
Esas No: 2016/13281
Karar No: 2018/6970
Karar Tarihi: 12.11.2018
Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2016/13281 Esas 2018/6970 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
Taraflar arasında görülen davada ... . Asliye Hukuk Mahkemesi"nce verilen 02/06/2015 gün ve 2014/260 - 2015/273 sayılı kararı onayan Daire"nin 25/05/2016 gün ve 2015/15459 - 2016/5654 sayılı kararı aleyhinde davacı vekili tarafından karar düzeltilmesi isteğinde bulunulmuş ve karar düzeltme dilekçesinin süresi içinde verildiği de anlaşılmış olmakla, dosya için düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra gereği konuşulup düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkilinin ciro yoluyla hamili olduğu çekin bankaya ibrazında keşide imzasında tereddüt doğduğundan tarafına ödeme yapılmadığını, hesapta bulunan bakiyenin kısmen ödenmediği gibi bankanın sorumlu olduğu yaprak başına çek tazminatını da ödemediğini ileri sürerek 10.000 TL manevi tazminat olmak üzere 37.195 TL"nin davalılardan tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalılar vekili, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, maddi tazminat davasının kısmen kabulü ile 1.045 TL"nin davalıdan tahsiline, fazlaya ilişkin tüm taleplerinin reddine dair verilen kararın taraf vekillerince temyizi üzerine Dairemizce, davalı vekilinin temyiz isteminin miktardan reddine, davacı vekilinin ise temyiz itirazlarının reddi ile hükmün onanmasına karar verilmiştir.
Davacı vekili, bu kez karar düzeltme isteminde bulunmuştur.
Dava, bankaya ibraz edilen çekin yersiz ödenmemesine dayalı alacak istemine ilişkindir. Dava konusu 24.500 TL bedelli çek, ilk olarak 20.02.2013 tarihinde ibraz edilmiş, davalı banka tarafından çekteki imzanın keşideciye ait olmadığı gerekçesi ile karşılığı ödenmemiştir. Mahkemece, yapılan değerlendirmede ise, çekteki imza ile keşidecinin imza sirkülerindeki imzanın birbirlerine benzediği, ilk bakışta anlaşılabilecek bir farklılığın bulunmadığı kabul edilmiş, ancak davacının hesabında çek bedelini ödemeye yetecek tutarın bulunmadığı, olan tutar üzerine de bloke konulduğu gerekçesiyle bankanın çek yaprağı başına sorumluluk tutarı dışındaki istemin reddine karar verilmiştir. Çekteki imza ile keşidecinin imza sirkülerindeki imzanın benzer olduğu kabul edildiğine ve davalı tarafından işbu davada imzanın sahteliği de savunulmadığına göre bankanın imzanın sahte olduğundan bahisle hamile ödeme yapmaması yerinde değildir. Bu durumda mahkemece, banka kayıtları üzerinde bilirkişi incelemesi yapılarak ilk ibraz tarihi olan 20.02.2013 tarihi itibariyle çek hesabında usulünce konulmuş bloke bulunup bulunmadığı, bloke varsa bloke
miktarı belirlenmek suretiyle davalının ödeme yapmamakta haksız olduğu meblağın bulunması ve ulaşılacak sonuç çerçevesinde bir karar verilmesi gerekirken eksik incelemeye dayalı yazılı şekilde hüküm tesisi doğru olmamış, davacı vekilinin karar düzeltme itirazlarının kabulü ile Dairemizin 25.05.2016 tarih 2015/15459 Esas 2016/5654 Karar sayılı onama ilamının kaldırılarak, hükmün açıklanan gerekçe ile davacı yararına bozulmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan sebeplerle Dairemizin 25.05.2016 tarih 2015/15459 Esas 2016/5654 Karar sayılı onama ilamının kaldırılarak, hükmün açıklanan gerekçe ile davacı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin, temyiz ilam ve karar düzeltme harcının isteği halinde karar düzeltme isteyene iadesine, 12/11/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.