Abaküs Yazılım
11. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/13842
Karar No: 2018/6987
Karar Tarihi: 13.11.2018

Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2016/13842 Esas 2018/6987 Karar Sayılı İlamı

11. Hukuk Dairesi         2016/13842 E.  ,  2018/6987 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ(TİCARET MAHKEMESİ SIFATIYLA)
    TÜRK MİLLETİ ADINA

    Taraflar arasında görülen davada ... 2. Asliye Hukuk Mahkemesi’nce bozmaya uyularak verilen 31/03/2016 tarih ve 2015/566-2016/380 sayılı kararın duruşmalı olarak incelenmesi taraf vekilleri tarafından istenmiş olduğu anlaşılmakla, duruşma için belirlenen 13/11/2018 günü başkaca gelen olmadığı yoklama ile anlaşılıp hazır bulunan davacı vekili Av. ... dinlenildikten sonra duruşmalı işlerin yoğunluğu ve süre darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması ileriye bırakıldı. Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
    Davacı vekili, davalılarca "Hisse Senedi Devir ve Kabul Sözleşmesi" yazılı bir belge karşılığında müvekkilinden 50.001 DM tahsil edildiğini, müvekkiline parasını her istediği anda alabileceği ve yüksek oranda faiz garantisinin verildiğini ancak, herhangi bir faiz ve para ödemesi yapılmadığını, yapılan işlemin mevzuat hükümlerine aykırı olduğunu, davalıların taahhütlerini yerine getirmeyerek sebepsiz zenginleştiğini ileri sürerek, şimdilik 49.625,98 TL"nin davalılardan tahsilini, davalı şirketle kurulmuş geçerli bir ortaklık ilişkisinin bulunmadığının tespitini ve ilgili mevzuata aykırı şekilde kurulan yatırım ilişkisinin hükümsüzlüğünü talep ve dava etmiştir.
    Davalılar vekili, zamanaşımı def"i ve husumet itirazında bulunmuş, davacının ortak olduğunu, ortakların sermaye olarak şirkete verdiklerini geri isteyemeyeceklerini, anonim şirketin yasada beliritlen istisnalar hariç olmak üzere kendi hissesini temellük sonucunu doğuracak işlemler yapamayacağını savunarak, davanın usul ve esastan reddini savunmuştur.
    Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama, iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, her ne kadar pay defterindeki kayıtlar lehine olan kişi bakımından karine niteliği taşıması nedeniyle yapılan incelemede pay defteri ile hazirun cetvelinde yer alan kayıtların farklılık göstermediği, ortaklık durumunun ikincil kayıtlar tutulmak suretiyle takip edildiği kanıtlanamamış ise de, davacının dava dışı ... İht.Paz.ve Tic A.Ş adlı şirketten 2001 yılında 50.001 DM bedelle bu şirketin davalı ...Ş. adlı şirketteki bir kısım hisselerini satın aldığı ancak, şirket muhasebe kayıtlarında davacının söz konusu şirkete para ödediğine ilişkin açık bir kayda rastlanılmadığının anlaşılması karşısında taraflar arasında hukuki sonuç doğuracak biçimde sahih bir ortaklık ilişkisinin mevcut olmadığı, somut olayda para toplama amacının güdüldüğü, davalıların bu durumu bilip birlikte hareket ettikleri, davacının zararından davalı şirket ve şirket yöneticisinin de haksız fiil hükümleri uyarınca müştereken ve müteselsilen sorumlu oldukları gerekçesiyle, davanın kısmen kabulü ile, davacı ile davalı şirket arasında geçerli bir ortaklık ilişkisi bulunmadığının tespitine,
    bu nedenle 49.028,77 TL"nin davalılardan dava tarihinden itibaren işleyecek ticari avans faiziyle müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmiştir.
    Kararı, taraf vekilleri temyiz etmiştir.
    1- Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmaması ile davacıdan "Hisse Senedi Devir ve Kabul Sözleşmesi"" başlıklı belge karşılığında para tahsil edilmesi ve davalı tarafça bu paralar karşılığında davacının ortak yapıldığı savunulmuşsa da, bu konumdaki kişilerin gerçekten ortak olup olmadığının ve davalıların bu anlamda bir haksız fiillerinin bulunup bulunmadığının anlaşılmasının ancak uzun süren hukuk ve ceza davalarında yapılacak incelemeler sonucunda mümkün olmasına ve zamanaşımı def"inin ileri sürülmesinin dürüstlük kuralına aykırı bulunup bulunmadığının değerlendirilmesinde de bu olguların göz önünde bulundurulması gerekmesine ayrıca, HUMK 235 ve HMK"nın 187/2. maddesi uyarınca herkesçe bilinmesi nedeniyle çekişmesiz bulunan, davalıların faizin haram olduğu kavramından hareketle ... dışında toplanan paralarla Türkiye"de çok büyük yatırımlar yapılacağı, yatırımcılarına önemli ölçüde kâr payı verileceği, paraların istenildiği an geri ödeneceği, şirkete para yatırıldığını ispat etmeye yönelik hisse senetlerinin sonradan teslim edileceği yönünde taahhütlerde bulunulması, davacı tarafça da işbu davada bu nedenle davalı şirkete para verildiği iddiasında olunduğundan, davacının davalılar tarafından oyalandığının da kabulü gerektiği, davalı tarafın bir yandan davacının davalı şirketin ortağı olduğunu bildirirken, diğer yandan yatırılan paranın istendiği an geri alınabileceğine inandırılıp, güven telkin edilen ve ... dışında yatırdığı parasını alamayacağının anlaşılması üzerine işbu davayı açtığı ileri sürülen davacıya karşı, paranın yatırılış tarihine göre zamanaşımı süresinin dolduğunu savunduğu, bu şekilde zamanaşımı def"inin ileri sürülmesinin dürüstlük kuralı ile bağdaşır bir tutum olmamasına göre, davacı vekilinin tüm, davalılar vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
    2- Dava, geçerli bir şekilde ortaklık ilişkisinin kurulmadığının tespiti, hukuka aykırı şekilde kurulan yatırım ilişkisinin hükümsüzlüğü ve davalılar tarafından tahsil edilen paranın istirdadı istemine ilişkindir. Dairemiz bozma ilamı öncesi kararda hükmedilen alacağın kanuni faiziyle tahsiline karar verilmiş ve bu kararın davacı tarafça temyiz edilmeyerek kesinleşmiş olduğu nazara alınmaksızın hükmedilen alacağın ticari avans faiziyle tahsiline karar verilmesi doğru olmayıp, kararın bu yönden bozulması gerekir ise de, yapılan yanlışlığın düzeltilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, HUMK 438/7. maddesi uyarınca hükmün, aşağıda yazılı olduğu şekilde düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin tüm, davalılar vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davalılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hüküm fıkrasının 1. bendinde yer alan ""...ticari avans..."" ibaresinin çıkarılması ile yerine ""...kanuni..."" ibaresi yazılmak sureti ile kararın davalılar yararına bu şekliyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 6,70 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, ödedikleri peşin temyiz harcının istekleri halinde temyiz eden davalılara iadesine, 13/11/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi