20. Hukuk Dairesi 2016/13432 E. , 2017/9410 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı ... tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Yörede 2003 yılında yapılan kadastro sonucu ...köyü, 124 ada 498 parsel sayılı 3015,66 m² yüzölçümündeki taşınmaz, vergi kaydı ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanılarak davalı ... adına meyve bahçesi niteliğiyle tespit ve tescil edilmiştir.
Davacı Orman Yönetimi 26/02/2014 havale tarihli dilekçesiyle, dava konusu ...köyü, 124 ada 498 parsel sayılı taşınmazın 502,57 m2 yüzölçümündeki bölümünün yörede 1976 yılında yapılıp, 29/04/1980 yılında ilan edilerek kesinleşen orman kadastro sınırları içinde kaldığını iddia ederek, dava konusu parselin tahdit içinde kalan bölümünün tapu kaydının iptali ile bu bölümün orman vasfıyla Hazine adına tescili isteğiyle dava açmıştır.
Mahkemece, davaya konu parselin kısmen kesinleşen orman kadastro sınırları içinde kaldığı gerekçesiyle davanın kabulüne ve dava konusu ...köyü, 124 ada 498 parsel sayılı taşınmazın 22/09/2014 havale tarihli fen bilirkişi raporuna ekli krokide (A) harfiyle gösterilen 502,57 m2 yüzölçümündeki bölümünün tapu kaydının iptali ile bu bölümün orman vasfıyla Hazine adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş, hüküm davalı ... tarafından temyiz edilmiştir.
Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, kesinleşen orman kadastrosu sınırları içinde kalan yer iddiasına dayalı tapu iptal ve tescil istemine ilişkindir.
Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde dava tarihinden önce 3116 sayılı Kanuna göre 1950 yılında yapılıp kesinleşen orman kadastrosu bulunmaktadır. Daha sonra 1744 sayılı Kanun hükümlerine göre 29/04/1980 tarihinde ilan edilerek kesinleşen aplikasyon ve 2. madde uygulaması ve 3302 sayılı Kanun hükümlerine göre yapılıp 27/10/2011 tarihinde ilan edilerek kesinleşen aplikasyon ve 2/B madde uygulaması vardır.
İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye, uzman orman bilirkişi tarafından kesinleşmiş orman tahdit haritasına dayalı olarak yöntemine uygun biçimde yapılan uygulama ve araştırma sonucunda çekişmeli taşınmazın 2/09/2014 havale tarihli fen bilirkişi raporuna ekli krokide (A) harfiyle gösterilen 502,57 m2 yüzölçümündeki bölümünün orman tahdidi içinde kalan yerlerden olduğu anlaşıldığına ve yazılı biçimde hüküm kurulmasında bir isabetsizlik bulunmadığına göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usûl ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, 19.01.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6099 sayılı Kanunun 16. maddesi ile 3402 sayılı Kanuna eklenen 36/A maddesi gereğince davalıdan onama harcı alınmasına yer olmadığına ve alınan temyiz harcının istek halinde iadesine
14/11/2017 gününde oy birliği ile karar verildi.