14. Hukuk Dairesi 2015/10972 E. , 2017/3146 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 04.08.2011 gününde verilen dilekçe ile ortaklığın giderilmesi talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 16.04.2015 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı ...vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
K A R A R
Dava, ortaklığın giderilmesi isteğine ilişkindir.
Davacı vekili, davacının hissedar olduğu ... İli, ... İlçesi, ... Mahallesi... ada ... parsel sayılı taşınmazda ortaklığın satış yoluyla giderilmesini talep etmiştir.
Mahkemece, taşınmazın aynen taksimine karar verilmiştir.
Hükmü, davalı ... Ltd. Şti. vekili temyiz etmiştir.
Paydaşlığın (ortaklığın) giderilmesi davaları iki taraflı, taraflar için benzer sonuçlar doğuran davalardır. Bu davalarda davalı da davacı gibi aynı haklara sahiptir.
Paydaşlığın giderilmesi davalarında mahkemece malın aynen bölünerek paylaştırılmasına karar verilebilmesi için taşınmazın yüz ölçümü, niteliği, pay ve paydaş sayısı ve tarım arazilerinin niteliği ile imar mevzuatına göre aynen taksimin mümkün olup olmadığının araştırılması gerekir. Taşınmazın önemli ölçüde bir değer kaybına uğraması söz konusu ise aynen bölünerek paylaştırılmasına karar verilemez. Keza paydaşlar rıza göstermedikleri takdirde taşınmazın bir bölümü paylı bırakılamaz.
Aynen bölünerek paylaştırmanın (taksimin) mümkün olması durumunda bölünen parçaların değerlerinin birbirine denk düşmemesi halinde eksik değerdeki parçaya para (ivaz) eklenerek denkleştirme sağlanır. Paydaşlar arasında anlaşma olmadıkça hakim kendiliğinden bazı taşınmazların bir kısım paydaşlara, kalanın diğer paydaşlara verilmesi şeklinde aynen bölünerek paylaştırmaya karar veremez.
Aynen bölünerek paylaştırma (taksim) halinde teknik bilirkişiye ifraz projesi düzenlettirilerek bu projeye göre taşınmaz belediye ve mücavir alan sınırları içerisinde ise ilgili belediyeden, belediye dışında ise İl İdare Kurulundan bölüşmenin (taksimin) mümkün o Belediye Encümeni veya İl İdare Kurullarınca 3194 sayılı İmar Kanunu ve ilgili Yönetmelik hükümlerine uygun bulunması halinde onaylanması gereken ifraz projesinde kimlere nerelerin verileceği, bu konuda paydaşlar aralarında anlaşamazlarsa hakim huzurunda kura çekilerek belirlenir.
Somut olaya gelince; aynen taksimin taşınmazın değerinde azalmaya neden olacağı gibi park ve yola terki gereken alanlar bakımından tarafların açık muvafakatının bulunmadığı gözetilmeksizin aynen taksime karar verilmiş olması doğru olmadığı gibi, hükmünde infaza elverişli olmadığı açıktır.
Kabule göre de, ifraz ile ilgili Belediye Encümen kararı alınması gereği ile taşınmazın aynen taksim durumunda öncelikle tarafların anlaşması, mümkün olmazsa mahkemece kura çekmek suretiyle resen taksim edilmesi gereğinin gözetilmemesi ve yine yargılama sırasında davacı ..."in 1/4 payının davalı şirkete 08.12.2014 tarihinde satış suretiyle temlik ettiğinin dikkate alınmaması da doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenler ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın istek halinde yatırana iadesine, 18.04.2017 tarihinde oybirliği ile karar verildi.