
Esas No: 2020/10478
Karar No: 2020/14388
Karar Tarihi: 28.10.2020
Hakaret - Yargıtay 4. Ceza Dairesi 2020/10478 Esas 2020/14388 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hakaret
HÜKÜM : Mahkumiyet
KARAR
Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede, başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
Ancak,
1- Dosya içerisindeki karara esas alınan mesaj tespit tutanağındaki mesajların ... numaralı hattan gönderildiğinin anlaşılması, sanığın kullandığı numarayı 0531....48 olarak bildirdiği, 0531....48 numaralı hattan gönderilen mesajın yargılamaya konu edilmemesi ve sanığın aşamalardaki savunmalarında mesajları kendisinin göndermediğini beyan etmesi karşısında, soruşturma aşamasında beyanı alınan ve ... numaralı hattın sahibi olduğu anlaşılan ... ... ve hattı kullanması için verdiğini söylediği ... ...’ın tanık sıfatıyla dinlenip, suç tarihleri itibariyle HTS kayıtları getirtilip baz istasyonlarının karşılaştırılması, suçta kullanılan hat ile yoğun olarak görüşülen kişilerin tanık sıfatıyla dinlendikten sonra suça konu numaranın sanık tarafından kullanıp kullanılmadığının şüpheye yer bırakmayacak şekilde belirlenerek sonucuna göre sanığın hukuksal durumunun tayini gerektiğinin gözetilmemesi,
2- Sanığın, katılanların cep telefonuna 10/02/2014 tarihinde gönderdiği mesajın içeriği göz önüne alındığında, sanığın eyleminin TCK"nın 105/1. maddesinde düzenlenen, cinsel taciz suçunu oluşturacağının gözetilmemesi,
3- Kabule göre de;
17/10/2019 gün ve 7188 sayılı Kanun"un 24. maddesi ile 5271 sayılı CMK"nın 251. maddesinde Basit Yargılama Usulü düzenlenmiştir.
Ancak bu düzenlemenin uygulanmasıyla ilgili olarak, 7188 sayılı Kanun"un 31. maddesiyle, 5271 sayılı CMK"ya eklenen geçici 5. maddenin (d) bendi ile; "01/01/2020 tarihi itibariyle kovuşturma evresine geçilmiş, hükme bağlanmış veya kesinleşmiş dosyalarda seri muhakeme usulü ile basit yargılama usulü uygulanmaz" hükmü getirilmiştir.
Konuyu somut norm denetimi yoluyla inceleyen Anayasa Mahkemesi (25/06/2020, 2020/16, 2020/33; R.G. 19/08/2020, Sayı:31218), sözü geçen geçici 5/d maddesindeki hükmün, "kovuşturma evresine geçilmiş" ibaresinin aynı bentte yer alan, "basit yargılama usulü" yönünden Anayasa"nın 38. maddesine aykırı görerek iptaline karar vermiştir.
Anayasa Mahkemesi kararında, hükme bağlanmış dosyalarla ilgili iptale karar verilmemiş ise de, 5271 sayılı Kanun"un 2/1 -(f) maddesince hükme bağlanmış dosyalarla ilgili olarak kovuşturma evresinin kesinleşmeye kadar devam etmesi ve aynı Yasanın 251/3. maddesi gereği mahkumiyet hükmü verildiği takdirde sonuç cezadan dörtte bir indirim öngörülmesi, bu durumunda temyiz incelemesi devam eden dosyalar bakımından lehe düzenleme getirmesi karşısında,
Anayasa Mahkemesinin iptal kararında; sanık lehine getirilen, yeni düzenlemenin,7188 sayılı Kanun’un 31. maddesi gereğince, 5271 sayılı CMK’ya eklenen geçici 5. maddesiyle "kovuşturma evresine geçilmiş" dosyalar bakımından uygulanması gerektiğine işaret edildiğinden, temyiz incelemesi yapılan ve 5271 sayılı CMK"nın 251/1. maddesi kapsamına giren suçlar yönünden; Anayasa"nın 38. maddesi ile 5237 sayılı TCK"nın 7 ve 5271 sayılı CMK"nın 251 vd. maddeleri gereğince yeniden değerlendirme yapılması zorunluluğu,
Bozmayı gerektirmiş ve O Yer Cumhuriyet Savcısının temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden, tebliğnameye uygun olarak HÜKMÜN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 28/10/2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.