Abaküs Yazılım
15. Ceza Dairesi
Esas No: 2019/2024
Karar No: 2019/2773
Karar Tarihi: 25.03.2019

Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2019/2024 Esas 2019/2773 Karar Sayılı İlamı

15. Ceza Dairesi         2019/2024 E.  ,  2019/2773 K.

    "İçtihat Metni"



    Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçundan sanık ..."nun, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 155/2, 62 ve 52/2. maddeleri gereğince 10 ay hapis ve 80,00 Türk lirası adli para cezası ile cezalandırılmasına, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 231/5. maddesi gereğince hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair Ankara 31. Asliye Ceza Mahkemesinin 01.06.2017 tarih ve 2016/718-2017/1232 sayılı kararına yönelik katılan şirket vekili tarafından yapılan itirazın, katılan şirketin zararı giderilmediğinden bahisle kabulü ile hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının kaldırılmasına ilişkin Ankara 3. Ağır Ceza Mahkemesinin 06.11.2017 tarih ve 2017/841 değişik iş sayılı kararını müteakip, sanığın 5237 sayılı Kanun’un 155/2, 62 ve 52/2. maddeleri gereğince 10 ay hapis ve 80,00 Türk lirası adli para cezası ile cezalandırılmasına, 5271 sayılı Kanun’un 231/5. maddesi gereğince hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair Ankara 31. Asliye Ceza Mahkemesinin 20.11.2018 tarih ve 2017/1568-2018/1466 sayılı kararına katılan şirket vekili tarafından yapılan itirazın, sanığın sabıka kaydında hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin karar bulunduğundan yeniden hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilemeyeceğinden bahisle kabulü ile bahse konu kararın kaldırılmasına ilişkin Ankara 5. Ağır Ceza Mahkemesinin 25.12.2018 tarih ve 2018/1406 değişik iş sayılı kararı aleyhine yüksek Adalet Bakanlığınca verilen 14.02.2019 gün ve 94660652-105-06-374-2019 sayılı kanun yararına bozma talebine dayanılarak dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 25.02.2019 gün ve 2019/19171 sayılı tebliğnamesiyle dairemize gönderilmekle okundu.
    Kanun yararına bozma isteyen tebliğnamede;
    Dosya kapsamına göre,
    1-Katılan şirketin, vekili aracılığıyla 16.04.2018 tarihinde sanık hakkındaki şikâyetinden vazgeçtiğinin ve bundan dolayı da 5271 sayılı Kanun"un 243/1. maddesinde yer alan "(1) Katılan, vazgeçerse veya ölürse katılma hükümsüz kalır. Mirasçılar, katılanın haklarını takip etmek üzere davaya katılabilirler." şeklindeki hüküm gereğince katılan sıfatını kaybettiğinin anlaşılması karşısında, anılan karara itiraz etme sıfat ve yetkisi bulunmadığından merciince bu yönden itirazın reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde kabulü ile bahse konu kararın kaldırılmasına karar verilmesinde,
    2-Kabul ve uygulamaya göre de, Ankara 5. Ağır Ceza Mahkemesince; sanık hakkında daha önce Ankara 16. Asliye Ceza Mahkemesinin 2010/518 esas sayılı dosyası kapsamında verilmiş bir hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı bulunduğundan, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu"nun 231/8. maddesinin 2. cümlesinde yer alan "denetim süresi içinde kişi hakkında kasıtlı suç nedeniyle bir daha hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı verilemeyeceği" düzenlemesi uyarınca, yeniden hükmün açıklamasının geri bırakılmasına karar verilemeyeceğinden bahisle itirazın kabulüne karar verilmiş ise de, sanığa atılı ikinci suçun suç tarihi olarak Ankara Cumhuriyet Başsavcılığının 03.05.2016 tarih ve 2016/20319 esas sayılı iddianamesinde 22.04.2015 tarihi, mahkeme gerekçeli kararında ise 2009 yılı belirtilmiş ise de, suça konu olan Finansal Kiralama Sözleşmesine konu malların kira bedellerinin ödenmediğinden bahisle Beşiktaş 16. Noterliğinin 06.04.2012 tarih ve 16375 yevmiye sayılı ihtarnamesinin tebliğ tarihi olan 10.04.2012 tarihinden itibaren 60 gün içerisinde kira bedelinin ödenmemesi ve takip eden 3 gün içerisinde de kiralama konusu malların teslim edilmemesi ile atılı suç oluşacağından, suç tarihinin 12.06.2012 tarihi olarak kabul edilmesi gerekeceği, buna göre de ikinci suçun 6545 sayılı Türk Ceza Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunun 72. maddesi ile değişik 5271 sayılı Kanun"un 231/8. maddesinin yürürlüğe girmesinden önce işlendiği cihetle, itirazın reddi yerine yazılı gerekçeyle kabulüne karar verilmesinde isabet görülmediğinden, 5271 sayılı CMK’nın 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu kanun yararına bozma talebine dayanılarak ihbar olunmuştur.
    GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
    Sanığın, katılan finansal kiralama şirketiyle yaptığı sözleşme uyarınca, kiraladığı cihazlara ilişkin edimlerini yerine getirmemesi üzerine cihazların iadesinin istenilmesine rağmen geri vermediğinin iddia edildiği olayda; suç tarihinde yürürlükte bulunan mülga 3226 sayılı Finansal Kiralama Kanunundaki, sözleşmeden doğan davaların ticari dava niteliğinde olduğu yönündeki 31. madde hükmüne benzer bir düzenlemenin hüküm tarihinde yürürlükte bulunan 6361 sayılı Finansal Kiralama Faktoring ve Finansman Şirketleri Kanununda yer almaması ve finansal kiralama sözleşmesinin tarafı konumunda bulunan sanığın kira konusu cihazları kendi adına kiralamış olması nedeniyle eyleminin, şikayete ve uzlaşmaya tabi 5237 sayılı TCK’nın 155/1. maddesinde düzenlenen güveni kötüye kullanma suçunu oluşturduğu gözetilmeden, aynı maddenin ikinci bendi gereğince mahkumiyet hükmü kurularak, bu hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verildiği anlaşılmış ise de; Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 26.06.2018 tarih ve 2014/15-771-2018/317; 20.02.2018 gün ve 2014/12-783-2018/46 sayılı ilamlarında da vurgulandığı üzere, davanın reddi ya da şikayetten vazgeçme nedeniyle düşme hükmü verilmesi gereken durumlarda, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmesinin, açıkça hukuka aykırı haller kapsamında değerlendirilmesi gerekeceğinden bu, tür kararlar aleyhine kanun yararına bozma yoluna başvurulabileceği de göz önünde bulundurulduğunda, itiraz merciince verilecek karar sonrasında Ankara 31. Asliye Mahkemesinin 20.11.2018 tarih ve 2017/1568-2018/1466 sayılı kararına karşı anılan olağanüstü kanun yoluna başvurulabilmesi mümkün görülmüştür.
    Katılan şirket vekilinin 17.04.2018 tarihli dilekçesiyle şikayetten vazgeçmesi dolayısıyla 5271 sayılı CMK’nın 243. maddesi uyarınca daha önce verilen katılma kararının hükümsüz kalması nedeniyle itiraz kanun yoluna başvurma hak ve yetkisinin kalmamış olması karşısında, merciince, itirazının reddi yerine yazılı şekilde kabulüne karar verilmesinde isabet bulunmadığından, kanun yararına bozmaya atfen düzenlenen ihbarnamedeki (1) no’lu düşünce yerinde görülmekle, Ankara 5. Ağır Ceza Mahkemesinin 25.12.2018 tarih ve 2018/1406 değişik iş sayılı kararının, 5271 sayılı CMK"nın 309. maddesi gereğince BOZULMASINA, esasa ilişkin bozma istemi niteliğinde olan (2) no’lu ihbarnamedeki düşünce hakkında karar verilmesine yer olmadığına, müteakip işlemlerin mahallinde merciince yerine getirilmesine, 25.03.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.










    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi