16. Ceza Dairesi 2017/2094 E. , 2018/696 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Ağır Ceza Mahkemesi
Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma
Hüküm : TCK"nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5, TCK"nın 62, 53, 58/9, 63 maddeleri uyarınca mahkumiyet
Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
I-Sanık ... hakkında kurulan hükme yönelik temyiz incelemesinde;
Başka dosya sanığı tanık ..."un Cumhuriyet Savcılığında düzenlenen 01.02.2012 tarihli fotoğraftan teşhis tutanağında, ...z olarak bildiği şahsı ... olarak öğrendiğini beyan ve teşhis etmesi karşısında tebliğnamede bu hususta bozma isteyen düşünceye iştirak edilmemiş; Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarih, 2014/140 E. 2015/85 K. sayılı iptal kararının TCK"nın 53. maddesinin uygulanması yönünden infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüştür.
Yapılan yargılama sonunda toplanan deliller karar yerinde incelenip sanığın suçunun sübutu kabul, olay niteliğine ve kovuşturma sonuçlarına uygun şekilde vasfı tayin edilmiş, cezaları azaltıcı sebebin niteliği takdir kılınmış, savunmaları inandırıcı gerekçelerle reddedilmiş, incelenen dosyaya göre verilen hükümde bir isabetsizlik görülmemiş olduğundan, sanığın yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle, hükmün ONANMASINA,
II-Sanık ... hakkında kurulan hükme yönelik temyize gelince;
1-Sanık ... hakkında beyanda bulunan başka dosya sanığı tanık ..."ün Hakkari Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü tarafından müdafii hazır edilmeksizin alınan ifadesini kovuşturma safhasına gelince kabul etmediğini bildirdiği, sanık ... ile babası ... arasındaki telefon görüşmelerine ilişkin tape kayıtlarının ise ancak her iki taraf hakkında da soruşturma yürütüldüğünün belirlenmesi halinde hükme esas alınabileceği, bu minvalde; 5271 sayılı CMK"nın 135/3. maddesinin “Şüpheli veya sanığın tanıklıktan çekinebilecek kişilerle arasındaki iletişimi kayda alınamaz. Kayda alma gerçekleştikten sonra bu durumun anlaşılması hâlinde, alınan kayıtlar derhâl yok edilir” hükmü ve 5726 sayılı Tanık Koruma Kanununun 9/8. maddesindeki "Bu kanunun 5. maddesinin birinci fıkrasının (a) ve (b) bentlerine göre, hakkında tedbir uygulanan tanığın beyanı tek başına hükme esas teşkil etmez" şeklindeki emredici düzenleme dikkate alınarak; atılı suçun sübutu bakımından tanık ..."ün tüm aşama ifadeleri getirtilerek sanık hakkındaki hükme esas alınabilecek nitelikteki beyanları tespit edilip, ayrıca sanığın babası ... hakkında yürütülen bir soruşturma veya kovuşturma bulunup bulunmadığı da araştırılıp söz konusu telefon görüşmesinin hükme esas alınıp alınmayacağı değerlendirildikten sonra sonucuna göre sanığın hukuki durumunun tayin ve takdiri gerektiği gözetilmeden eksik araştırma ile yazılı şekilde hüküm kurulması,
2-Kabul ve uygulamaya göre de,
TCK"nın 53. maddesinde düzenlenen hak yoksunluklarının uygulanması bakımından, Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarih, 2014/140 E. 2015/85 sayılı iptal kararının gözetilmesi lüzumu,
Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu sebeplerden dolayı BOZULMASINA, 12.03.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.