17. Ceza Dairesi 2016/345 E. , 2018/4658 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Hırsızlık, mala zarar verme
HÜKÜM : Mahkumiyet
Yerel mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararların niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
1)Sanık ... hakkında hırsızlık suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz isteminin incelenmesinde;
Yargıtay Ceza Genel Kurulu"nun 30/10/2014 tarih, 2014/2-40 Esas ve 2014/453 Karar sayılı kararında; "Hırsızlık ve mala zarar verme suçları 5237 sayılı TCK"nın onuncu bölümünde "Mal varlığına karşı suçlar" başlığı altında düzenlenmiş olup her iki suçun da koruduğu hukuki değer kişinin mal varlığıdır. Hırsızlık eyleminde zilyedinin rızası olmadan başkasına ait taşınır bir malın, kendisine veya başkasına yarar sağlamak maksadıyla bulunduğu yerden tamamının veya bir kısmının alınması suretiyle müştekinin malvarlığına zarar verilirken, mala zarar verme suçunda ise; başkasının taşınır veya taşınmaz malını kısmen veya tamamen yıkıp, tahrip edip ya da yok etmek suretiyle kullanılamaz hâle getirerek veya kirleterek zarar verilmesi söz konusudur. Her iki suç tipinde de mağdur malvarlığı itibarıyla zarar görmektedir. Hırsızlık suçunda, suça konu mal alınıp götürülmek suretiyle mağdurun zilyetliği tamamen ortadan kaldırılmaktadır. Mala zarar verme suçunda ise, malın mutlaka alınması gerekli olmayıp, çoğunlukla malın tamamı ortadan kaldırılmamakta, zarar verilerek kısmen veya tamamen kullanılmaz hale getirilmektedir. İki suçu birbirinden ayıran önemli özellik ise; hırsızlıkta failin faydalanma amacıyla eylemini gerçekleştirmesine karşın, mala zarar verme suçunda mağdura zarar verme düşüncesiyle hareket etmesidir. Bu nedenle mala zarar verme suçunun konusu ile hırsızlık suçunun konusunun aynı taşınır mal olması halinde, ayrıca mala zarar verme suçundan da ceza verilmemesi gerekmektedir. Ancak hırsızlık eylemi gerçekleştirilirken suça konu mal dışında bir başka eşyaya zarar verilmiş ise, mala zarar verme suçu ayrıca gerçekleşebilecektir. Örneğin, aracın camı kırılarak içerideki telefonun alınması halinde hırsızlık suçu yanında, ayrıca hırsızlık suçunun konusunu oluşturmayan araç camının kırılmış olması nedeniyle mala zarar verme suçu da oluşacaktır. Bununla birlikte, hırsızlık suçunun konusunu oluşturan eşyanın çalınması sırasında ayrıca bu eşyaya zarar verilmesinin de söz konusu olduğu hallerde, bu durum 5237 sayılı TCK"nın 61. maddesi uyarınca temel cezanın belirlenmesinde gözönünde bulundurulmalıdır" şeklindeki açıklama karşısında, yetersiz ve oluşa uygun düşmeyen gerekçe ile yazılı şekilde alt sınırdan uzaklaşmaksızın hüküm kurulması aleyhe temyiz olmadığından ve Anayasa Mahkemesi"nin hükümden sonra 24/11/2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanan 08/10/2015 tarih, 2014/140 Esas ve 2015/85 sayılı kararı ile TCK"nın 53. maddesinin (1) numaralı fıkrasının (b) bendine yönelik olarak vermiş olduğu iptal kararlarının da kapsam ve içerik itibarıyla infaz aşamasında mahallinde gözetilebileceğinden, bozma sebebi yapılmamıştır.
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre, sanık ...’in temyiz nedenleri yerinde görülmemiş olduğundan reddiyle, eleştiri dışında usul ve kanuna uygun bulunan hükmün tebliğnameye uygun olarak ONANMASINA,
2)Sanık ... hakkında mala zarar verme suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz isteminin incelenmesinde;
1-Mala zarar verme suçunun konusu ile hırsızlık suçunun konusunun aynı taşınır mal olması halinde, ayrıca mala zarar verme suçundan da ceza verilmemesi gerektiğine ilişkin Yargıtay Ceza Genel Kurulu’nun 30/10/2014 tarih, 2014/2-40 Esas ve 2014/453 Karar sayılı kararı da dikkate alındığında; somut olayda sanığın 35 AB 7854 plakalı müştekiye ait olan aracı çalmak isterken ayrıca suça konu araca da zarar verdiğinin anlaşılması karşısında, sanığın mala zarar verme suçundan beraatine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde mahkûmiyetine karar verilmesi,
2-T.C. Anayasa Mahkemesi"nin, TCK"nın 53. maddesine ilişkin olan, 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararının, 24.11.2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanmış olması nedeniyle iptal kararı doğrultusunda TCK"nın 53. maddesindeki hak yoksunluklarının yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık ...’in temyiz nedenleri bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenlerle tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, 04/04/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.