15. Ceza Dairesi 2017/11578 E. , 2019/2769 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma, sahtecilik
HÜKÜM : 1-Sahtecilik suçundan; TCK’nın 204/1, 43, 62 ve 53. maddeleri uyarınca mahkûmiyet
2-Dolandırıcılık suçundan; TCK’nın 155/2, 43, 62, 52 ve 53. maddeleri uyarınca mahkûmiyet
Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma ve sahtecilik suçlarından sanığın mahkumiyetine ilişkin hükümler, sanık müdafi tarafından temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü.
Gerekçeli karar başlığında suç tarihi 03.04.2007 olarak gösterilmiş ise de; sahtecilik yapılarak menfaatin temin edildiği son tarihin 10.12.2006 olduğu, şirketin bu tarih itibariyle kapatıldığı, 08.03.2007 tarihinde ise tamamen tasfiye edildiği belirlenerek suç tarihinin de 10.12.2006 olarak kabul edilmesi gerektiği anlaşılmakla yapılan incelemede;
Karstaş şirketinin yönetim kurulu başkanı olan sanığın, yönetim kurulu üyesi olmayan ...’ı 2004 ve 2005 yıllarında birçok kararın altına imza atmış gibi gösterdiği, aynı şekilde bir kısım yönetim kurulu kararlarında, ...., ..., ... adına atılmış olan imzaların sanık ... tarafından atıldığı ya da attırıldığı, yeminli mali müşavir ... adı ile düzenlenmiş ve imzalanmış olarak Kars Sanayi ve Ticaret İl Müdürlüğüne teslim edilen raporun da sanık tarafından sahte olarak düzenlediği, yine 2005 yılı denetim kurulu faaliyet raporunda ... ve ... isim ve imzaların da bu şahıslara ait olmadığı, aynı şekilde 05.01.2003 tarihli serbest mali müşavir ... imzalı mali müşavirlik rapor altındaki imzaların da bu kişiye ait olmayıp sahte olarak atıldığı, 25.01.2004 tarihli sermayenin ödendiğine dair mali müşavirlik raporunda altında ismi bulunan ... imzasının da sahte olarak atıldığı, çünkü o tarihte ortaklar tarafından sermayenin tamamen ödenmediği, sanığın 1997, 1998 ve 2003 tarihli vergi iadesi makbuzlarındaki rakamları yükselterek, kasa hesabından fazla çıkış yaptığı, Kars Ticaret Sicil Memurluğunun dosyasında yer alan genel kurul toplantı tutanaklarına göre de şirketin 1998-2007 yılları arasında yapılan sermaye artışlarından önce bütün sermayenin taahhütlü ödendiğinin tespit raporlarında yer almasına rağmen, taahhüt edilen sermayenin ödenmediğinin anlaşıldığı, yine Karstaş şirketinin 01.02.2003 ile 19.01.2007 tarihleri arasında yapılan genel kurul toplantıları ekinde sunulan hazirun listeler üzerinde yapılan incelemelerde de 02.01.2003 tarihli genel kurul toplantılarında sermayenin artırılması yönünde karar alındığı ve artırılan sermayenin 1.487.999,00 TL’sinin Kars Asliye Hukuk Mahkemesinin 2002/68 değişik iş sayılı dosyasında fabrika binası ve arsa değer artışının şirket ortakların hisselerine 26.4 uygulanması gerektiği halde her ortağa farklı uygulama yapılarak ortakların hisse miktarının yanlış hesaplandığı ve bu yanlış hesaplanan hazirun cetveli esas alınarak Ali Karadeniz, ..., ..., ...,... ve ...a toplamda 39.526,00 TL eksik ödeme yapılmasına rağmen, ..., ...,...,....,..., ..., ..., ... isimli kişilere toplamda 42.943,00 TL fazla ödeme yapıldığının iddia edildiği olayda;
1-Güveni kötüye kullanma suçundan kurulan hükme yönelik yapılan temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Dosya kapsamında yer alan sanık savunmaları, şikayetçi anlatımları ve bilirkişi raporu ile diğer bilgi ve belgelerin birlikte değerlendirilmesi sonucunda, mahkumiyet hükmünde bir isabetsizlik görülmemiştir.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanık müdafinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA,
2-Sahtecilik suçundan kurulan hükme yönelik yapılan temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Sanığa yüklenen resmi belgede sahtecilik suçunun gerektirdiği cezanın miktar ve nev’i itibariyle tabi olduğu 5237 sayılı TCK’nın 204/1, 66/1-e ve 67/4 maddelerinde öngörülen 12 yıllık dava zamanaşımının 10.12.2006 olan suç tarihinden temyiz inceleme gününe kadar dolduğu anlaşıldığından; 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA; ancak bu husus yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden aynı kanunun 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak 5271 sayılı CMK’nın 223/8. maddesi gereğince sanık hakkında açılan kamu davasının zamanaşımı nedeniyle DÜŞMESİNE, 25.03.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.