
Esas No: 2016/20257
Karar No: 2019/2133
Karar Tarihi: 19.02.2019
Yargıtay 13. Hukuk Dairesi 2016/20257 Esas 2019/2133 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalılar tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
KARAR
Davacı, davalılara yetiştirdiği küçükbaş hayvanları sattığını, karşılığında kendisine 41.500,00 TL tutarlı bono verildiğini, davalıların bu borçların bir kısmını ödediğini, geriye 13.000,00 TL borcun kaldığını, 13.000,00 TL alacağının bononun vade tarihi olan 01/12/2011 tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalılar, davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece davanın kabulüne, ... İcra Müdürlüğünün 2012/499 Esas sayılı dosyasında başlatılan icra takibine yönelik itirazın iptaline, takibin devamına karar verilmiş; hüküm, davalılar tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dava alacak davası olup, davacı, bu davada davalıların borçların bir kısmını ödediğini, geriye 13.000 TL borcun kaldığını, 13.000,00 TL alacağının ödenmemesi üzerine ... İcra Müdürlüğünün 2012/499 Esas sayılı dosyası ile başlatılan takibin davalının itirazı üzerine durduğunu, davalının bakiye borcu ödememesi nedeniyle 13.000,00 TL’nin ticari faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini istemiştir. Mahkemece, davalının ... İcra Müdürlüğünün 2012/499 Esas sayılı takip dosyasında yapmış olduğu itirazın iptali ile takibin bu miktar üzerinden devamına karar verilmiştir.
6100 sayılı HMK’nun “Taleple bağlılık ilkesi” başlıklı 26.maddesinde; “Hakim, tarafların talep sonuçlarıyla bağlıdır; ondan fazlasına veya başka bir şeye karar veremez. Duruma göre, talep sonucundan daha azına karar verebilir.” düzenlemesine yer verilmiştir.Aynı zamanda HMK’nın 297. maddesinde hüküm fıkrasında nelerin yer alacağı açıklanmış; 297. maddenin 2. fıkrası ile "Hükmün sonuç kısmında gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında; açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gereklidir" hükmü getirilmiştir.Bu hususun HMK md. 297 ye göre aykırılık teşkil edeceği düşünülmeden karar verilmiş olup, HMK"nun 297. maddesi uyarınca taleplerden her biri hakkında hüküm oluşturulması zorunludur.
Bu itibarla alacak (tahsil) davası olarak açılan iş bu davanın, “itirazın iptali” davası olarak sonuçlandırılması mümkün değildir. Eldeki davada davacı alacağını hüküm altına aldırmak istediği halde, mahkemece, davacının talebinden başka bir şeye yani itirazın iptaline hükmedilmiştir. O halde, mahkemece, davanın genel hükümlere göre açılmış bir alacak davası olarak incelenip, sonuçlandırılması gerekirken, yazılı şekilde “itirazın iptali” davası olarak incelenip hüküm kurulması, usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.
2-Bozma nedenine göre davalıların sair temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle temyiz olunan kararın davalılar yararına BOZULMASINA, (2) nolu bentte açıklanan nedenle davalıların diğer temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, HUMK’nun 440/III-1 maddesi uyarınca karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 19/02/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.