17. Hukuk Dairesi 2015/9639 E. , 2018/4455 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı ...Ş vekili ile davalı ...Ş vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacılar vekili, davalıların trafik sigortacısı, işletmecisi ve sürücüsü olduğu araçların karıştığı kazada yaya olan destek ..."ın hayatını kaybettiğini belirterek baba ... için 5.000,00 TL, anne ... için 5.000,00 TL olmak üzere toplam 10.000,00 TL destekten yoksun kalma tazminatının kaza tarihi olan 26/09/2012 tarihinden itibaren ticari faiz ile birlikte davalılardan müteselsilen ve müştereken tahsilini, müvekkil baba ... için 10.000,00 TL, anne ... için 10.000,00 TL, kardeş ... için 5.000,00 TL, diğer kardeşi ... için 5.000,00 TL olmak üzere toplam 30.000,00 TL manevi tazminatın sigorta şirketleri dışındaki tüm davalılardan kaza tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen tahsilini istemiş, ıslah dilekçesi ile maddi talebini yükseltmiştir.
Davalı ... şirketleri vekilleri ile davalı ... vekili, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, iddia, savunma ve toplanan kanıtlara göre, davanın kısmen kabulü ile davacı ... için 30.847,68 TL, davacı ... için 41.539,68 TL destekten yoksun kalma tazminatının, davacı ... için 10.000,00 TL, davacı ... için 10.000,00 TL, davacı ... ve ... için 5.000,00"er TL manevi tazminatın tahsiline karar verilmiş; hüküm, davalı ...Ş vekili ile davalı ...Ş vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde bir usulsüzlük bulunmamasına göre davalı ...Ş vekili ile davalı ...Ş vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan ve yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Dava, trafik kazasından kaynaklanan destekten yoksun kalma tazminatı istemine ilişkindir.
Davacıların, ölen yakınlarının mevcut ve gelecekteki muhtemel desteğinden yoksun kalmaya ilişkin zarar talebi, davacıların henüz doğmamış ve geleceğe ilişkin zararı olduğundan, desteğin ve zarar giderim talebinde bulunan davacıların muhtemel yaşam sürelerinin usul ve uygulamaya uygun olarak belirlenmesi önem kazanmaktadır.
Somut olayda; hükme esas alınan 12.06.2014 tarihli bilirkişi raporunda, davacıların ve ölenin muhtemel bakiye yaşam sürelerinin, TRH 2010 Kadın-Erkek Hayat tablosuna göre belirlendiği, görülmektedir. Yargıtay ..."nun 1989/4-586 esas,1990/199 sayılı kararı ve Dairemizin yerleşik içtihatları gereği, Population Masculine Et – Feminine (PMF 1931) Tablosu esas alınarak desteğin ve davacıların muhtemel yaşam süresinin belirlenmesi gerekmektedir.
Bu durumda mahkemece, desteğin ve destek alan davacıların muhtemel bakiye ömür sürelerinin PMF Yaşam Tablosu"na göre belirlenmesi suretiyle tazminatın hesaplanması konusunda ek rapor alınarak oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, hatalı hesap içeren bilirkişi raporuna göre yazılı şekilde hüküm tesisi doğru görülmemiştir.
3-6098 sayılı TBK m. 53 öngörmüş olduğu hal, ölüm sonucu vukua gelen bir kısım zararların tazminini hükme bağlamaktadır. Bu hükme göre, ölenin yardımından faydalananlar, bu yüzden yoksun kaldıkları faydayı, tazminat olarak, sorumludan isteyebilirler. Buna “destekten yoksun (muinden mahrum) kalma tazminatı” denir. Yasa metninden de anlaşılacağı gibi destekten yoksun kalma tazminatının konusu, desteğin yitirilmesi nedeniyle yoksun kalınan zarardır.
Buradaki amaç, destekten yoksun kalanların desteğin ölümünden önceki yaşamlarındaki sosyal ve ekonomik durumlarının korunmasıdır. Buna göre; destekten yoksun kalma tazminatı belirlenirken, zarar görenlerin istifade sürelerinin belirlenmesi önem taşımaktadır.
Somut olayda; davacıların oğulları olan destek kaza tarihinde 19 yaşında olup, hükme esas alınan hesap bilirkişi raporunda desteğin kaza tarihinden itibaren davacılara destek olacağı kabul edilmiş ise de, askerlik çağındaki desteğin askerlik vazifesinin zorunlu olduğu gözetilerek askere gideceği ve ayrıca askerlik dönüşü belli bir süre sonra iş bularak çalışmaya başlayabileceği, dolayısıyla bu dönemlerde gelir elde edemeyeceği hususlarının göz önünde bulundurulması gerekirken, bilirkişi raporunda bu yönde bir değerlendirme yapılmamıştır. Bu durumda mahkemece belirtilen hususlarda aynı hesap bilirkişisinden ek rapor aldırılarak sonucuna göre hüküm kurulması gerektiğinin gözetilmemesi doğru olmayıp bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ:Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı ...Ş vekili ile davalı ...Ş vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2) ve (3) numaralı bentlerde açıklanan nedenlerle davalı ...Ş vekili ile davalı ...Ş vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalılar ... Sigorta A.Ş ile davalı ...Ş"ne geri verilmesine, 24/04/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.