11. Hukuk Dairesi 2016/13776 E. , 2018/7105 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
Taraflar arasında görülen davada ... 3. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 10/05/2016 tarih ve 2014/311-2016/330 sayılı kararın duruşmalı olarak incelenmesi taraf vekilleri tarafından istenmiş olduğu anlaşılmakla, duruşma için belirlenen 13.11.2018 günü başkaca gelen olmadığı yoklama ile anlaşılıp hazır bulunan davacı vekili Av. ... ile davalı ...Ş. vekili Av. ... dinlenildikten sonra duruşmalı işlerin yoğunluğu ve süre darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması ileriye bırakıldı. Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, davalı ..."in müvekkili kooperatifte yaklaşık 15 yıldır ön muhasebe işlemlerini yaptığını ve sekreter olarak çalıştığını, anılan davalının kendisine duyulan güvenden istifade ederek kooperatifin davalı banka nezdinde bulunan hesabı üzerinde sahte faks talimatları ve elde edilen internet bankacılığı şifresi kullanılmak suretiyle usulsüz işlemler yaptığını ileri sürerek, 127.000,00 TL’nin herbir işlem itibaren işleyecek ticari reeskont faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı ... bank vekili, banka hesaplarını kontrol etmeyen davacının ağır kusurlu olduğunu, davacının basiretli bir tacir gibi davranmadığını savunarak, davanın reddini talep etmiştir.
Davalı ... vekili, davacı kooperatif yöneticilerin verdiği yetki ve talimat doğrultusunda davacıya ait banka hesaplarını kontrol ettiğini, davalının davacının talimatı dışında hiçbir işlem yapmadığını, davalının davacı kooperatif hesabından çektiği paraların tamamını kooperatif borçları ve çalışanların maaşlarını ödediğini savunarak, davanın reddini talep etmiştir.
Mahkemece, davalı ..."in davacı kooperatifte, sekreter ve muhasebe işlerinde çalıştığı, davacı kooperatifin gerçekte çift imza ile temsil edildiği, davalı bankanın davacı kooperatif çift imza ile temsil edildiği halde tek imzalı dilekçe ile işlem yaptığı, bu imzanın da davacı kooperatif yetkilisine ait olmadığı, dolayısıyla davalı banka çalışanlarının davacı kooperatif çift imza ile temsil edildiği halde tek imza ile işlem yapması ve bu tek imzayı da huzurda attırmamaları sebebiyle kusurlu olduğu, davalı ..."in de haksız fiil nedeniyle sorumlu olduğu, davacı kooperatif zararının 162.942,99-TL olduğu, davalı ... tarafından dava tarihinden önce toplan 92.236,47-TL ödeme yapıldığı, davacının bakiye zararının 70.706,52 TL olduğu, yine davacı kooperatifin yaklaşık 3 yıldan fazla bir süre içinde davalı banka nezdinde hesaplarını kontrol etmemiş oluşu, her yıl olağan genel kurul yapıp hesapların ibra edilmesi, davacı kooperatif ve yetkililerinin davalı ... tarafından yapılan işlemlerin bir kısmına onay
vermeleri, bu bağlamda davacı kooperatifin de özen yükümlülüğüne aykırı davranması nedeni ile müterafik kusurlu olduğu, davacının bu noktada gösterdiği zaafiyet ve kusurun ağırlığı da nazara alınarak dava tarihinde yürürlükte olan 818 sayılı BK" nun 43 ve 44 maddeleri (TBK" nun 51-52 maddeleri) uyarınca hükmedilen tazminattan %50 oranında indirim yapılarak, 35.353,00 TL’nin dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalılardan tahsiline karar verilmiştir.
Kararı taraf vekilleri temyiz etmiştir.
(1)Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre davacı vekilinin sair, davalı banka ve davalı ... vekillerinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir.
(2) Dava, davacı kooperatifin davalı banka nezdinde bulunan hesabından sahte talimatlar ve usulsüz şekilde elde edilen internet bankacılığı şifresi kullanılarak çekilen paraların davalılardan tahsili istemine ilişkindir.
Mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda, davalı ... tarafından yapılan toplam 92.236,47 TL"lik ödemenin davacı kooperatifin yevmiye defterinde 136-Diğer Çeşitli Alacaklar hesabı altında kayıtlı olduğu belirtilerek, yapılan bu ödeme davacı kooperatif tarafından benimsenmeyen usulsüz işlemler toplamı 162.942,99 TL"den tenzil edilerek bakiye zararın 70.706,52 TL olduğu sonucuna ulaşılmış olup, davacı tarafça yapılan bu hesaplamaya yapılan ödemelerin görülmekte olan dava ile bir ilgisinin bulunmadığı, bunların kooperatif üyelerinden her ay toplanan ve ilgili kurumlara ödenmesi gereken ancak ödenmeyen paralar olduğundan bahisle itiraz edilmiştir. Bilirkişi heyeti ek raporunda, davalı ... tarafından yapılan ödemelerin usulsüz harcamaların dışında tutulabilmesi için her tahsilat işlemi bağlamında davacının bunları ispatlaması ve davacının bu ayrımı neye göre ve nasıl yaptığının delilleriyle ortaya konulması gerektiği, mevcut delil durumuna göre davalı ... tarafından yapılan ödemelerin usulsüz harcamalara mahsup edilmesi gerektiği belirtilmiş ise de, ödemelerin usulsüz işlemler için yapıldığının davalı ... tarafından ispatlanamamış olmasına göre bu ödemelerin belirlenen zarar miktarından tenzili doğru görülmemiştir.
Öte yandan davalı ... haksız fiil faili ve zararın tamamından sorumlu olup, anılan davalı yönünden davacı bankanın müterafik kusurunun bulunduğundan bahisle kısmen kabul hükmü kurulması doğru olmadığı gibi, haksız fillerde temerrüdün olay tarihinde gerçekleşeceği hususu nazara alınmaksızın her işlem tarihinden itibaren faiz işletilmesine karar verilmesi gerekirken, benimsenen bilirkişi raporu doğrultusunda davalıların dava açılmadan önce temerrüde düşürülmediklerinden bahisle dava tarihinden itibaren faize hükmedilmesi de doğru olmamış, davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün açıklanan sebeplerle davacı yararına bozulmasına akrar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin sair, davalı banka ve davalı ... vekillerinin tüm temyiz itirazlarının reddine, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün temyiz eden davacı yararına BOZULMASINA, 1630 TL duruşma vekalet ücretinin davalılardan alınıp davacıya verilmesine, aşağıda yazılı bakiye 1.207,48 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davalılardan mükerrer olmamak şartıyla alınmasına, ödediği peşin temyiz harcının isteği halinde temyiz eden davacıya iadesine, 15/11/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.