4. Hukuk Dairesi 2014/936 E. , 2014/2426 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : İstanbul Anadolu 1. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 13/03/2012
NUMARASI : 2002/498-2012/113
Davacı A.. T.. vekili Avukat T. Y..tarafından, davalılar F.. T.. vdl aleyhine 07/06/2002 gününde verilen dilekçe ile maddi ve manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davalılar F.. T.. ve S.. T.. yönünden davanın kısmen kabulüne, davalılar Ş.. K.. ve ... İnş. Gıda Oto. Day. Tük. Mal. Paz. Ltd. Şti. yönünden davanın reddine dair verilen 13/03/2012 günlü kararın Yargıtay’ca duruşmalı olarak incelenmesi davacı vekili ile duruşmasız olarak da davalılardan F.. T.. vekili tarafından istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne ve tebligat gideri verilmediğinden duruşma isteminin reddine karar verildikten sonra dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere, özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik görülmemesine göre davalılardan F.. T.."in tüm, davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları reddedilmelidir.
2- Davacının diğer temyiz itirazına gelince; dava, trafik kazası nedeniyle uğranılan maddi ve manevi zararın ödetilmesi istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş; hüküm, taraflarca temyiz edilmiştir.
Davacı, 31/01/2002 tarihinde davalılardan S.. T.."ın maliki, F.. T.."in sürücüsü olduğu araçta yolcu olarak seyir halindeyken davalılardan Ş.. K.."ın sürücüsü olduğu aracın çarpması neticesinde yaralandığını belirterek maddi ve manevi tazminat isteminde bulunmuştur.
Davalılardan F.. T.., kazanın plakası tespit edilemeyen bir aracın kendisini sıkıştırması neticesinde meydana geldiğini, kusurunun bulunmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
Dosya kapsamından, davalılardan F.. T.."in kullanmakta olduğu aracın seyri sırasında şeridine giren ve plakası tespit edilemeyen kamyonun çarpması neticesinde yolun sağına savrularak önce bariyere sonrasında ise davalılardan Ş.. K.."ın kullandığı araca çarpması neticesinde, araçta yolcu olarak bulunan davacının yaralandığı anlaşılmaktadır. İstanbul Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesi’nin 31/01/2011 tarihli bilirkişi raporuna göre; meydana gelen olayda davalılardan F.. T.."in %50, plakası tespit edilemeyen dava dışı kamyon sürücüsünün %50 kusurlu olduğunun; davacının ise kusurunun bulunmadığının tespit edildiği anlaşılmaktadır.
Mahkemece, davalılardan F.. T.. ve S.. T.."ın %50 kusur durumuna göre, hesaplanan tazminat miktarı üzerinden davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Hükme esas alınan kusur raporuna göre; davaya konu kazada, davacıya atfı kabil bölüşük kusur bulunmamaktadır. Meydana gelen zarardan, dava dışı kamyon sürücüsü ile davalılardan F.. T.. ve S.. T.. müteselsilen sorumlu olup; kusur durumu kendi aralarındaki iç ilişkiye dairdir. Davacı da zararının müştereken ve müteselsilen davalılardan tahsilini talep ettiğine göre; davacının zararından kusur indirimi yapılması hatalıdır. Zararın tamamına hükmedilmesi gerekirken, yanılgılı gerekçe ile kusur durumuna göre indirim yapılmış olması doğru olmadığından kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Temyiz edilen kararın yukarıda (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı yararına BOZULMASINA, davalılardan F.. T.."in tüm, davacının diğer temyiz itirazlarının (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle reddine ve temyiz eden davacıdan peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 13/02/2014 gününde oyçokluğuyla karar verildi.
KARŞI OY YAZISI
Dava; trafik kazası sonucu yaralanma nedenine dayalı maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, davacı tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkemece hükme esas olan Adli Tıp Trafik İhtisas Dairesi"nin 31/01/2011 tarihli raporuna göre davalılardan F.. T.. meydana gelen kazada %50 oranında kusurlu bulunmuş, kalan %50 kusur ise plakası tespit edilemeyen dava dışı kamyon sürücüsüne verilmiştir.
%50 kusur verilen kamyon sürücüsünün ve kamyonun plakasının tespit edilememiş olması karşısında, %50 kusurlu davalı F.. T.."in rücu imkanı bulunmaması nedeniyle B.K."nun 43 ve 44 maddeleri de gözetilerek davacının tam zararından hakiminin uygun göreceği bir oranda indirim yapılarak tazminat miktarının belirlenmesi gerektiği düşüncesiyle, dairemizin çoğunluğunun davacının maddi tazminat isteminin tamamına hükmedilmesi gerektiği yönündeki çoğunluğun görüşüne katılmıyorum. 13/02/2014