17. Hukuk Dairesi 2015/10594 E. , 2018/5412 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki tahkim davası hakkındaki ... Tahkim Komisyonu İtiraz Hakem Heyetinin 21.04.2015 tarih ve 2015/İ.420 sayılı kararının davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Başvuran vekili ... Tahkim Komisyonuna başvurusunda; 02.09.2013 tarihinde meydana gelen trafik kazasında yaralandığını, davalıya 02.06.2014 tarihinde müracaat edildiğini, ancak davalı ... şirketinin cevap vermediğini, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile 20.000,00TL maluliyet tazminatının temerrüt tarihinden itibaren avans faizi ile tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı ... vekili, davanın reddini savunmuştur.
... Tahkim Komisyonu Uyuşmazlık Hakem Heyetince iddia, savunma, toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, başvurunun kabulü ile 250.000,00TL maluliyet tazminatının temerrüt tarihi olan 13.06.2014 tarihinden itibaren yasal faizi ile tahsiline karar verilmiş, ... Tahkim Komisyonu İtiraz Hakem Heyetince, davalı vekilinin itirazının reddine karar verilmiş, ... Tahkim Komisyonu İtiraz Hakem Heyeti kararı, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosya içerisindeki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere göre, davalı ... vekilinin aşağıdaki bendin dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Dava Borçlar Kanunu"nun 46. maddesi (6098 sayılı TBK md. 54) gereğince çalışma gücünün kaybı nedeniyle maddi tazminat istemine ilişkindir.
Davalı meydana gelen kaza nedeni ile gerçek zarardan sorumludur. Bu bakımdan dava konusu trafik kazasında sigortalı araç sürücüsünün kusurlu olup olmadığı uzman bilirkişi aracılığı ile belirlenmelidir. Somut olayda, mahkemece kazaya karışan araç sürücülerinin kusuru yönünden hiçbir inceleme yaptırılmadan kaza tespit tutanağı esas alınarak hüküm kurulmuştur. Uzman olmayan bilirkişilerden alınan rapora dayanılarak hüküm kurulması doğru değildir.
Ayrıca, 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu"nun 86. maddesinin I. fıkrası “İşleten veya araç işleticisinin bağlı olduğu teşebbüs sahibi, kendisinin veya eylemlerinden sorumlu tutulduğu kişilerin kusuru bulunmaksızın ve araçtaki bir bozukluk kazayı etkilemiş olmaksızın, kazanın bir mücbir sebepten veya zarar görenin veya bir üçüncü kişinin ağır kusurundan ileri geldiğini ispat ederse sorumluluktan kurtulur”, II. fıkrası “Sorumluluktan kurtulamayan işleten veya araç işleticisinin bağlı olduğu teşebbüs sahibi, kazanın oluşunda zarar görenin kusurunun bulunduğunu ispat ederse, hakim, durum ve şartlara göre tazminat miktarını indirebilir” hükmünü içermektedir. Somut olayda davalı vekilinin, savcılık soruşturması sırasında dinlenen tanıkların, sigortalı araç sürücüsü seyir halinde iken aracın lastiğinin patladığına dair beyanları olduğuna dair savunması üzerinde durulmalı ve bu bakımdan davalı ... şirketinin zararlandırıcı sonucu doğuran kaza ile sorumluluğu altında olan aracın işletilmesi arasında illiyet bağının bulunup bulunmadığının belirlenmesi açısından kusur raporunun alınması gerekmektedir.
O halde mahkemece, ... Teknik Üniversitesi Trafik Kürsüsü veya ... Müdürlüğü Trafik Fen Heyeti gibi kurumlardan seçilecek uzman bilirkişilerden oluşacak heyetçe varsa kazaya ilişkin ceza dosyası da celb edilerek, dosyadaki tüm deliller ve değerlendilerek sigortalı araç sürücüsünün kusurlu olup olmadığının belirlenmesi ile kusurlu olduğunun belirlenmesi halinde gerçek zararın tespiti için inceleme yapılarak ayrıntılı, gerekçeli ve denetime elverişli biçimde rapor alınarak sonucuna karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde eksik inceleme ile hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
3-Davacı taraf, trafik kazası sonucu yaralanması nedeni ile daimi maluliyete uğradığını ileri sürmüş, mahkemece hükme esas alınan hukukçu bilirkişinin raporunda belirtmiş olduğu %60 maluliyet oranına itibar edilerek belirlenen maddi tazminata hükmedilmiştir.
“Cismani Zarar Halinde Lazım Gelen Zarar ve Ziyan” başlığı altında düzenlenen TBK"nın 46. maddesinde, bedensel zarara uğranılması nedeni ile talep edilebilecek zarar türleri belirtilmekte olup çalışma gücü kaybı da bu zarar türleri arasında yer almaktadır. Haksız fiil sonucu çalışma gücü kaybının olduğu iddiası ve buna yönelik bir talebinin bulunması halinde, zararın kapsamının belirlenmesi açısından maluliyetin varlığı ve oranının belirlenmesi gerekmektedir.
Maluliyete ilişkin alınacak raporlar 11.10.2008 tarihinden önce Sosyal ... Sağlık İşlemleri Tüzüğü 11.10.2008 tarihi ile 01.09.2013 tarihleri arasında Çalışma Gücü Ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği, 01.09.2013 tarihinden sonrada Maluliyet Tespiti İşlemleri Yönetmeliğine uygun olarak düzenlenmesi gerekir. Her ne kadar ... Üniversitesi Tıp Fakültesi Sağlık Kurulunca düzenlenen ve davacının %60 maluliyetine ilişkin rapor, ilgili yönetmeliğe uygun ise de Siirt Devlet Hastanesi tarafından düzenlenen sağlık kurulu raporunda aynı yaralanmaya bağlı olarak davacının %36 oranında tüm vücut fonksiyon kaybı olduğu belirlenmiştir. Her iki rapor arasında açıkça ve büyük oranda bir çelişki bulunmaktadır. Yapılacak iş, Adli Tıp Kurumu 3. İhtisas Kurulundan olay tarihinde yürürlükte olan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliğine uygun çelişkiyi giderecek yeni bir rapor alınarak karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ve araştırma sonucu hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
4- Bozma sebep ve şekline göre davalı ... vekilinin maluliyet zararı hesabına ilişkin temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının REDDİNE, (2) ve (3) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, (4) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin maluliyet zararı hesabına ilişkin temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine 23/05/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.