Abaküs Yazılım
İstanbul 4. Asliye Ticaret Mahkemesi
Esas No: 2022/428
Karar No: 2022/455
Karar Tarihi: 17.06.2022

BAM Hukuk Mahkemeleri İstanbul 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/428 Esas 2022/455 Karar Sayılı İlamı

T.C.
İSTANBUL
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/428 Esas
KARAR NO : 2022/455 Karar

DAVA : Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 05/10/2017
KARAR TARİHİ : 17/06/2022

Bakırköy 5 Asliye Ticaret Mahkemesi'nce verilen 15.03.2018 tarihli ve 2017/897 E, 2018/251 K sayılı Yetkisizlik Kararı gereği Mahkememize tevdi edilmiş, Mahkememizin 2018/359 Esas 2021/737 Karar sayılı kararının İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 40. Hukuk Dairesi'nin 12.04.2022 tarihli ve 2022/211 Esas 2022/703 Karar sayılı KALDIRMA İLAMI ile kaldırılmakla Mahkememizin 2022/428 E sayılı dosyası üzerinden görülmekte olan Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkiline ait ... plakalı aracının davalı sigortacı nezdinde 10.03.2017 - 10.03.2018 tarihleri arasında ... nolu genişletilmiş mavi kasko poliçesi ile güvence altında olduğunu, müvekkiline ait aracın 14/07/2017 tarihinde müvekkilinin babası ... kontrolünde iken ... plakalı sayılı araç ile karıştığını ve kazada hasara uğradığını, müvekkilinin başvurusu üzerine hasar dosyasının oluşturulduğunu, ancak davalı tarafından neden gösterilmeksizin hasar bedelinin ödenmediğini, müvekkilinin poliçede ve genel şartlarda belirtilen tüm yükümlülüklerini yerine getirdiğini, primlerini zamanında yatırdığını, zamanında yapılan bildirime rağmen ve diğer bütün şartları gerçekleştirmişken dahası davacının kaza olayı işle hiçbir alakası yok iken sigortacının zararın tazmininden imtina etmesinin poliçeye ve mer'i kanun hükümlerine aykırı olduğunu, bilirkişi incelemesi sonucu 14/07/2017 tarihli kaza neticesi araçta oluşan hasarın ekonomik olarak tamirinin mümkün olması halinde aracın orjinal parçalarla tamir bedelinin tespitine ve davalıdan tahsiline, bilirkişi incelemesi sonucu aracın tamirinin ekonomik olarak mümkün olmaması halinde aracın sigorta poliçesi teminat tutarlarını geçmemek üzere aracın kaza tarihindeki piyasa değerinin tespiti ile bu bedelin davalıdan tahsiline, tespitler sonucu HMK 107 mad. gereği sonradan arttırmak üzere araçta oluşan zarar bedelinin 5.000,00-TL'sinin zararlandırıcı olayın meydana geldiği 14/07/2017 tarihten itibaren işletilecek ticari reeskont faiziyle birlikte davalı sigorta şirketi tarafından tazminine ve yargılama giderlerinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkilinin muamele merkezi ile kazanın bulunduğu yer itibari ile Mahkemenin yetkisiz olduğunu, yetkili Mahkemenin İstanbul Asliye Ticaret Mahkemesi'nin olduğunu, huzurdaki davanın belirsiz alacak davası olarak görülemeyeceğini, hukuki yarar yokluğundan davanın reddinin gerektiğini, somut olayda davacının aracında kaza nedeniyle meydana gelen hasarın miktarının belirlenebilir nitelikte olduğunu, dava konusu kaza neticesinde meydana gelen zararların, Kasko Sigortası Genel Şartları A.5.4 maddesi uyarınca teminat dışı olduğunu, kara araçlarının Kasko Poliçesi Genel Şartları B.3 maddesi ve TTK 1427 maddeleri uyarınca sigorta tazminatı ödeme yükümlülüğünün ancak sigorta şirketine yapılan ihbardan itibaren 45 gün geçmekle muaccel olduğunu, bu ihbar ile müvekkili şirkete usule uygun olarak ihbar yapıldığını, tazminat hesabına esas olabilecek tüm belge ve bilgilerin ibraz edildiğinin ispat görevinin davacı yana ait olduğunu, bu yükümlülüklerin yerine getirilmesiyle müvekkili şirketin temerrüdünden bahsedilebileceğini, müvekkilinin temerrüde düşürdüğünü ispat etmesi gerektiğini, hasar ihbarı üzerine yapılan ekspertiz incelemeleri neticesinde dava konusu kazanın meydana geldiği sırada, sigortalı aracın sürücüsünün KTK hükümlerine göre gerekli sürücü belgesinin bulunmadığının anlaşıldığını, Karayolları Trafik Yönetmeliği'nin 97/3 maddesinde "Bu madde kapsamında geçici olarak geri alınan sürücü belgelerinin iade edilmesi için 2918 sayılı Kanunun 48inci maddesinde belirtilen geri alma sürelerinin dolmuş olması, bu Kanun kapsamında verilen idari para cezalarının tahsil edilmiş olması ve gerekli diğer şartların sağlanmış olması zorunludur." hükmünün düzenlendiğini, kazadan evvel sigortalı aracın sürücüsü ...'e ait ehliyetin ilgili memurlar tarafından geri alındığını, sürücünün KTY m 97/3 hükmünde düzenlenen şartları yerine getirmediği için ehliyeti geri alamadığını, dolayısıyla sigortalı aracın, kaza sırasında, KTK ve KTY hükümlerine göre gerekli sürücü belgesine sahip olmayan sürücü ... tarafından sevk ve idare edildiğini, meydana gelen hasarın Kasko Sigortası Genel Şartları A.5.4. Maddesi uyarına teminat dışı olduğunu, davacının olay tarihinden itibaren ticari reeskont faiz taleplerinin de yerinde olmadığını, haksız ve hukuka aykırı davanın reddi ile yargılama masrafları ve vekalet ücretinin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
... 5 Asliye Ticaret Mahkemesi'nce verilen 15.03.2018 tarihli ve ... E., ... K sayılı kararı ile; davalının yetkisizlik itirazının kabulü ile Mahkemelerinin Yetkisizliğine, dosyanın yetkili Nöbetçi İstanbul Asliye Ticaret Mahkemesi'ne gönderilmesine dair karar verilmiştir.
Mahkememizce dosyanın Sigorta ve Hesap Uzmanı Bilirkişi ...'na tevdiine karar verilerek Bilirkişi Raporu aldırılmıştır. Sigorta ve Hesap Uzmanı Bilirkişi ...'nun hazırlamış olduğu 02.07.2019 UYAP tarihli Bilirkişi Raporuna göre özetle;
"...Dosya içerisinde sigortalı araç sürücüsünün Ehliyet Kayıtlarına ilişkin T.C Emniyet Genel Müdürlüğü, Trafik Denetleme Müdürlüğünün herhangi bir yazısının bulunmadığı,
Davacı Vekilinin cevaba cevap dilekçesinde sigortalı araç sürücüsü olan ...' ün kaza tarihinde geçici olarak alınan ehliyetini henüz geri almadığını ikrar ettiği,
Dosyada mübrez sigorta araştırmacı raporda sigortalı araç sürücüsünün ehliyetini geri almadığı, ehliyetsiz araç kullanmaktan kendisine ceza kesildiğini rapor ettiği,
Karayolları Trafik Kanunu 36 ve 48. Maddeler ile Karayolları Trafik Yönetmeliğinin 97 ve 167. Maddelerine göre, aranan şart ve düzenlemelerin kurucu hüküm niteliğinde olduğundan aranan şartları yerine getirmeyen sürücünün KTK 36. Maddesine göre ehliyetsiz olarak araç sürdüğünün kabulü ile kaza anında geçerli ehliyetinin olmadığının kabul edilebileceği, Buna bağlı olarak Davalı Axa nin genel şartların A.5.4 maddesine dayanan ret sebebi yerinde görülebileceği,
Bunun ile birlikte, sigortalı sürücünün kaza anında geçerli ehliyeti olup olmadığının T.C Emniyet Genel Müdürlüğü' den sorulup sorulmayacağı Mahkemenizin takdirinde olduğu,..." hususlarında görüş bildirilmiştir.
Bilirkişi Raporu taraflara usulüne uygun olarak tebliğ edilmiştir.
Dosyada eksik hususların giderilmesi için yazışmalar yapılarak kaza anında geçerli bir ehliyetin olup olmadığı hususu açıklığa kavuşturulmaya çalışılmış olup dosya Bilirkişiye tevdi edilmek üzere tekemmül ettiğinde Mahkememizce dosyanın ek rapor alınmak üzere Bilirkişiye tevdiine karar verilmiştir. Sigorta ve Hesap Uzmanı Bilirkişi ...'nun hazırlamış olduğu Bilirkişi Ek Raporuna göre özetle;
"... İlçe Nüfus Müdürlüğü' nün 15/02/2021 günlü yazı cevabı ile; Davalı sigorta şirketine kasko sigortası ile sigortalı olan davacı ...' a ait aracın sürücüsü olan dava dışı ... ün ehliyetinin 29/09/2013 günü trafikçe geri alındığı, sürücüye ehliyeti 181 günlük sürenin 29/03/2014 tarihinde dolmasına karşın 19/07/2017 tarihinde sürücüye iade edildiğinin anlaşıldığı, Davaya konu olayın ise 14/07/2017 günü gerçekleştiği,
Her ne kadar İstanbul İl Emniyet Müdürlüğü' nün ... tarihli yazı cevabı ekinde, ...' ün sürücü belgesine düzenlenen tüm trafik idari para cezası karar tutanaklarının celp edildiği görülmüş ise de kaza tarihi itibariyle idari para cezalarının tamamının tahsil edilip edilmediği hususunun yazı cevaplarından anlaşılamadığı,
Yine Kanunun aradığı < uyuşturucu veya uyarıcı madde alması nedeniyle sürücü belgesi geri alınanların ayrıca sürücü olmasında sakınca bulunmadığına dair resmi sağlık kurumlarından alınmış sağlık kurulu raporunun ibraz edilmesi > şartının kaza tarihi itibariyle sağlanıp sağlanmadığının yazı cevaplarından anlaşılamadığı,
Bu halde dava konusu somut olayda; dava dışı sürücü...'in 181 günlük süresi 29/03/2014 tarihinde dolmasına rağmen, Kanun' un 48.maddesinde öngörülen şartlarının sağlanıp sağlanmadığı ve Emniyetçe bu şartlar sağlanmadan mı ehliyetin iade edildiği hususlarının sorulması gerektiği ve buna göre ehliyetin riziko (kaza) tarihinden sonra iade edilişinde bu doğrultuda değerlendirilmesi gerektiği,..." hususlarında görüş bildirilmiştir.
Bilirkişi Ek Raporu taraflara usulüne uygun olarak tebliğ edilmiştir.
Davalı vekilince Bilirkişi Ek Raporuna itiraz edilmiştir.
Mahkememizce verilen 27.10.2021 tarihli ve 2018/359 E., 2021/737 K. Sayılı Karar ile;
"...Davacının davasının REDDİNE,..." karar verilmiştir.
İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 40. Hukuk Dairesi'nce verilen 12.04.2022 tarihli ve 2022/211E., 2022/703 K. Sayılı KALDIRMA kararı ile; "... 6502 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun geçici 73. maddesinde; "Tüketici işlemleri ile tüketiciye yönelik uygulamalardan doğabilecek uyuşmazlıklara ilişkin davalarda tüketici mahkemeleri görevlidir." ifadesi ile tüketici mahkemelerinin görev alanı tüketici işlemleri ile sınırlandırılmıştır. Aynı yasanın 3/l maddesinde ise, mal veya hizmet piyasalarında kamu tüzel kişileri de dâhil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla hareket eden veya onun adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiler ile tüketiciler arasında kurulan, eser, taşıma, simsarlık, sigorta, vekâlet, bankacılık ve benzeri sözleşmeler de dâhil olmak üzere her türlü sözleşme ve hukuki işlem, tüketici işlemi olarak tanımlanmıştır.
Somut olayda; davacının, davalı sigorta şirketi ile aralarındaki hususi araca ait kasko sigorta sözleşmesine dayalı olarak talepte bulunduğu ve bu sigorta sözleşmesinin de bir tüketici işlemi olduğunun anlaşılmış olmasına göre, davanın açıldığı tarih itibari ile davanın Tüketici Mahkemesinin görev alanına girdiği konusunda bir tereddüt bulunmamaktadır.
Görev konusu, kamu düzenine ilişkin olup, re'sen gözetilir. Görev konusunda kazanılmış hak olmaz. O halde, davaya bakmakla Tüketici Mahkemeleri görevli olduğundan ötürü görevsizlik kararı verilmesi amacıyla HMK'nın 353/1-a/3. maddesi gereğince ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, dosyanın mahkemesine gönderilmesine karar vermek gerekmiştir..." şeklinde karar verilmiştir.
GEREKÇE;
Taraflar arasındaki ihtilaf; ... plakalı aracın kaza tarihi itibari ile davalı sigorta şirketi nezdinde ihtiyari kasko sigortası ile sigortalı olduğu uyuşmazlığın araç sürücüsünün sürücü belgesinin idari işlem ile geri alınmış olmasına rağmen aracın kullanılması savunması karşısında sürücü belgesinin iadesi koşullarının oluşup oluşmadığı bu kapsamda meydana gelen hasarın poliçe limiti ve kapsamı içeresinde olup olmadığı hususlarındadır.
Tüm Dosya Kapsamından;
İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 40. Hukuk Dairesi'nin Kaldırma İlamı'nda da değinildiği üzere; somut olayda; davacının, davalı sigorta şirketi ile aralarındaki hususi araca ait kasko sigorta sözleşmesine dayalı olarak talepte bulunduğu ve bu sigorta sözleşmesinin de bir tüketici işlemi olmasından dolayı görevli Mahkemenin Tüketici Mahkemesi olduğu dolayısıyla Tüketici Mahkemelerine dosyanın görevsizlik kararı ile gönderilmesine dair karar verilmiştir .
HÜKÜM: Açıklanan gerekçeye göre;
1-)Dava dilekçesinin 6100 sayılı HMK 114/1-c ve 115/2 mad uyarınca görev yönünden usulden reddine ve Mahkememizin GÖREVSİZLİĞİNE,
2-)Karar kesinleştiğinde ve HMK 20.mad uyarınca 2 haftalık süre içinde talep halinde dosyanın görevli Nöbetçi İstanbul Tüketici Mahkemesine gönderilmesine,
3-)Yargılama gideri harç ve vekalet ücreti konusunda görevli Mahkemece karar verilmesine,
4-)Karar tarafların yokluğunda tensiben verildiğinden bilgilendirme amaçlı olarak tensip zaptının bir örneğinin taraf vekillerine tebliğine, İstinaf süresinin gerekçeli kararının tebliğinin talep edilmesi ve tebliğ edilmesi suretiyle başlayacağı husususun ihtarına,
Dair; dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık kesin süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi ( İstinaf Mahkemesi ) nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere tensiben karar verildi. 17/06/2022

Katip
✍e-imzalı


Hakim
✍e-imzalı





Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi