
Esas No: 2016/3533
Karar No: 2018/6309
Karar Tarihi: 03.05.2018
Hırsızlık - konut dokunulmazlığının ihlali - Yargıtay 17. Ceza Dairesi 2016/3533 Esas 2018/6309 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Hırsızlık, konut dokunulmazlığının ihlali
HÜKÜM : Mahkumiyet
Yerel mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararların niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
1-Katılan ..."ın 23.04.2010 tarihinde ikametinde olmadığı bir zaman diliminde gerçekleşen hırsızlık eylemi sebebiyle, 24.04.2010 tarihinde kolluk memurlarınca düzenlenen tutanak içeriğine göre, dosyaya konu hırsızlık olayını polis memurlarının bir kısmınca tanınan sanık ... isimli şahsın gerçekleştirdiği ve çaldığı eşyaları, hakkında 5237 sayılı TCK"nın 165. maddesinde düzenlenen suçtan mahkumiyet kararı verilen ve temyiz talebinde bulunmayan sanık ..."a sattığı şeklinde istihbari bilgi elde edilmesi üzerine sanık ..."a ulaşılarak bahse konu olay sorulduğunda, sanık ..."dan satın aldığı eşyaların olduğunu söylediği ve yapılan kontrolde bu eşyaların, katılan ..."ın evinden çalınan eşyalar oldugunun tespiti ile katılana tesliminin yapıldığı, ayrıca sanık ..."ın beyanında suça konu eşyaları sanık ..."dan satın alırken sanığın ablası ..."ın da yanlarında olduğunu, yüzleşmek istediğini ifade ettiği, her ne kadar sanık ..., ... isimli şahsın adres ve kimlik bilgilerini daha sonra mahkemeye yazılı olarak bildireceğini söylemiş ise bu konuda herhangi bir bildirim olmadığı, sanık ..."ın aşamalardaki savunmalarında suçlamayı kabul etmediği hususları birlikte değerlendirildiğinde, tanık sıfatıyla Yakalama Muhafaza Altına Alma Üst Arama ve Salıverme Tutanağını düzenleyen polis memurları ve sanık ..."ın sorusturma aşamasındaki beyanında Hülya Yıldız olarak söylediği, kovuşturma aşamasındaki beyanında Hülya olarak belirttiği şahısın kim olduğu tam olarak tespit edilerek, sonrasında tanık sıfatıyla dinlenilerek sonucuna göre karar verilmesi gerektiği gözetilmeden, eksik kovuşturma ile sanığın hukuki durumu tayin edilerek yazılı şekilde karar verilmesi,
Kabule göre de;
2-Olayın gerçekleştiği saati tespit etmek açısından, dosya içerisindeki tutanaklar ve beyanlar birlikte değerlendirildiğinde, müştekinin ikametinden ayrıldığı saatin net olarak anlaşılmadığı ve hırsızlık olayının gerçekleştiği 23.04.2010 tarihinde güneşin 19.21"de battığı ve gecenin 5237 sayılı TCK"nın 6. maddesi uyarınca 20.21"de başladığının anlaşılması karşısında; 21.30 sıralarında komşularının hırsızlık olayını haber vermesiyle ikametine giden katılanın hangi saatler arasında evde olmadığı katılana sorularak, sonucuna göre 5237 sayılı TCK"nın 143. ile 116/4. maddelerinin uygulanıp uygulanmayacağının değerlendirilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
3-Anayasa Mahkemesi"nin hükümlerden sonra 24/11/2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanan 08/10/2015 tarih, 2014/140 Esas ve 2015/85 sayılı kararı ile TCK"nın 53. maddesinin (1) numaralı fıkrasının (b) bendine yönelik olarak vermiş olduğu iptal kararlarının da değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması
4-Hakkında mahkumiyetine karar verilen iki sanık bulunması karşısında, hüküm kısmında yargılama gideri olarak hesaplanan 167,05 TL"nin ""Sanıktan tahsili ile hazineye gelir kaydına ""Denilerek, hangi sanıktan ne kadar tahsil edileceği konusunda tereddüt yaratacak şekilde karar verilemeyeceğinin gözetilmemesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanık ..."ın temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükümlerin açıklanan nedenlerle tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, 03/05/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.