17. Hukuk Dairesi 2015/17859 E. , 2018/5184 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki 6183 sayılı Yasa"ya dayalı tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili, davalı ..., ... ve ... vekili ve davalı ... vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili, davalı şirket ortağı...hakkında 6183 sayılı Yasa gereğince takip yaptıklarını, takibin sonuçsuz kaldığını, davalı ..."nın dava konusu taşınmazı mal kaçırmak amacıyla diğer davalılara sattığını belirterek davalılar arasındaki tasarrufun iptalini talep etmiştir.
Davalılar davanın reddini talep etmiştir.
Mahkemece, davanın kabulüne davalı ... tarafından diğer davalı ..."e ... ili, ... ilçesi, ... Mahallesi, 36738 ada, 4 parselde kayıtlı taşınmazın devrine ilişkin tasarrufun iptaline, alacaklı kuruma taşınmaz üzerinde haciz ve satış uygulayabilmek suretiyle alacağını tahsil etmek için cebri ... yetkisi verilmesine karar verilmiş, hüküm davacı vekili, davalı ..., ... ve ... vekili ve davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Davacı vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Dava, 6183 sayılı Yasa"nın 24 devamı maddelerine dayanılarak açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkindir.
Bu davaların amacı kamu alacağını ödemeyen, malı bulunmayan veya borca yetmeyen borçlunun, kamu alacağının tahsiline olanak vermemek için yaptığı, aslında geçerli olan bazı tasarrufların geçersiz ya da "iyiniyet kurallarına aykırılık" nedeniyle alacaklıya karşı sonuçsuz kalmasını ve dolayısıyla o mal üzerinden cebri icraya devamla alacağın tahsilini sağlamaktır. Aynı Yasa"nın 25.maddesinde "iptalin borçlu ile hukuki muamelede bulunan veya borçlu tarafından kendilerine ödeme yapılan kimselerle, bunların mirascıları ve suiniyet sahibi diğer üçüncü şahıslara karşı istenileceği" 31.maddede de ise “27,28,29 ve 30.maddelerde sözü edilen tasarruf ve muamelelerden faydalananlar elde ettiklerini elden çıkarmışlarsa takdir edilecek bedelini bu kanun hükümleri dairesinde vermeye mecbur oldukları" hüküm altına alınmıştır. Yukarıda belirtilen yasal düzenlemelere göre inceleme yapılarak tüm taraflar için iptal şartlarının oluşup oluşmadığı ayrı ayrı değerlendirildikten sonra karar verilmelidir. Somut olayda, Mahkemece davalı borçlu...ve üçüncü kişi ..."nın davaya konu borcu ödemeye yeter mal varlıklarının olmadığı, dördüncü kişi Macit ve beşinci kişi Kemal"in mal varlıklarının dosya borcunu karşılamaya yeterli olduğu, bunlar arasındaki satış işleminin muvazaalı olduğu belirtilerek karar verilmiştir. Borçlu ve üçüncü kişinin borcu karşılamaya yeter mal varlıklarının olmaması tasarrufun iptali davasında red gerekçesi olamayacağı gibi, hükümde de haklarında açılan dava hakkında ne karar verildiği gösterilmemiştir.
2-Davalı ... vekili ve davalı ...,... vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Taşınmazın ilk devrine ait resmi senet dosya içerisinde bulunmamakta ise de mevcut belgeler incelendiğinde, dava konusu taşınmazın 07.02.2011 tarihinde davalı ... tarafından davalı ..."e satıldığı görülmüştür. Resmi akit tablosuna göre satış sırasında taşınmaz avlulu bir katlı ev niteliğinde iken güncel tapu kaydında ise taşınmaz üzerinde 15 adet bağımsız bölüm bulunduğu anlaşılmıştır. Bilirkişi raporuna göre de bu durum tespit edilmiş, satış tarihinden sonra 26.12.2011 tarihinde inşaat ruhsatı alındığı, 19.04.2012 tarihinde kat irtifakının kurulduğu belirtilmiştir. Davalıların bu yöndeki savunması ve tüm bu hususlar irdelenerek taraflar açısından muvazaa şartlarının oluşup oluşmadığı gözetilmeden eksik araştırmayla karar verilmiştir.
3-Davacı tarafça davalı borçlunun 14.06.2012 tarihi itibariyle 86.711,20 TL borcu olduğu belirtilmiş olup mahkemece davalının tasarruf tarihi itibariyle ne kadar vergi borcu bulunduğu hususu araştırılmadan karar verilmiştir. Tasarruf tarihi itibariyle, kamu borçlusunun vergi asıl ve cezaları ile birlikte toplam borcunun belirlenmesi için alanında uzman bilirkişiden ayrıntılı ve gerekçeli rapor alınarak sonucuna göre karar verilmesi gerekmektedir.
4-Bozma neden ve şekline göre sair temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına karar verilmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulüne, (2) ve (3) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı ..., ... ve ... vekilinin ve davalı ... vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, (4) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekillerinin sair temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacı ile davalılar ..., ..., ... ve ..."e geri verilmesine 17/05/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.