
Esas No: 2014/2520
Karar No: 2014/4980
Karar Tarihi: 27.03.2014
Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2014/2520 Esas 2014/4980 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : ACIPAYAM ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ : 16/10/2012
NUMARASI : 2011/532-2012/366
Taraflar arasında görülen muarazanın giderilmesi davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir.
Y A R G I T A Y K A R A R I
Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Davacı vekili dilekçesinde; müvekkilinin, davaya konu işyerini 03.03.2010 tarihinde tapudan devir aldığını, elektrik abonelik tesisi için davalı kuruma müracaat ettiğinde önceki malikin borcu nedeniyle yeni abonelik tesis edilmeyeceğinin bildirildiğini, müvekkilinin, davalı kuruma borcu olmamasına rağmen abonelik tesis edilmemesinin hukuka aykırı olduğunu ileri sürerek, muarazanın men"ini, davacı adına yeni abonelik tesis edilmesini dava ve talep etmiştir.
Davalı kurum vekili cevabında; fatura tarihinin davacının işyerini satın aldığı dönemi de kapsadığını, davacının ödemesi gereken elektrik borcunun davacı tarafından kullanılan elektrik tüketimine ait olması nedeniyle, elektrik borcunun ödenmesi halinde abonelik tesis işleminin yapılacağını belirterek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, davalı kurumun eski borcun ödenmesi halinde yeni abonelik verilebileceği yönündeki savunmasının zımni olarak "borcu yoktur belgesi" anlamına geldiği, davalının elektrik hizmeti verme açısından tekel konumunda olduğu, sözleşme talep eden davacıya abonelik vermekten kaçınamayacağı, mevcut borcun kime ait olduğunun tartışılmasının davanın esasını ilgilendirmediği gerekçeleriyle davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir
Kural olarak abone sözleşmelerinde kullanılan su tüketiminden abone ile birlikte fiili kullanıcı da sorumludur. Somut uyuşmazlıkta davacı ile davalı arasında abone sözleşmesi olmadığı için davacının sözleşmeden kaynaklanan sorumluluğu yoktur. Ancak, davacı 03.03.2010 tarihinde taşınmazın zilyetliğini devralıp tapuda adına tescil işlemi yapıldığına göre, bu tarihten sonraki talebi nedeniyle fiili kullanıcı olduğunun kabulü ile bu tarihten sonraki dönem için abone ile birlikte sorumludur.
Mahkemece, yapılan bu açıklamalar gözetilerek 03.03.2010 tarihinden önce ve sonraki dönemde kullanılan su miktarlarına ilişkin tarafların delilleri toplanıp, bilirkişi incelemesi de yaptırılarak davacının sorumlu olduğu miktar saptanarak sonucuna uygun bir karar verilmesi gerekirken, değinilen bu yön gözardı edilerek eksik inceleme ile yazılı şekilde davanın kabulüne karar verilmesi, usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirmiştir. (HGK 25.9.2013 tarih ve 2013/13-204 E-1393 K,13.HD 29.2.2012 tarih ve 2011/19288 E-2012/4826 K)
Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 27.03.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.