4. Hukuk Dairesi 2013/5714 E. , 2014/3584 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Ankara 5. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 28/12/2012
NUMARASI : 2012/363-2012/663
Davacı N.. A.. vekili Avukat A.. Ö.. tarafından, davalı B.. Gazeteciler Yayıncılık A.Ş. aleyhine 26/06/2012 gününde verilen dilekçe ile manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 28/12/2012 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davalı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.
Dava, internet yoluyla kişilik haklarına saldırı nedeniyle uğranılan manevi zararın ödetilmesi istemine ilişkindir. Mahkemece, istemin kısmen kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı, hakkında yapılan internet haberinin gerçek dışı olduğunu belirterek, kişilik haklarına saldırı nedeniyle uğradığı manevi zararın tazmini isteminde bulunmuştur.
Davalı, haberin basın özgürlüğü kapsamında kaldığını, usul ve yasaya aykırı olarak açılan davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
Mahkeme, dava konusu haberle ilgili olarak davalı tarafından düzeltme ve özür yazısı yayınlandığını, davaya konu yazıdaki gerçekliği ispat edilemeyen ifadelerin, davacının kişilik haklarına saldırı niteliğinde bulunduğunu belirterek davanın kısmen kabulüne karar vermiştir.
Dava konusu edilen internet haberinde; Maliye Bakanlığı müsteşarı olan davacının toplu sözleşmelerde memura hükümet adına düşük oranda zam teklifinde bulunmasına karşın, kendisinin kullandığı saatin çok değerli yabancı marka bir saat olduğu belirtilmiştir. Diğer yandan haberde, davacının yaptığı görevden aldığı maaşın yanı sıra başka kurumlardan da gelir elde ettiği açıklanmıştır. Davacının iddia edildiği gibi bir saat sahibi olmadığı, başka kurumlarda görevinin bulunmasına karşın o kurumlardan hak ettiği ücret hakkından vazgeçtiği, herhangi bir gelir elde etmediği belirlenmiştir.
Basının görevi, okuyucuyu bilgilendirmek olup bu görevi yaparken okuyucunun ilgisini çekecek güncel konuları dikkat çekici bir biçimde haber yapabilir. Dava konusu yazı bir bütün olarak değerlendirildiğinde; davacının, toplu sözleşmelerde memura hükümet adına düşük oranda zam teklifinde bulunmasına karşın, kendisinin aldığı maaş miktarına nazaran refah içerisinde bulunmasının eleştirel bir dille haber yapıldığı, davacının kullandığı saatin haberde bahsi geçtiği şekilde çok değerli ve yabancı bir marka olmaması, başka kurumlardan ücret hakkı bulunmasına karşın bu hakkından kendi iradesi ile vazgeçmesinin bu gerçeği değiştirmeyeceği, yayının yapıldığı andaki beliriş biçimine yani görünür gerçekliğe uygun olduğu, yazıda davacının kişilik haklarına saldırı niteliğinde herhangi bir ifadenin kullanılmadığı kabul edilmelidir.
Şu halde, yayının hukuka aykırılığından ve davacının kişilik haklarını zedelediğinden söz edilemez. Manevi tazminat isteminin koşulları oluşmadığından davanın tümden reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçeyle kısmen kabul kararı verilmiş olması doğru değildir. Kararın bu nedenle bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Temyiz edilen kararın yukarıda açıklanan nedenle BOZULMASINA ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 04/03/2014 gününde oyçokluğuyla karar verildi.
KARŞI OY YAZISI
Dava, Internet yayınından kaynaklanan kişilik hakkına saldırı nedeniyle manevi tazminat istemine ilişkindir. İlk derece mahkemesince davanın kısmen kabulüne karar verilmiş; davalı tarafından temyiz edilen hüküm, Dairemiz çoğunluğu tarafından tümden reddi gerektiği gerekçesiyle bozulmuştur.
Davalı gazeteye ait 01.06.2012 tarihli Internet haberinde, Devlet memurlarıyla yapılan toplu sözleşme görüşmelerine Hükümet adına katılan Maliye Bakanlığı Müsteşarı davacının tutumu eleştirilirken, müsteşarlık maaşı yanında THY, YÖK ve Ahmet Yesevi Üniversitesi gibi kurumlardan da aylık veya ücret aldığı, ayrıca koluna 225.000 Dolar değerinde saat taktığı ileri sürülmüştür.
Davacının gösterilen değerde bir saat kullanmadığı gibi, YÖK ve Ahmet Yesevi Üniversitesinden yaptığı görevler dolayısıyla bir gelir elde etmediği anlaşılmış, davalı da aynı sitede 19 Haziran 2012 günü düzeltme ve özür yazısı yayınlamıştır.
Gerçek dışı olduğu ortaya çıkan Internet haberi, doğal olarak toplu sözleşme görüşmelerini umutla bekleyen milyonlarca Devlet memurunun tepkisini çekmiş, hedefi haline getirmiştir. Şu durumda, davacının kişilik hakkına saldırı gerçekleşmiştir. Düzeltme ve özür yazısı kişilik hakkına saldırıyı ortadan kaldırmamaktadır.Ancak, manevi tazminat miktarının tayininde etkili olabilir.
Bu itibarla; isabetli olan yerel mahkeme kararının onanması yerine tümden reddi gerektiğine dair Dairemiz çoğunluğunun kararına katılmıyorum.04/03/2014