
Esas No: 2015/387
Karar No: 2015/13799
Karar Tarihi: 07.10.2015
Yargıtay 18. Hukuk Dairesi 2015/387 Esas 2015/13799 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
Davacı vekili, ortak gider alacağının tahsiline yönelik takibe yapılan itirazın iptalini istemiştir. Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı-karşı davacı tarafından temyiz edilmiştir.
Y A R G I T A Y K A R A R I
Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Asıl dava, ortak gider alacağının tahsiline yönelik takibe itirazın iptali istemine, karşı dava ise davalı karşı davacının kanal açılması nedeniyle uğradığı zararın tazminine ilişkin olup, mahkemece 2011 yılında toplu yapıya geçildiği gerekçesi ile asıl davanın kısmen kabulüne ve karşı davanın talebin yerinde görülmediği gerekçesi ile reddine karar verilmiştir.
Dosya içindeki bilgi ve belgelerle tapu kayıtlarının incelenmesinden; davaya konu sitenin birden fazla parsel üzerinde kurulu olduğu ve 5711 Sayılı Kanunun 22. maddesi ile Kat Mülkiyeti Yasası"nın 66. ve devamı maddelerinde düzenlenen Toplu Yapılara İlişkin Özel Hükümler uyarınca sitede henüz toplu yapı yönetimine geçilmediği, ayrıca davalının davacı site yönetimine karşı açtığı işletme projesinin iptali ve 30.01.2011 tarihli genel kurul toplantısının iptali istemlerine ilişkin davalarda verilen kararların, Dairenin 2013/3159 esas-2013/4153 karar ve 2013/3392 esas-2013/4690 sayılı kararları ile sitede toplu yapıya geçilmemiş olduğu gerekçesiyle asliye hukuk mahkemesinin görevli olduğu gerekçesiyle bozulduğu anlaşıldığından, uyuşmazlıkta Kat Mülkiyeti Kanununun hükümleri değil genel hükümler uygulanacağından görev hususunun da bu çerçevede belirlenmesi gerekir.
Hukuki uyuşmazlıklarda, asliye hukuk mahkemelerinin görevi asıl, sulh hukuk mahkemelerinin görevi ise istisna olup özel bir kanun hükmü ile açıkça sulh hukuk mahkemesinde bakılacağı bildirilmeyen bütün dava ve işler asliye hukuk mahkemesinde görüleceğinden, mahkemece davanın asliye hukuk mahkemesinde bakılmak üzere dava dilekçesinin görev yönünden reddi yerine işin esası hakkında karar verilmesi doğru görülmemiştir.
Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile şimdilik diğer yönleri incelenmeksizin hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 07.10.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.