16. Hukuk Dairesi 2017/4383 E. , 2018/5068 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ:KADASTRO MAHKEMESİ
DAVATÜRÜ: KADASTRO
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu,
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Kadastro sırasında ... İlçesi, ... Mahallesi çalışma alanında bulunan temyiz konusu 130 ada 1; 131 ada 2, 3, 4; 134 ada 2, 3, 4, 5, 6 parsel sayılı taşınmazlardan tapu kaydı, vergi kaydı, irsen intikal, taksim ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle 131 ada 3, 4 ve 134 ada 2 parsel sayılı taşınmazlar ... ve müşterekleri adına, 130 ada 1, 131 ada 2, 134 ada 3, 4, 5 ve 6 parsel sayılı taşınmazlar ise ölü olduğu belirtilmek suretiyle ... oğlu ... adına tespit edilmiştir. Davacı ... ve müşterekleri tapu kaydı, irsen intikal, satın alma ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğin de dayanarak dava açmıştır. Yargılama sırasında ... davacılar ile aynı nedenlere dayalı olarak davaya katılmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın reddine, çekişmeli taşınmazların tespit gibi tescillerine karar verilmiş; hüküm, davacı ... vekili ve katılan davacı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.Dava; kadastro tespitine itiraza ilişkindir. Mahkemece; davacıların dayandığı tapu kayıtlarının çekişmeli taşınmazlara uymadığı ve zilyetliğin de davalı tarafta olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş ise de; yapılan araştırma ve inceleme hüküm için yeterli değildir. Çekişmeli 130 ada 1 parsel sayılı taşınmazın tespitine esas alınan tapu kaydı, çekişmeli diğer parsellerin tespitlerine esas alınan vergi kayıtları ve davacılar ile müdahil davacının dayandığı tapu kayıtları mevcut olmasına rağmen mahkemece dayanılan tüm kayıtların tesislerinden itibaren revizyon bilgileri ile birlikte getirtilmesi sağlanmamış, yapılan keşifte tek bir mahalli bilirkişi dinlenilmiş, dinlenen mahalli bilirkişinin yetersiz beyanına dayalı olarak karar verilmiş, böylelikle; dayanılan kayıtlarını yöntemince uygulanması sağlanmadığı gibi tapu kayıtlarının çekişmeli taşınmazlara uymadığının anlaşılması halinde zilyetlik ile kazanım şartlarının hangi taraf lehine oluştuğu hususu da tereddütsüz belirlenmemiştir. Bu tür eksik araştırma ve incelemeye dayalı olarak karar verilemez. O halde; öncelikle çekişmeli taşınmazların tespitlerine esas alınan tapu ve vergi kayıtları ile davacılar ve katılanın dayandığı tapu kayıtları tesislerinden itibaren revizyon bilgileri ile birlikte, çekişmeli taşınmazlara komşu olana tüm taşınmazların kadastro tutanak örnekleri varsa dayanağı belgeler ile birlikte getirtilmeli, taraflar arasında mirasçılık ilişkisi olup olmadığı taraflardan sorularak buna ilişkin nüfus kayıt örnekleri de getirtilmeli, dosya bu şekilde keşfe hazır hale getirildikten sonra mahalli bilirkişiler, sağ olan tespit bilirkişilerinin tümü, taraf tanıkları ve uzman fen bilirkişisi hazır olduğu halde taşınmazlar başında yeniden keşif yapılmalı, 3402 sayılı Kadastro Kanunu"nun 20. maddesi hükmü uyarınca dayanılan tapu kaydı ve vergi kayıtları yerel bilirkişi yardımı ve uzman fen bilirkişi eliyle yerine uygulanmalı, uygulama yapılarken haritası bulunan kayıtlarının kapsamlarının öncelikle haritasına göre belirleneceği gözetilmeli, haritası bulunmayan kayıtlardaki sınırların tespiti bakımından mahalli bilirkişi ve tanık beyanlarına başvurulmalı, uzman bilirkişiye kayıtlarda tarif edilen sınır yerleri düzenleyeceği haritada ayrı ayrı işaret ettirilmeli, uygulamaya ilişkin mahalli bilirkişi ve tanık sözleri, dıştan komşu taşınmazların tespit tutanağı içeriği ve varsa dayanakları kayıtlarla denetlenmeli, tapu kayıtlarının çekişmeli taşınmazlara uymadığının anlaşılması halinde zilyetlik araştırması yapılmalı, bu kapsamda; zilyetliğin öncesinde kimde olduğu, kimden kime intikal ettiği, başlangıç günü, süresi ve sürdürülüş biçimi, taraflar arasında mirasçılık ilişkisi olup olmadığı hususlarında mahalli bilirkişi ve tanıklardan ayrı ayrı olaylara dayalı bilgiler alınmalı, beyanların çelişmesi halinde yüzleştirme yapılarak, tespite aykırı sonuçlara ulaşılması halinde sağ olan tespit bilirkişileri dinlenilerek çelişkilerin giderilmesine çalışılmalı, bundan sonra toplanan tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna uygun bir karar verilmelidir. Mahkemece böylesine bir araştırma ve inceleme yapılmaksızın yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsiz olup, davacı ... vekili ve katılan davacı ... vekilinin temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz edenlere iadesine, 26.09.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.