini talep etmiş, 28.05.2010 tarihli dilekçe ile talebini 80.147,85 TL. olarak ıslah etmiştir.
Davalı ... şirketi vekili davanın reddini savunmuş, diğer davalıların vekilleri, duruşmalarda davanın reddini savunmuşlardır.
Mahkemece, 80.147,85 TL. maddi tazminatın davalı ... şirketi poliçe limiti ile sınırlı olmak üzere ve dava tarihi olan 30.01.2009 tarihinden diğer davalı ... için olay tarihi olan 18/07/2007 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile (davalı ... hariç olmak üzere) birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine, fazlaya ilişkin talebin saklı tutulmasına, davalı ... aleyhine açılan manevi
tazminat davasının kabulü ile 35.000,00 TL.nin 18/07/2007 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi île birlikte bu davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde ve özellikle bir davada birden fazla ıslah yapılamayacağı gözetilerek davacı vekilinin ilk ıslah dilekçesi esas alınarak sonucuna göre karar verilmesine göre, davacı vekilinin aşağıdaki bentlerin dışında kalan ve yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
Dava trafik kazasından kaynaklanan cismani zarar nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
2-Manevi tazminat zenginleşme aracı olmamakla beraber, bu yöndeki talep hakkındaki hüküm kurulurken olay sebebiyle duyulan acı ve elemin kısmen de olsa giderilmesi amaçlanmak ve bu sebeple tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile birlikte olayın meydana geliş şekli ve tarafların kusur durumu da gözönünde tutularak, (818 sayılı BK"nun 47. maddesi) 6098 sayılı B.K."nun 56. maddesindeki özel haller dikkate alınarak, hak ve nesafet kuralları çerçevesinde bir sonuca varılmalıdır. Zira. M.K"nun 4.maddesinde, kanunun takdir hakkı verdiği hallerde hakimin hak ve nesafete göre hükmedeceği öngörülmüştür.
Belirtilen hususlar dikkate alındığında, olay tarihi, olayın meydana geliş şekli, ekonomik ve sosyal durum, davacının yaşı, maluliyet oranı ve tarafların kusur durumları dikkate alındığında davacı için takdir olunan manevi tazminatın bir miktar az olduğu görülmüş ve hakkaniyete uygun bir manevi tazminata hükmedilmek üzere kararın bozulması gerekmiştir.
3-Hüküm tarihinde yürürlükte bulunan, Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 10. maddesinin 3. fıkrası “Manevi tazminat davalarında, davanın tamamının reddi durumunda, avukatlık ücreti tarifenin ikinci kısmının, ikinci bölümüne göre hükmolunur" şeklindedir.
Somut olayda davacı vekili, davalılardan ... yönünden de manevi tazminat isteminde bulunmuş, ..."ın dava konusu trafik kazasında kusuru bulunmadığı gerekçesi ile davacının davalı ... yönünden maddi ve manevi tazminat talepleri reddedilerek, vekil ile temsil olunan davalı ... lehine nisbi vekalet ücretine hükmedilmiştir. Bu durumda yukarıda anılan fıkraya göre davalı Haşan lehine 1.500,00 TL maktu vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken nisbi vekalet ücretine hükmedilmesi doğru değil bozma nedenidir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine; (2) ve (3) nolu bentlerde açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine, 02/04/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.