MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma, görevi kötüye kullanma
HÜKÜM : Beraat


Sanıklar hakkında İstanbul Anadolu 4. Ağır Ceza Mahkemesi’nin 2015/219 esas-2017/393 karar sayılı dosyası ile kurduğu beraat hükümlerine yönelik O yer Cumhuriyet savcısı ve katılan vekilinin istinaf talebinin İstinaf Bölge Adliye Mahkemesi 21. Ceza Dairesi’nin 25/04/2018 tarihli ve 2018/1052 esas-2018/906 karar sayılı kararı ile; 5320 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu"nun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun"un temyiz ve karar düzeltme başlıklı 8. maddesinin 1. fıkrasında "Bölge Adliye Mahkemelerinin, 26.09.2004 tarihli ve 5235 sayılı Adli Yargı İlk Derece Mahkemeleri ile Bölge Adliye Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve Yetkileri Hakkında Kanunun geçici 2. maddesi uyarınca Resmi Gazete"de ilan edilecek göreve başlama tarihinden önce verilen kararlar hakkında, kesinleşinceye kadar Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu"nun 322. maddesinin dördüncü, beşinci ve altıncı fıkraları hariç olmak üzere, 305 ile 326. maddeleri uygulanır. (Ek cümle: 01/07/2016-6723 S.K./33. md) Bu kararlara ilişkin dosyalar Bölge Adliye Mahkemelerine gönderilemez." hükmü doğrultusunda, daha önce Yargıtay 15. Ceza Dairesi’nin denetiminden geçtiği ve bu nedenle temyiz incelemesine tabii olduğu gerekçesiyle mahkemesine tevdiine karar verildiği anlaşılmakla yapılan incelemede;
Dairemizin 26/01/2015 tarihli ve 2014/23919 esas-2015/1111 karar sayılı kararının; sanıklar hakkında 1136 sayılı Avukatlık Kanunu"nun 59. maddesi uyarınca kovuşturma açılmasına yer olmadığına dair Kadıköy (kapatılan) 2. Ağır Ceza Mahkemesi"nin 08/10/2012 tarih, 2012/338 esas ve 2012/sayılı kararına vaki itirazın reddine ilişkin mercii İstanbul 10 Ağır Ceza Mahkemesi"nin 15/10/2014 tarih ve 2014/387 değişik iş sayılı kararı aleyhine Adalet Bakanlığı"nca verilen kanun yararına bozma talebine dayanılarak Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı"nın 02/12/2014 gün ve 2014/3866437 sayılı tebliğnamesine istinaden yapılmış bir inceleme olup, neticesinde İstanbul 10 Ağır Ceza Mahkemesi"nin 15/10/2014 tarih ve 2014/387 değişik iş sayılı kararının 5271 sayılı CMK"nın 309. maddesi gereğince bozulmasına yönelik olduğu anlaşılmakla; söz konusu kararın dosyadaki eylemin esasına ilişkin olmayıp, dosyayı esastan sonuçlandırmadığı dikkate alındığında hükmün Bölge Adliye Mahkemelerinin göreve başladığı 20/07/2016 tarihinden sonra verilmiş bulunması nedeniyle kanun yolu incelemesinin istinaf olduğu anlaşılmakla, dosyanın incelenmeksizin mahalline gönderilmesi için Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına İADESİNE 24/04/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.