16. Hukuk Dairesi 2016/2455 E. , 2018/6198 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ:KADASTRO MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ: KADASTRO
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu,
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Kadastro sırasında ... İlçesi, ... Köyü çalışma alanında bulunan 118 ada 20 parsel sayılı 23.673,99 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, tapu kaydı, ifraz, taksim ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle davacı ve davalıların kök murisi ... adına tespit edilmiştir. Davacı ..., çekişmeli taşınmazın taksimen kendisine kaldığı iddiasına dayanarak dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın reddine, çekişmeli taşınmazın tespit gibi tesciline karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, kadastro tespitine itiraza ilişkindir. Mahkemece, çekişmeli taşınmazın muris ..."dan geldiği ve mirasçılar arasında terekenin taksim edilmediği kabul edilmek sureti ile yazılı şekilde karar verilmiş ise de, yapılan araştırma, inceleme ve uygulama hüküm vermeye yeterli değildir. Davacı taraf taşınmazın kök muris ..."dan intikal ettiğini ve ölümü ile mirasçılar arasında yapılan taksimle annesi ..."e isabet ettiğini, ..."in ölümü ile de yine mirasçılar arasında yapılan taksimle kendisine isabet ettiğini iddia etmiştir. Davalılardan ... ise, çekişmeli taşınmazın davacıya ait olduğunu, kendisinin hakkının olmadığını beyan etmiştir. Çekişmeli taşınmazın tarafların kök murisi ..."dan kaldığı taraflar arasında uyuşmazlık konusu değildir. Uyuşmazlık, 1980 yılında ölümünden sonra muris ... terekesinin geçerli bir şekilde taksim edilip edilmediği, taksim yapılmış ise taşınmazın kime düştüğü, ..."e düşmüş ise onun ölümü üzerine taksimle davacıya düşüp düşmediği ve kimin kullanımında olduğu noktasında toplanmaktadır. Dinlenilen bazı yerel bilirkişiler çekişmeli taşınmazın taksim sonucu ..."e isabet ettiğini, ... adına 40-50 yıldır ... ve oğlu ..."ın kiracı olarak kullandıklarını; davacı tanığı ..., çekişmeli taşınmazın taksim sonucu ..."e isabet ettiğini, onun da kızı davacı ..."a verdiğini, öncesinde kendisi ve sonrasında ise oğlu ..."in ... adına, öldükten sonra da kızı ... adına taşınmazı kiracı olarak işlettiklerini, halen de işletmeye devam ettiklerini, kirayı da davacıya verdiklerini, murisin mirasçısı olan davalılardan..."nın eşi olduğunu ve taksim sonucu eşinin başka yerden taşınmaz aldığını belirtmiş; davacı tanığı... da benzer beyanlarda bulunmuş ve davalılardan ..."nin eşi
olduğunu ve eşinin payını aldığını beyan etmiştir. Mahkemece, kök murisin terekesinin murisin ölüm tarihinden sonra tüm mirasçıların katılımıyla yöntemince taksim edilip edilmediği, taksim neticesinde hangi mirasçı ya da mirasçılara miras paylarına karşılık olarak terekeden hangi menkul ya da gayrimenkullerin verildiği, çekişmeli taşınmazın taksimen kime düştüğü ayrıntılı ve somut şekilde saptanmamıştır. Bu şekilde eksik ve yetersiz incelemeye dayalı olarak karar verilemez. Doğru sonuca ulaşılabilmesi için; miras bırakan ..."un ölüm gününde terekesine dahil olan tüm taşınmaz mallar belirlenip, kadastro tutanaklarının örnekleri getirtildikten sonra taşınmazın bulunduğu yerde yaşlı, tarafsız, yöreyi iyi bilen, davada yararı bulunmayan şahıslar arasından seçilecek üç kişilik yerel bilirkişi kurulu ve aynı yöntemle belirlenecek taraf tanıkları, tespit bilirkişileri ve önceki keşfe katılan yerel bilirkişi ve tanıkların katılımı ile yeniden keşif yapılmalı, muris ... terekesinin murisin ölüm tarihinden sonra tüm mirasçıların katılımı ile yöntemince taksim edilip edilmediği, taksim edilmiş ise taksim neticesinde hangi mirasçı ya da mirasçılara miras paylarına karşılık olarak terekeden hangi menkul ya da gayrimenkullerin verildiği, çekişmeli taşınmazın kime düştüğü, taşınmazın kim tarafından, ne şekilde kullanıldığı olaylara dayalı olarak sorulup saptanmalı; yerel bilirkişi ve tanık sözleri terekeye dahil taşınmazların tespit tutanakları ve kesinleşmiş iseler kadastroca oluşan tapu kayıtları ile denetlenmeli, beyanlar arasındaki çelişkiler gerektiğinde yüzleştirme yapılmak suretiyle giderilmeli; taksim hususunda yazılı belgenin taksimin şartı olmadığı, sözlü taksim sözleşmesi yapılmış ise bunun tanık, bilirkişi ve diğer delillerle kanıtlanabileceği düşünülmeli; mahkemece, çekişmeli taşınmazın taksimen ..."e kaldığı sonucuna varılması ve davacının çekişmeli taşınmazın kendisine kaldığını kanıtlayamaması halinde çoğun içinde az da vardır kuralı gereği çekişmeli taşınmazın ... mirasçıları adına tapuya tesciline karar verilmesi gerektiği düşünülmeli, bundan sonra toplanan ve toplanacak tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmelidir. Mahkemece, belirtilen hususlar gözetilmeden, eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsiz olup, temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde bulunduğundan kabulüyle hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz edene iadesine,24.10.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.